Konuşmasını AB-Türkiye ilişkileri üzerinde yoğunlaştıran Cevizoğlu, programın ikinci bölümünde salonu dolduran katılımcılardan gelen soruları yanıtlandırdı.

 

Türkiye’de iktidarların hepsinin sorunları çözmek nutuklarıyla iş başına geldiklerini, fakat iç ve dış borçların arttığını belirten Hulki Cevizoğlu “Buna rağmen bütün hükümetler döneminde IMF ve Dünya Bankası'nın dediklerini yapıyoruz” diye konuştu. Türkiye’deki kalkınmışlık ve kalkınmamışlık durumlarının yabancı devletler tarafından çok iyi kullanıldığını dile getiren Cevizoğlu “Herkes diyor ki AB’ye girelim. Umut ve para gelecek. Bunun böyle olmadığı ortada. Peki öyleyse politikacılar bizi niye kandırıyor? Gazeteciler bizi uyarmıyorlar” dedi. Türkiye'de egemen bir medyanın varolduğunu vurgulayan Cevizoğlu, şöyle knouştu:

 

"Zinanın tartışıldığı dönemde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Brüksel’e gitti. Brüksel’den döndüğünde bütün engeller kalkmıştı. Deniyordu ki ‘Masanın üzerinde bir şey kalmadı.’ Peki bu ilerleme raporunda önümüze konan şartlar ne? Demek ki bunlar masanın altındaymış. Bizim medya da zil takıp oynadı. Yaralarımıza merhem olacakları söylendi. Ama biz böyle olmadığını söyledik. Halka yalan değil, doğruyu söyledik.”

 

AB konusunda hakla sürekli yalan söylendiğini, son raporla ilgili de bir çok yalanın söylendiğini ifade eden Cevizoğlu, medya mensuplarının da bu konuda duyarlı olması gerektiğini vurguladı. AB’nin en hararetli savunucularından olan Mesut Yılmaz’ın bu konuda yaptığı değerlendirmenin dikkate değer olduğunu kaydeden Cevizoğlu, 2001 yılında Türkiye’nin ilerleme raporunda yer alan kıstaslarla bugün yayınlanan raporlar arasında karşılaştırma yaptı.

 

Cevizoğlu “2001 yılındaki ilerleme raporunda yer alan konulara bir bakalım. Aleviler dini azınlık sayılıyor. Böylece yeni bir azınlık yaratılmaya çalışılıyor. Bugün ki raporda yer alan konular 3 yıl önceki raporda da vardı. Peki biz neden uyanmadık. Çünkü biz BBG izliyorduk. Ama Avrupalılar’da bizi gözetliyorlardı. Bize Cambaza Bak oyunu yaptılar ve cebimizi boşalttılar. Yıllar önce Demirel’in söylediği bir söz vardı 'Toplumun önüne bir konu atacaksın, o yalansın dursun'.” Bize yapılanlar da bu” dedi.

 

Türkiye’nin ulusal sorunlarının bireysel sorunlar gibi anlatıldığının altını çizen Cevizoğlu, 25 Mart 2003 tarihinde AB Parlamentosunun yaptığı açıklamada Türkiye’nin AB’ye katılması önündeki engellerle ilgili ibarelerin yer aldığını belirterek bunları şöyle sıraladı. “Kemalizm Türkiye’nin AB’ye katılmasına engel oluyor. Türk halkı Türk Silahlı Kuvvetlerine çok güveniyor. TSK Türkiye’nin çoğulcu demokrasiye geçişini engelliyor. Evet bu ifadeler AB Parlementosu tarafından kullanılıyor.”

 

“AB Parlamentosunun Ermeni Soykırımı’nı kabul ettiği yönünde aldığı bir karar var. AB sürecinde Türkiye’nin de bu kararı kabul etmesi istenecek” ifadelerine yer veren Hulki Cevizoğlu “ Benim anlayamadığım şu. AB bize doğruyu söylüyor. Fakat yöneticiler ‘Yok öyle demek istemiyorlar’ diyorlar. Atatürk’ün bir sözünü hatırlatmak istiyorum. “Bunlar bizden bugünün değil, 400 yılın hesabını görüyorlar.” Lozan’da da İsmet İnönü’ye “Bugün burada aldığınız her şeyi vermek için bize yalvaracaksınız” demişlerdi” gibi örnekler vererek bugün ki durumun daha iyi analiz edilmesi için bir düşünce yolu çizdi.

