15
Haziran
2024
Cumartesi
BOZKIR - KONYA

Bilinçli Toplum Bilinçli Tüketici


Bozkır Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Niyazi Yavuzer; “Havası ve suyu sert, insanı mert Bozkır olarak bilinen şirin ilçemiz, dışarıdan sürgün yeri olarak biliniyor. İlçemize gelenin, gelmek istemediği; ancak geldikten sonra da gitmek istemediği talihsiz bir ilçemizdir.
İlçemizin tarihine baktığımız zaman, antik çağlara kadar uzanır. