Konya'nın Beyşehir İlçesi'ne bağlı Yeşildağ Beldesi'nin simgesi haline gelen tarihi Yeşildağ evleri koruma altına alınıyor. 

Yeşildağ Belediye Başkanı Yüksel Ergun, Türk evi geleneğinin ve mekan kimliğinin gelişmesini, en ilgi çekici şekilde Yeşildağ Beldesi evlerindeki uygulamalardan izlemenin mümkün olabileceğini belirtereki "Tarihi Yeşildağ evleri, hem Anadolu kimliğinin eski izlerini taşıması, hem de Türk milletinin tezyinat anlayışını ortaya koyması bakımından oldukça önemli. Yeşildağ'da bu tür evlerin sayısı 50'ye yaklaşıyor. Bunlardan 15'i, belediye olarak yaptığımız girişimler sonucu Kültür ve Tabiat Varlıkları'nı Koruma Kurulu tarafından tescil edilerek koruma altına aldı.

Diğerlerinin de tescillenerek muhafaza altına alınması için çalışmalarımız sürüyor” dedi. Belediye Başkanı Ergun, Yeşildağ evlerinin geleneksel yapısı ile ilgili şu bilgileri verdi: “Genelde kasaba ve köy gibi yerleşimlerdeki konaklama yapılan mekanlar, günlük ihtiyaçları karşılayabilecek en yalın çözümler çerçevesinde kalır. Oysa, Yeşildağ beldemizdeki bu evlerin birkaç katlı ve gösterişli yapılmış olması, burasının geçmişte köklü bir kültüre ait olduğunun bir göstergesidir. Beldemizin her sokağında Osmanlı'nın son dönemlerinden kalma ve sanatsal özellikler taşıyan özgün evlerini görebilmek mümkün. Bu evlerde ağırlıklı olarak iç ve orta sofalı plan tipleri uygulama olarak dikkat çekiyor. Dış sofalı evlerin sayıları az olmakla birlikte, daha eski dönemlerde yapıldıkları biliniyor. İç sofalı evlerde ise, sokağı daha iyi görebilme ve mekanı genişletme gibi amaçlarla çıkmalar (kule, cumba) yapılması göze çarpıyor. Çıkmalarda kasabamız kültürü ile özdeşleşen ahşap tezyinatın oldukça zengin olduğu görülüyor.” 

Başkan Yüksel Ergun, Yeşildağ evlerinin günümüzde değişen ve gelişen yaşam şartlarına rağmen, hala eski özelliğini yitirmediğine de dikkat çekerek, “Gelişen yaşam şartları, hızlı kentleşme gibi tüm olumsuzluklara rağmen bu tarihi evlerimiz eski özelliğini, güzelliğini ve sıcaklığını muhafaza etmeyi başarmıştır. Buna rağmen, beldemizde sanatsal özellik taşıyan evlerin sayısı artık parmakla gösterilebilecek şekilde azalma sürecine girmiştir. Bunlardan koruma kurulunun tescillediği evler ayakta kalmaya devam ederken, diğerlerinin de muhafaza altına alınmasının gerekliliği büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle, belediye olarak bu tarihi mekanlara sahip çıkmak, Türk insanına geçmiş yaşantılar, gelenekler, yaşam koşulları, ev mimarisi, zevkler ve daha birçok hususta canlı birer bilgi sunan bu tarihi evlerin koruma altına alması son derece önem taşımaktadır. Aksi takdirde koruma altında bulundurulmayanların birkaç yıl sonra zamana yenik düşebileceğinden endişe ediyoruz” diye konuştu.