 

Avrupa Parlamentosunun bir çok kararının Türkiye’de uygulandığını söyleyen Hulki Cevizoğlu AB’nin Leyla Zana ve Apo ile ilgili kararlarının Türkiye’de uygulandığını hatırlatarak “ Ama bize ne deniyor. Onlar istediği için değil, biz istediğimiz için yapıyoruz.  Ama politikacıların genel bir tavrı var. Bunları uygularken halka sormuyorlar. AB süreci kazasız belasız geçerse, bu kez de referandum var. Kıbrıs’ta yaşananları hatırlıyoruz. “Yes be Anam” diye pankart açtırmışlardı ne oldu” dedi.

 

Avrupa Birliği konusundaki açıklamalarının ardından Amerika’nın ortaya attığı Büyük Ortadoğu Projesi ile ilgili değerlendirmeler yapan Hulki Cevizoğlu, bu projenin kimilerine göre ‘Büyük İsrail’ projesi olduğunu sınırlarının Kuzey Afrika’dan başlayıp Çin’e kadar uzandığını, bunun sınırların genişliği göz önüne alındığında Büyük Dünya Projesi gibi de adlandırılabileceğini kaydetti.

 

İSRAİL’E DOST ÇEMBERİ

BOP’un ortada bir raporunun olmadığını, fakat kendilerinin ilginç bilgilere ulaştığını söyleyen Cevizoğlu “ ABD bu bölgedeki bir çok ülkeyi gözetim altında almış durumda. Ülkelere baktığımız zaman İsrail dışında bütün ülkeler Müslüman ülkesi. Bu projeyle İsrail’in çevresinde bir dost çemberi oluşturmak istiyorlar. Bu projede bizim görevimizde net değil. BOP’un gerçekleşmesi halinde Türkiye’nin ılımlı İslam’la yönetilen bir ülke olabileceğini söylüyorlar” şeklinde konuştu.

 

TÜRK DİLİ YABANCILAŞTIRILIYOR

İlköğretim okullarında okutulmaya başlayan İngilizce derslerle ilgili görüşlerini belirten Cevizoğlu “Bir milletin birliği ile dilinin yakın ilişkisi vardır. İlkokullara kadar indirdiler İngilizce’yi. Üniversitelerde bilim dili İngilizce olmalıdır. Türkçe olamaz diyorlar. Peki kurulduğu günden bugüne kadar İngilizce eğitim veren ODTÜ ülkemize ve dünyaya yararlı olacak hangi bilimsel çalışmayı yaptı. Makale yazmak bilimsel çalışmamıdır. Tüm bu yapılanlarla Türk dili yabancılaştırılıyor” sözleriyle konunun ne kadar yanlış değerlendirildiğini gözler önüne serdi.

 

TÜRKİYE ÖZLEŞECEKTİR

Atatürk’ün olmayan bir sözünü varmış gibi göstererek halkın muasır medeniyetler seviyesi şeklinde uyutulduğunu söyleyen Cevizoğlu “ Ben o kadar kitap karıştırdım. Atatürk’ün böyle bir sözüne rastlamadım. Ama Atatürk’ün çok güzel bir sözü var ‘Türkiye bir Maymun değildir. Türkiye ne Amerikanlaşacak, ne de Avrupalılaşacaktır. Türkiye Özleşecektir!’ Bize gösterildiği gibi Avrupa uygarlık demek değildir. Bir yazarın da dediği gibi “Kabul etmediğiniz Sürec’e yenilmezsiniz. Kabul etmeyin”

 

ASIL KALE ZAPTEDİLMEDİ

Söyleşi kısmının devamında Hulki Cevizoğlu, kendisine yöneltilen “ AB dışında Türkiye’nin alternatifi ne olmalı, ideal aydın nasıl olmalı, Türkiye’nin iç dinamiklerini nasıl harekete geçirmeli, yeni bir televizyon programı projeniz var mı” gibi bir çok soruyu cevaplandırdı. Cevizoğlu’nun söyleşi programı “ Asıl kale olan toplumun beyni henüz zaptedilmedi” sözleriyle sona erdi. Hulki Cevizoğlu daha sonra sevenlerinin kitaplarını imzaladı.

