Siirt'te Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararını değerlendiren bağımsız Milletvekili adayı Gülten Kışanak, "Bu veto kararı sadece ve sadece birkaç kişinin milletvekili olmasına engel değildir. Bu karar halkımızın iradesine yönelik bir saldırıdır, demokrasiye suikasttır, demokratik siyasete yönelik bir darbe girişimidir. Halkımız bu kararı böyle algıladı, dolayısıyla üç gündür alanlarda demokratik tepkisini ortaya koydu" dedi.

YSK tarafından 7'si BDP'nin desteklediği 12 bağımsız Milletvekili adayının veto edilmesinden sonra Siirt'te başlayan protestolar devam ederken, Bağımsız Milletvekili adayı Gülten Kışınak Siirt'e geldi. Kışanak'ı BDP PM Üyesi Nezir Gülcan, BDP Siirt İl başkanı Faruk Sağlam, Diyarbakır Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak, Kurtalan Belediye Başkanı Necat Yılmaz, Eruh Belediye Başkanı Melihan Oktay ile birlikte binlerce kişi karşıladı. BDP il binasını önünde toplanan binlerce kişi Bağımsız Milletvekili adayı Gülten Kışanak ile birlikte yürüyüşe geçtiler. Yürüyüş boyunca sık sık slogan atan kalabalık, Siirt Belediyesi garajında kurulan demokratik çözüm çadırına kadar bir yürüyüş yaptı. AK Parti il binasına siyah çelenk bırakma yürüyüşü polisin Cumhuriyet Meydanı'nda aldığı yoğun güvenlik önlemleri nedeniyle yürüyüş demokratik çözüm çadırına yapıldı.

Demokratik çözüm çadırında halka konuşan Kışanak, halkın 3 gündür meydanlarda verdiği demokratik tepkilere dikkat çekerek, "Halkımızla birlikte Türkiye'nin en büyük sorunu olan Kürt sorununu çözmek için büyük bir özveriyle siyaset yapıyoruz. Halkımız ödediği bütün bedellere rağmen, çektiği bütün acılara rağmen bu sorunun demokratik barışçıl yöntemlerle çözülmesi için her zaman barış elini uzattı. Kürt halkı bu ülkede eşit yurttaş olarak, onurlu bir halk olarak yaşamak istiyor. Bundan daha doğal hiçbir olamaz. Kürtler dilini, kimliğini, kültürünü istiyor. Onurlu bir yaşam istiyor, kendi kendini yönetmek istiyor, demokrasi istiyor, demokratik özerkliği istiyor. Bu halkımızın en doğal haklarıdır. Bizler şimdiye kadar tüm engellemelere rağmen, tüm anti demokratik uygulamalara rağmen demokratik siyasette ısrar ettik. Bu halk 1991 seçimlerden bu yana, önüne çıkartılan bütün engellere rağmen demokratik siyasette ısrar etti. Oylarımızla seçip parlamentoya gönderdiğimiz temsilcilerimiz, DEP milletvekilleri parlamentodan yaka paça alınıp cezaevlerine konuldular. Ama biz yılmadık, bıkmadık, usanmadık. Mücadele ettik, direndik. Direnme hakkımızdan, onurlu yaşamımızdan ve demokratik siyasetten taviz vermedik" dedi.

Kışanak, yaşanan gelişmelere rağmen her şeyi göze alarak diğer siyasi partilerin bedavacı siyasetini boşa çıkartmak için bağımsız adaylarla seçime girme kararı aldıklarını ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu ülkede yürütülen seçim çalışmalarının eşit koşullarda yapılmadığı biliyoruz. Tüm dünya da bunu biliyor. Halkımız adeta engelli bir yarışa mecbur bırakıldı. Yüzde on seçim barajı, hazine yardımından mahrum bırakılmamız, siyasi temsilcileri engellemek için yapılan siyasi darbelere rağmen bizler demokratik siyasette ısrar ettik. 2 yıldır bu halk adına mücadele yürütenler, siyaset yapanlar bizim irademiz, halkımızın seçilmiş iradeleri olanlar cezaevlerindeler. Bu siyasi tutuklulara kendi ana dilimimizde savunma hakkı bile verilmiyor.

Bu kadar büyük engellerle ve baskılarla karşı karşıyayız. Buna rağmen barış adına umutları büyütmek için, çözümün yolunu açmak için demokrasi için, halkımızın onurlu yaşam mücadelesini temsil etmek için bağımsız aday olduk. Bunun karşısına da engel çıkarttılar. Arkadaşlarımıza hiçbir hukuki gerekçe olmadan, halkı, mantıklı, makul, adaletli hiçbir gerekçe olmadan bizleri veto ettiler. Ama biz biliyoruz ki bu veto kararı sadece ve sadece birkaç kişinin milletvekili olmasına engel değildir. Bu karar halkımızın iradesine yönelik bir saldırıdır, demokrasiye suikasttır, demokratik siyasete yönelik bir darbe girişimidir. Halkımız bu kararı böyle algıladı, dolayısıyla üç gündür alanlarda demokratik tepkisini ortaya koydu. Demokratik tepkisini ortaya koyan herkese teşekkür ediyorum."

Kışanak, konuşmalardan sonra seçime girip girmeme noktasında demokratik çözüm çadırında halkın görüş ve önerilerini dinledi.