28
Mayıs
2024
Salı
ŞIRNAK

Engeller için futbol turnuvası

Şırnak'ta özel bir eğitim ve rehabilitasyon merkezinin öğretmenleri ve öğrencileri 3 Aralık Dünya Engeller Günü nedeniyle yapılan futbol maçında karşı karşıya geldi.

Şırnak Ceylanlı Özel Eğitim Rehabilitasyon Merkezi'nin Uğur Spor Tesisleri'nde düzenlediği futbol maçında Genç Ceylanlı ve Ceylan Eğitim takımları sahaya çıktı. Özürlü öğrencilerin ve öğretmenlerin bol bol eğlendiği maçta Genç Ceylanlı, Ceylanlı Eğitim'i 4-3 yendi. Sahada bir o tarafa bir bu tarafa top peşinde koşan engelli öğrenciler futbolun engel tanımadığını gösterdi. Futbol maçını aynı okulda görevli zihinsel engelliler sınıf öğretmeni ve 8 yıllık futbol hakemi olan Zeki Öztaşkın yönetti.

Ceylanlı Özel Eğitim Rehabilitasyon Merkezi'nin Kurucu Müdürü Cafer Ege, 3 Aralık Dünya Engelliler günü münasebeti ile böyle bir etkinlik düzenlediklerini belirtti. Ege şöyle konuştu:

"Sağlık Bakanlığı, 3 Aralık Dünya Özürlüler Günü nedeniyle bir rapor hazırladı. Yüzyıllardan beri toplumda var olan özürlülük sorununun insanlık tarihi kadar eski olduğu belirtilen raporda, savaşlar, terör olayları, depremler, yangın, su baskını gibi doğal afetler, toprak, bina çökmeleri, heyelanlar, trafik kazaları, deniz kazaları, ev kazaları, iş kazaları, yangınlar, ilaç, uyuşturucu madde, besin ve kimyasal madde zehirlenmeleri, yaralanmalar, çarpmalar ve uygarlığın beraberinde getirdiği sayısız birçok nedenin, özellikle gelişmekte olan ülkelerde engellilerin sayısını hızla arttırdığı ifade edildi. Sağlık hizmetlerinin yeterince gelişmemiş olduğu ülkelerde, doğum öncesi ve doğumdan kaynaklanan sakatlıklar da eklendiğinde, özürlülüğün önemli boyutlarda olduğunun görüldüğü kaydedilen raporda, 'Türkiye Özürlüler Araştırması 2002 verilerine göre engelli nüfusun toplam nüfusa oranı yüzde 12.29, 8.5 milyon kişi olarak tahmin edilmektedir. Engellilerin fiziksel ve psikososyal özellikleri nedeniyle kendi yakın çevrelerinde ve toplumun diğer kesimlerinde bağımsız hareket edebilmeleri ve toplumda yaşayan diğer bireylerle sağlıklı iletişim kurabilmeleri için uygun ortamlar hazırlamak, onların yarınlarını güvence altına almalarını sağlamak için sosyal-kültürel ve ekonomik destek oluşturmak, toplum olarak hepimizin üzerinde durması gereken bir konudur' deniliyor."

Özürlülüğün tanımını yaparak devam eden Ege, ''Özürlülük; doğuştan ya da kaza veya uzun süren bir hastalık sonucunda oluşan bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal yeteneklerin kaybı olarak tanımlanmaktadır. Bugün sağlık, eğitim, istihdam, sosyal güvenlik ve toplumsal yaşama tam katılım gibi temel sorunlarda özürlü vatandaşlarımız için de büyük fırsat eşitsizlikleri yaşanmaktadır. Özürlülere yönelik olarak geliştirilen politikalarda; özürlüleri ve ailelerini bilinçlendirmeye yönelik bilgi paylaşımı için gerekli olanakların ilgili kurumlarca sağlanması, etkin bir tıbbi bakım şartının devlet tarafından güvence altına alınması, özürlülerin kendi kendine yeterlik ve işlevsellik konusunda olabilecek en iyi düzeye çıkarılması ve bu düzeyin korunması için rehabilitasyon programlarının kurgulanması ve özellikle araç gereçlerinin de bu kapsamda ele alınacağı yardım servislerinin geliştirilmesi öncelikli konulardır. Bu anlamda geliştirilen sağlık, rehabilitasyon, eğitim, sosyal güvenlik ve istihdam konularındaki politikalar özürlülerin topluma başarılı bir şekilde entegre olmasını sağlayacaktır" dedi.

Özürlülerle ilgili politikalar hakkında bilgi veren Cafer Ege şöyle devam etti:

"Özürlüler ile ilgili politikalar; sadece özürlülerin insani haklarını ve sosyal güvencelerini sağlamakla sınırlı olmayıp, aynı zamanda özürlülüğe neden olan etmenlerin çözümünü de kapsamalıdır. Tıbbi açıdan; koruyucu önlemler konusunda ailelerin bilgilendirilmesi, sağlık personelinin hizmet içi eğitimlerinin düzenlenmesi, yeni doğan çocuğun gelişiminin incelenmesi, genetik ve psikolojik danışmanlık verilmesi, genetik tanı merkezlerinde konuya hakim personelin istihdamı için düzenlemeler yapılması, evde bakım ile ilgili olarak gerekli personelin sağlanması, rehabilitasyon hizmetlerinin özürlü bireylerin yaşam boyu gereksinimlerini karşılamaya yönelik olarak planlanması, tam teşekküllü hastanelerde rehabilitasyon hizmetlerinin tıbbi, mesleki ve psikososyal boyutu ile uygulanabilmesinin sağlanması gerekmektedir. Bilindiği gibi özürlülük nedenleri; doğumsal ve genetik bozukluklar, annenin fötüsü etkileyebilecek sağlık sorunlarının olması, doğum sırasında ortaya çıkabilecek sorunlar veya doğumdan sonra geçirilen hastalıklar ve kazalardır. Bütün bu süreçlerde hekimlerin, gerek özürlülüğün önlenmesi ve gerekse özürlü kişilerin sağlık sorunlarına çözüm üretilmesi ve rehabilitasyon programlarının başarı ile gerçekleştirilmesi noktasında son derece önemli bir görev üstlendikleri yadsınamaz. Hekimlerin ve diğer sağlık çalışanlarının özürlülüğün önlenmesi konusunda başarılı olabilmeleri açısından; erken tanı amacı ile sağlık taramaları için gerekli koşulların sağlanması, eğitim programlarının geliştirilmesi, güvenilir, sağlıklı veriler elde edilebilmesi için kayıt sistemlerinin iyileştirilmesi, alt yapı hizmeti veren kuruluşlar ile koordinasyonun sağlanması, sağlıklı çevre bilincinin ve koşullarının oluşturulması, sürekli tıp eğitimi kapsamında özürlülükten korunma ve rehabilitasyon konularına yer verilmesi gerekmektedir.''

Ege, son olarak mevcut sağlık politikaları kapsamında uygulanan Genel Sağlık Sigortası'nın Temel Teminat Paketi'ni eleştirdi.

İHA
Yayın Tarihi : 4 Aralık 2008 Perşembe 18:13:34


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?