Türkiye’nin yakından tanıdığı gazeteci, televizyoncu ve yazar Hulki Cevizoğlu Kırıkkale’de önemli değerlendirmeler yaptı. Cevizoğlu Atatürk’ün bir sözünden alıntı yaparak “‘Türkiye bir Maymun değildir. Türkiye ne Amerikanlaşacak, ne de Avrupalılaşacaktır. Türkiye Özleşecektir!” dedi.  

 

Bindik bir alamete

Gidiyoruz AB’ye

 

Türk Ocakları Kırıkkale Şubesi tarafından organize edilen Hulki Cevizoğlu ile söyleşi ve imza gününde ülke gündemindeki bir çok konu ele alındı. Konuşmasını AB-Türkiye ilişkileri üzerinde yoğunlaştıran Cevizoğlu, programın ikinci bölümünde salonu dolduran katılımcılardan gelen soruları yanıtlandırdı.

 

OLAYLARI FARKLI DEĞERLENDİREBİLME

Kırıkkalelilerin yaptığı tartışma programlarının yanı sıra, kitapları ve köşe yazılarından tanıdığı Hulki Cevizoğlu, Kültür Merkezinde önceki gün akşam katıldığı programda konuları ele alış biçimi, anlatım tarzı ile dikkat çekerken, soru cevap kısmındaki tatlı sohbeti ile de ilgi topladı. Türkiye’nin son gündem maddesi olan AB ilerleme raporu konusunda değerlendirmeler yapan Hulki Cevizoğlu, AB konusunda gerçekçi bir tablo çizdi. Cevizoğlu’nun anlatımları katılımcılara olayların farklı yönlerini görme fırsatı sundu. Cevizoğlu’ndan önce Türk Ocakları Kırıkkale Şube Başkanı Hasan Yaylı’da Türkiye gündemini ele alan bir konuşma yaptı.

 

IMF VE DÜNYA BANKASININ DEDİKLERİ

Türkiye’de iktidarların hepsinin sorunları çözmek nutuklarıyla iş başına geldiklerini, buna rağmen işsizliğin, iç ve dış borçların arttığını belirten Hulki Cevizoğlu “ Buna rağmen bütün hükümetler döneminde IMF ve Dünya Bankasının dediklerini yapıyoruz” dedi. Türkiye’deki kalkınmışlık ve kalkınmamışlık durumlarının yabancı devletler tarafından çok iyi kullanıldığını dile getiren Cevizoğlu “ Herkes diyor ki AB’ye girelim. Umut ve para gelecek. Bunun böyle olmadığı ortada. Peki öyleyse politikacılar bizi niye kandırıyor. Gazeteciler bizi uyarmıyorlar” sorularıyla katılımcıları farklı bir bakış açısıyla değerlendirme yapmaya davet etti.

 

BRÜKSEL’E GİDİLDİ ENGELLER KALKTI

Türkiye’de egemen bir medyanın var olduğunu vurgulayan Cevizoğlu yakın dönemle ilgili bir değerlendirme yaparak “Türkiye’nin ‘zina’ gündemi ile çalkalandığı bir dönemde Başbakan Tayyip Erdoğan Brüksel’e gitti. Brüksel’den döndüğünde bütün engeller kalkmıştı. Deniyordu ki ‘Masanın üzerinde bir şey kalmadı.’ Peki bu ilerleme raporunda önümüze konan şartlar ne? Demek ki bunlar masanın altındaymış. Bizim medyada zil takıp oynadı. Yaralarımıza merhem olacakları söylendi. Ama biz böyle olmadığını söyledik. Halka yalan değil, doğruyu söyledik” dedi.

 

2001 RAPORUNDA DA VARDI

AB konusunda hakla sürekli yalan söylendiğini, son raporla ilgili de bir çok yalanın söylendiğini ifade eden Cevizoğlu, medya mensuplarının da bu konuda duyarlı olması gerektiğini vurguladı. AB’nin en hararetli savunucularından olan Mesut Yılmaz’ın bu konuda yaptığı değerlendirmenin dikkate değer olduğunu kaydeden Cevizoğlu, 2001 yılında Türkiye’nin ilerleme raporunda yer alan kıstaslarla bugün yayınlanan raporlar arasında karşılaştırma yaptı.

