Konyanın Beyşehir İlçesine bağlı Karabayat Köyünde ikamet eden bir gurup köy sakini, arazilerinde yapılan tapu kadastro ölçümlerinde sınır ölçümlerinin yanlış yapıldığını iddia ederken, bu konuda kendilerine mahkeme dışında başka bir itiraz yolu kalmadığının söylendiğini ileri sürerek Başbakana gönderdikleri bir dilekçeyle bu sorunun çözümlenmesini beklediklerini dile getirdi.
Karabayat Köyü sakinlerinden İbrahim Çaputçu, Oğuz Erkara, Mehmet Kaynacı, Ali Akyol, Elif Kaynacı ve Muzaffer Ağalı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğana gönderdikleri dilekçeyle, yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunduklarını bildirdi. Köy sakinlerinin Başbakana gönderdikleri dilekçede şu iddialara yer veriliyor:
"Karabayat Köyünde geçen sene tapu kadastro ölçümleri yapıldı. Bilirkişi heyeti, tapu kadastro teknisyenleri, bilgisayar teknisyenleri hatalı yazılım yapıp hiç kimseye haber verilmeden matbu hale getirip askıya astılar. Sınır ölçümleri yanlış. A şahsın tarlası B şahsında, B şahsın evinin yarısı A şahsında askıya asıldığı için, normal itiraz hakkımız yok. İtiraz hakkımız ancak mahkeme yoluyla olacakmış. Bilirkişi heyeti, suçu tapu teknisyenlerine; tapu teknisyenleri, bilirkişi heyetine ve bilgisayar teknisyenlerine atıyorlar. Köylü çaresiz, normal itiraz hakkımız yok. Sadece mahkeme yoluyla itiraz hakkımız var. Bunun mantıken adaletsizlik olduğun ayan beyan belli. Bir de tapu teknisyenleri, bilirkişi ve muhtar bizim yazdığımızı Cumhurbaşkanı bile bozamaz, neyse o diyorlar. Gariban köylü çaresiz. Avukat, mahkeme parası sahip olduğumuz tarladan daha çok. Sizin ve hükümetinizin adaletine sığınıyoruz. Bu konuda yardımlarınızı talep ediyoruz. Köyün bilirkişileri, tapu teknisyenleri, muhtar, bilgisayar teknisyenleri hakkında size suç duyurusunda bulunuyoruz."
Beyşehir Kadastro Müdürlüğü yetkilileri ise 3402 sayılı kanunun açık olduğuna dikkat çekerek, "Mahkeme dışında da kurumumuza itiraz yolu açık. Söz konusu kişiler, kurumumuza belgesiz başvuruda bulunmuş olmalı ki, değerlendirilmemiştir. Mahkeme yolu ile itiraz etmek isteyenler, itirazlarına gerekçe olarak mutlaka belge veya delil gösterdikleri takdirde dikkate alınmaktadır. Aksi halde bu itirazların önüne geçemeyiz ve kurumumuzdaki işlerde aksama yaşanabilir. Bu nedenle, belgelerle ve delillerle askı süresi içerisinde müracaat edilmesi gerekiyor. Bu yapılamıyorsa, kanuna göre yerel mahkeme yolu zaten açık. Hatta askı süresi geçmiş olsa bile 10 yıl süreyle vatandaşlarımızın sulh hukuk mahkemelerine itiraz hakları mevcuttur" açıklamasında bulundu.
bütün köy halkı ve konya arkanızda umarım bu haksızlık bian önce son bulur