5
Mayıs
2024
Pazar
SİİRT

İstismarı inceleyen CHP'liler endişeli

CHP'Lİ VEKİLLER SİİRT'TEKİ İSTİSMAR OLAYINI İNCELEDİ

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'nun CHP'li üyeleri İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ve Sivas Milletvekili Malik Ejder Özdemir, 4 kız öğrenciye tecavüz olayının örtbas edilmesine yönelik bir gayret olduğunu söylediler.

Siirt'te bir ilköğretim okulunda 4 kız öğrenciye tecavüz edilmesi olayıyla ilgili incelemelerde bulunan CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ve Sivas Milletvekili Malik Ejder Özdemir, parti il binasında basın toplantısı düzenledi. Olayı cinsel terör olarak nitelendiren Ahmet Ersin, okulda inceleme yaptıklarını ve yöneticilerle görüştüklerini, mahalle muhtarı, bazı esnafın yanı sıra Esnaf Odaları Birliği Başkanı, Ticaret ve Sanayi Odası yetkilileri, KESK ve Cumhuriyet Başsavcısı ile görüştüklerini belirtti.

Eğer il dışından gelirse Vali Necati Şentürk, Emniyet Müdürü Celali Topuz ve Milli Eğitim Müdürü T. Fikret Eteker ile de görüşeceklerini ifade eden Ersin, "Kamuoyunun canını acıtan olayları yerinde incelemek ve bilgi almak için Siirt'e geldik. Bir defa Siirt'te yaşanan bu olay, yani çocukların çocuk bedenleri üzerinde uygulanan terör uygulaması kuşkusuz Siirtlileri bağlamaz. Siirtliler bu olayın ortaya çıkmasından itibaren, çıktığı günden itibaren, yani medyada yer aldığı günden itibaren onurlu bir biçimde sorumluların kimlerse mutlaka hukuk içerisinde ciddi bir talepte bulunmuşlardır. Tepkilerini gösterdiler bu acı olayla ilgili. O nedenle Siirtlileri bu olayın dışında tutmak gerekir. Bu acı olayı Siirtlilere mal etmek doğru bir yaklaşım değildir. Zaten kamuoyu da, Siirtliler de, bu olayı gerçekleştirenlere insan demeye dilim varmıyor, ama bir takım yaratıkların çocuklar üzerinde uyguladığı cinsel teröre ciddi bir tepki göstermişlerdir. Bu olayı tecavüz vakası olarak değerlendirmek bize göre olayı küçümsemektir. Yaşanan olay tecavüz vakası olmanın ötesinde bir sonuç ortaya koymuştur ve ben bunu cinsel terör diye tanımlıyorum. Yani çocukların çocuk bedenleri üzerinde terör uygulanmıştır. Bunların çocuk bedenlerinin bütünlüğüne yönelik bir terör hareketi vardır. Elbette ki bunda sorumlu kim? Anne babalar, eti senin kemiği benim anlayışı içinde okula, öğretmenlere, yöneticilere, ili yönetenlere teslim ediyorlar. Yani devlete emanet ediliyor çocuklarımız. Ama maalesef bu olay başlarına geldi. Bunun tek sorumlusu devletin ta kendisidir. Devlet kendisine teslim edilen çocukların vücut bütünlüğünü koruyamamıştır. Ağır bir insan hakkı ihlali vardır" dedi.

Yaptıkları görüşmeler sonucu olayın örtbas edileceğine, kapatılacağına ilişkin endişeler oluştuğunu ifade eden Ersin, "Bu endişeleri bizde yaşıyoruz. Bu sorun, iki yıla yakın bir süreden beri sürmekte olduğu öne sürülen bu vahşiliğin şimdiye kadar neden engellenemediği, herkesin telefonlarını dinleyenlerin, herkesi adım adım takip edenlerin bu vahşete neden engel olamadıklarını anlamak mümkün değil. Dolayısıyla ciddi bir ihmal var. Bugün yaptığımız görüşmelerin sonucunda aldığımız izlenim budur. Devletin kurumları, vatandaşın can ve malını korumakla yükümlü olan devletin kurumlarının maalesef görevini tam olarak yapmadığına ilişkin izlenimlerimiz var. Çocukların çocuk bedenleri üzerine terör uygulayanların hukuk içinde hak ettikleri cezayı almaları için bizler elimizden gelen her şeyi yapacağız. Yarın Pervari'ye gideceğiz. Oradaki olayı inceleyeceğiz. Ankara'ya dönerek izlenimlerimizi bir rapor halinde genel başkana ve mensubu olduğumuz insan hakları komisyonuna sunacağız" diye konuştu.

Milletvekili Özdemir ise, "Bu işin başka bir acı yanı var. Türkiye gündeminde olmasına rağmen ne yazık ki biz Meclis'te Anayasa çalışmaları ile Anayasa tartışmaları ile gündemi dolduruyoruz. Bu konuda halen İnsan Hakları Komisyonu toplanmış değil. Bence İnsan Hakları Komisyonu bu konuda bir alt komisyon kurarak, olaya muttali olmalıydı. Ne yazık ki şu ana kadar komisyonun harekete geçmemiş olmasını, buradan İnsan Hakları Komisyonu başkanımıza sitem olarak iletmek istiyorum. Her iki olayda bugün yaşanmış olaylar değil. Yaklaşık her biri bir yıl, bir buçuk yıl önce yaşanmış olmasına rağmen basında yer almasının ardından Türkiye'nin gündemine taşınıyor olması altının çizilmesi gereken bir olaydır. Eğer bu ilin yöneticileri, başta valisi olmak üzere, emniyet müdürü bu olay bir buçuk yıl boyunca polis karakolunun burnunun dibinde devam eden bu tecavüz olayını zamanında fark etmiş olsalardı, bu olayın boyutu bu kadar olmayacaktı. Olayın üstünü örtmek adına bir gayret var. Kesinlikle biz CHP milletvekilleri ve İnsan Hakları Komisyonu üyeleri olarak bu olayın kapatılmamasını ve bu olayda onurunun kırıldığını düşünen Siirtli yurttaşlarımıza teskin olmalarını talep ediyoruz. Bu Siirt'te yaşayan vatandaşların ayıbı değil, Siirt'i yöneten devlet yöneticilerinin ayıbıdır" dedi.

İHA
Yayın Tarihi : 26 Nisan 2010 Pazartesi 21:10:04
Güncelleme :27 Nisan 2010 Salı 11:34:28


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
çınar kuş IP: 88.232.31.xxx Tarih : 27.04.2010 16:56:35

üzrerinden bu kadar zaman geçtikten sonra bu olayın üzerine gitmesenız bu sıkıntılaraı yaşayanların zaten bitmiş psikolojisini nasıl ve ne şekildee yenıden etkilediğinii bilmiyor muuu yazıkk çok yazıkk ....