 

CAMBAZA BAK OYUNU YAPTILAR

Cevizoğlu “ 2001 yılındaki ilerleme raporunda yer alan konulara bir bakalım. Aleviler dini azınlık sayılıyor. Böylece yeni bir azınlık yaratılmaya çalışılıyor. Bugün ki raporda yer alan konular 3 yıl önceki raporda da vardı. Peki biz neden uyanmadık. Çünkü biz BBG izliyorduk. Ama Avrupalılar’da bizi gözetliyorlardı. Bize Cambaza Bak oyunu yaptılar ve cebimizi boşalttılar. Yıllar önce Demirel’in söylediği bir söz vardı “ Toplumun önüne bir konu atacaksın, o yalansın dursun.” Bize yapılanlarda bu” dedi.

 

AB PARLAMENTOSUNUN İLGİNÇ KARARLARI

Türkiye’nin ulusal sorunlarının bireysel sorunlar gibi anlatıldığının altını çizen Cevizoğlu, 25 Mart 2003 tarihinde AB Parlamentosunun yaptığı açıklamada Türkiye’nin AB’ye katılması önündeki engellerle ilgili ibarelerin yer aldığını belirterek bunları şöyle sıraladı. “ Kemalizm Türkiye’nin AB’ye katılmasına engel oluyor. Türk halkı Türk Silahlı Kuvvetlerine çok güveniyor. TSK Türkiye’nin çoğulcu demokrasiye geçişini engelliyor. Evet bu ifadeler AB Parlementosu tarafından kullanılıyor.”

 

ÖYLE DEMEK İSTEMİYORLAR (!)

“AB Parlamentosunun Ermeni Soykırımı’nı kabul ettiği yönünde aldığı bir karar var. AB sürecinde Türkiye’nin de bu kararı kabul etmesi istenecek” ifadelerine yer veren Hulki Cevizoğlu “ Benim anlayamadığım şu. AB bize doğruyu söylüyor. Fakat yöneticiler ‘Yok öyle demek istemiyorlar’ diyorlar. Atatürk’ün bir sözünü hatırlatmak istiyorum. “Bunlar bizden bugünün değil, 400 yılın hesabını görüyorlar.” Lozan’da da İsmet İnönü’ye “Bugün burada aldığınız her şeyi vermek için bize yalvaracaksınız” demişlerdi” gibi örnekler vererek bugün ki durumun daha iyi analiz edilmesi için bir düşünce yolu çizdi.

 

ONLAR İSTEDİĞİ İÇİN DEĞİL(?)

Avrupa Parlamentosunun bir çok kararının Türkiye’de uygulandığını söyleyen Hulki Cevizoğlu AB’nin Leyla Zana ve Apo ile ilgili kararlarının Türkiye’de uygulandığını hatırlatarak “ Ama bize ne deniyor. Onlar istediği için değil, biz istediğimiz için yapıyoruz.  Ama politikacıların genel bir tavrı var. Bunları uygularken halka sormuyorlar. AB süreci kazasız belasız geçerse, bu kez de referandum var. Kıbrıs’ta yaşananları hatırlıyoruz. “Yes be Anam” diye pankart açtırmışlardı ne oldu” dedi.

 

BİR DE ABD’NİN BOP’U VAR

Avrupa Birliği konusundaki açıklamalarının ardından Amerika’nın ortaya attığı Büyük Ortadoğu Projesi ile ilgili değerlendirmeler yapan Hulki Cevizoğlu, bu projenin kimilerine göre ‘Büyük İsrail’ projesi olduğunu sınırlarının Kuzey Afrika’dan başlayıp Çin’e kadar uzandığını, bunun sınırların genişliği göz önüne alındığında Büyük Dünya Projesi gibi de adlandırılabileceğini kaydetti.

 

İSRAİL’E DOST ÇEMBERİ

BOP’un ortada bir raporunun olmadığını, fakat kendilerinin ilginç bilgilere ulaştığını söyleyen Cevizoğlu “ ABD bu bölgedeki bir çok ülkeyi gözetim altında almış durumda. Ülkelere baktığımız zaman İsrail dışında bütün ülkeler Müslüman ülkesi. Bu projeyle İsrail’in çevresinde bir dost çemberi oluşturmak istiyorlar. Bu projede bizim görevimizde net değil. BOP’un gerçekleşmesi halinde Türkiye’nin ılımlı İslam’la yönetilen bir ülke olabileceğini söylüyorlar” şeklinde konuştu.

 

TÜRK DİLİ YABANCILAŞTIRILIYOR

İlköğretim okullarında okutulmaya başlayan İngilizce derslerle ilgili görüşlerini belirten Cevizoğlu “Bir milletin birliği ile dilinin yakın ilişkisi vardır. İlkokullara kadar indirdiler İngilizce’yi. Üniversitelerde bilim dili İngilizce olmalıdır. Türkçe olamaz diyorlar. Peki kurulduğu günden bugüne kadar İngilizce eğitim veren ODTÜ ülkemize ve dünyaya yararlı olacak hangi bilimsel çalışmayı yaptı. Makale yazmak bilimsel çalışmamıdır. Tüm bu yapılanlarla Türk dili yabancılaştırılıyor” sözleriyle konunun ne kadar yanlış değerlendirildiğini gözler önüne serdi.

 

TÜRKİYE ÖZLEŞECEKTİR

Atatürk’ün olmayan bir sözünü varmış gibi göstererek halkın muasır medeniyetler seviyesi şeklinde uyutulduğunu söyleyen Cevizoğlu “ Ben o kadar kitap karıştırdım. Atatürk’ün böyle bir sözüne rastlamadım. Ama Atatürk’ün çok güzel bir sözü var ‘Türkiye bir Maymun değildir. Türkiye ne Amerikanlaşacak, ne de Avrupalılaşacaktır. Türkiye Özleşecektir!’ Bize gösterildiği gibi Avrupa uygarlık demek değildir. Bir yazarın da dediği gibi “Kabul etmediğiniz Sürec’e yenilmezsiniz. Kabul etmeyin”

 

ASIL KALE ZAPTEDİLMEDİ

Söyleşi kısmının devamında Hulki Cevizoğlu, kendisine yöneltilen “ AB dışında Türkiye’nin alternatifi ne olmalı, ideal aydın nasıl olmalı, Türkiye’nin iç dinamiklerini nasıl harekete geçirmeli, yeni bir televizyon programı projeniz var mı” gibi bir çok soruyu cevaplandırdı. Cevizoğlu’nun söyleşi programı “ Asıl kale olan toplumun beyni henüz zaptedilmedi” sözleriyle sona erdi. Hulki Cevizoğlu daha sonra sevenlerinin kitaplarını imzaladı.

Türkiye’nin yakından tanıdığı gazeteci, televizyoncu ve yazar Hulki Cevizoğlu Kırıkkale’de önemli değerlendirmeler yaptı. Cevizoğlu Atatürk’ün bir sözünden alıntı yaparak “‘Türkiye bir Maymun değildir. Türkiye ne Amerikanlaşacak, ne de Avrupalılaşacaktır. Türkiye Özleşecektir!” dedi.  

 

Bindik bir alamete

Gidiyoruz AB’ye

 

Türk Ocakları Kırıkkale Şubesi tarafından organize edilen Hulki Cevizoğlu ile söyleşi ve imza gününde ülke gündemindeki bir çok konu ele alındı. Konuşmasını AB-Türkiye ilişkileri üzerinde yoğunlaştıran Cevizoğlu, programın ikinci bölümünde salonu dolduran katılımcılardan gelen soruları yanıtlandırdı.

 

OLAYLARI FARKLI DEĞERLENDİREBİLME

Kırıkkalelilerin yaptığı tartışma programlarının yanı sıra, kitapları ve köşe yazılarından tanıdığı Hulki Cevizoğlu, Kültür Merkezinde önceki gün akşam katıldığı programda konuları ele alış biçimi, anlatım tarzı ile dikkat çekerken, soru cevap kısmındaki tatlı sohbeti ile de ilgi topladı. Türkiye’nin son gündem maddesi olan AB ilerleme raporu konusunda değerlendirmeler yapan Hulki Cevizoğlu, AB konusunda gerçekçi bir tablo çizdi. Cevizoğlu’nun anlatımları katılımcılara olayların farklı yönlerini görme fırsatı sundu. Cevizoğlu’ndan önce Türk Ocakları Kırıkkale Şube Başkanı Hasan Yaylı’da Türkiye gündemini ele alan bir konuşma yaptı.

 

IMF VE DÜNYA BANKASININ DEDİKLERİ

Türkiye’de iktidarların hepsinin sorunları çözmek nutuklarıyla iş başına geldiklerini, buna rağmen işsizliğin, iç ve dış borçların arttığını belirten Hulki Cevizoğlu “ Buna rağmen bütün hükümetler döneminde IMF ve Dünya Bankasının dediklerini yapıyoruz” dedi. Türkiye’deki kalkınmışlık ve kalkınmamışlık durumlarının yabancı devletler tarafından çok iyi kullanıldığını dile getiren Cevizoğlu “ Herkes diyor ki AB’ye girelim. Umut ve para gelecek. Bunun böyle olmadığı ortada. Peki öyleyse politikacılar bizi niye kandırıyor. Gazeteciler bizi uyarmıyorlar” sorularıyla katılımcıları farklı bir bakış açısıyla değerlendirme yapmaya davet etti.

 

BRÜKSEL’E GİDİLDİ ENGELLER KALKTI

Türkiye’de egemen bir medyanın var olduğunu vurgulayan Cevizoğlu yakın dönemle ilgili bir değerlendirme yaparak “Türkiye’nin ‘zina’ gündemi ile çalkalandığı bir dönemde Başbakan Tayyip Erdoğan Brüksel’e gitti. Brüksel’den döndüğünde bütün engeller kalkmıştı. Deniyordu ki ‘Masanın üzerinde bir şey kalmadı.’ Peki bu ilerleme raporunda önümüze konan şartlar ne? Demek ki bunlar masanın altındaymış. Bizim medyada zil takıp oynadı. Yaralarımıza merhem olacakları söylendi. Ama biz böyle olmadığını söyledik. Halka yalan değil, doğruyu söyledik” dedi.

 

2001 RAPORUNDA DA VARDI

AB konusunda hakla sürekli yalan söylendiğini, son raporla ilgili de bir çok yalanın söylendiğini ifade eden Cevizoğlu, medya mensuplarının da bu konuda duyarlı olması gerektiğini vurguladı. AB’nin en hararetli savunucularından olan Mesut Yılmaz’ın bu konuda yaptığı değerlendirmenin dikkate değer olduğunu kaydeden Cevizoğlu, 2001 yılında Türkiye’nin ilerleme raporunda yer alan kıstaslarla bugün yayınlanan raporlar arasında karşılaştırma yaptı.

 

CAMBAZA BAK OYUNU YAPTILAR

Cevizoğlu “ 2001 yılındaki ilerleme raporunda yer alan konulara bir bakalım. Aleviler dini azınlık sayılıyor. Böylece yeni bir azınlık yaratılmaya çalışılıyor. Bugün ki raporda yer alan konular 3 yıl önceki raporda da vardı. Peki biz neden uyanmadık. Çünkü biz BBG izliyorduk. Ama Avrupalılar’da bizi gözetliyorlardı. Bize Cambaza Bak oyunu yaptılar ve cebimizi boşalttılar. Yıllar önce Demirel’in söylediği bir söz vardı “ Toplumun önüne bir konu atacaksın, o yalansın dursun.” Bize yapılanlarda bu” dedi.

 

AB PARLAMENTOSUNUN İLGİNÇ KARARLARI

Türkiye’nin ulusal sorunlarının bireysel sorunlar gibi anlatıldığının altını çizen Cevizoğlu, 25 Mart 2003 tarihinde AB Parlamentosunun yaptığı açıklamada Türkiye’nin AB’ye katılması önündeki engellerle ilgili ibarelerin yer aldığını belirterek bunları şöyle sıraladı. “ Kemalizm Türkiye’nin AB’ye katılmasına engel oluyor. Türk halkı Türk Silahlı Kuvvetlerine çok güveniyor. TSK Türkiye’nin çoğulcu demokrasiye geçişini engelliyor. Evet bu ifadeler AB Parlementosu tarafından kullanılıyor.”

 

ÖYLE DEMEK İSTEMİYORLAR (!)

“AB Parlamentosunun Ermeni Soykırımı’nı kabul ettiği yönünde aldığı bir karar var. AB sürecinde Türkiye’nin de bu kararı kabul etmesi istenecek” ifadelerine yer veren Hulki Cevizoğlu “ Benim anlayamadığım şu. AB bize doğruyu söylüyor. Fakat yöneticiler ‘Yok öyle demek istemiyorlar’ diyorlar. Atatürk’ün bir sözünü hatırlatmak istiyorum. “Bunlar bizden bugünün değil, 400 yılın hesabını görüyorlar.” Lozan’da da İsmet İnönü’ye “Bugün burada aldığınız her şeyi vermek için bize yalvaracaksınız” demişlerdi” gibi örnekler vererek bugün ki durumun daha iyi analiz edilmesi için bir düşünce yolu çizdi.

 

ONLAR İSTEDİĞİ İÇİN DEĞİL(?)

Avrupa Parlamentosunun bir çok kararının Türkiye’de uygulandığını söyleyen Hulki Cevizoğlu AB’nin Leyla Zana ve Apo ile ilgili kararlarının Türkiye’de uygulandığını hatırlatarak “ Ama bize ne deniyor. Onlar istediği için değil, biz istediğimiz için yapıyoruz.  Ama politikacıların genel bir tavrı var. Bunları uygularken halka sormuyorlar. AB süreci kazasız belasız geçerse, bu kez de referandum var. Kıbrıs’ta yaşananları hatırlıyoruz. “Yes be Anam” diye pankart açtırmışlardı ne oldu” dedi.

 

BİR DE ABD’NİN BOP’U VAR

Avrupa Birliği konusundaki açıklamalarının ardından Amerika’nın ortaya attığı Büyük Ortadoğu Projesi ile ilgili değerlendirmeler yapan Hulki Cevizoğlu, bu projenin kimilerine göre ‘Büyük İsrail’ projesi olduğunu sınırlarının Kuzey Afrika’dan başlayıp Çin’e kadar uzandığını, bunun sınırların genişliği göz önüne alındığında Büyük Dünya Projesi gibi de adlandırılabileceğini kaydetti.

 

İSRAİL’E DOST ÇEMBERİ

BOP’un ortada bir raporunun olmadığını, fakat kendilerinin ilginç bilgilere ulaştığını söyleyen Cevizoğlu “ ABD bu bölgedeki bir çok ülkeyi gözetim altında almış durumda. Ülkelere baktığımız zaman İsrail dışında bütün ülkeler Müslüman ülkesi. Bu projeyle İsrail’in çevresinde bir dost çemberi oluşturmak istiyorlar. Bu projede bizim görevimizde net değil. BOP’un gerçekleşmesi halinde Türkiye’nin ılımlı İslam’la yönetilen bir ülke olabileceğini söylüyorlar” şeklinde konuştu.

 

TÜRK DİLİ YABANCILAŞTIRILIYOR

İlköğretim okullarında okutulmaya başlayan İngilizce derslerle ilgili görüşlerini belirten Cevizoğlu “Bir milletin birliği ile dilinin yakın ilişkisi vardır. İlkokullara kadar indirdiler İngilizce’yi. Üniversitelerde bilim dili İngilizce olmalıdır. Türkçe olamaz diyorlar. Peki kurulduğu günden bugüne kadar İngilizce eğitim veren ODTÜ ülkemize ve dünyaya yararlı olacak hangi bilimsel çalışmayı yaptı. Makale yazmak bilimsel çalışmamıdır. Tüm bu yapılanlarla Türk dili yabancılaştırılıyor” sözleriyle konunun ne kadar yanlış değerlendirildiğini gözler önüne serdi.

 

TÜRKİYE ÖZLEŞECEKTİR

Atatürk’ün olmayan bir sözünü varmış gibi göstererek halkın muasır medeniyetler seviyesi şeklinde uyutulduğunu söyleyen Cevizoğlu “ Ben o kadar kitap karıştırdım. Atatürk’ün böyle bir sözüne rastlamadım. Ama Atatürk’ün çok güzel bir sözü var ‘Türkiye bir Maymun değildir. Türkiye ne Amerikanlaşacak, ne de Avrupalılaşacaktır. Türkiye Özleşecektir!’ Bize gösterildiği gibi Avrupa uygarlık demek değildir. Bir yazarın da dediği gibi “Kabul etmediğiniz Sürec’e yenilmezsiniz. Kabul etmeyin”

 

ASIL KALE ZAPTEDİLMEDİ

Söyleşi kısmının devamında Hulki Cevizoğlu, kendisine yöneltilen “ AB dışında Türkiye’nin alternatifi ne olmalı, ideal aydın nasıl olmalı, Türkiye’nin iç dinamiklerini nasıl harekete geçirmeli, yeni bir televizyon programı projeniz var mı” gibi bir çok soruyu cevaplandırdı. Cevizoğlu’nun söyleşi programı “ Asıl kale olan toplumun beyni henüz zaptedilmedi” sözleriyle sona erdi. Hulki Cevizoğlu daha sonra sevenlerinin kitaplarını imzaladı.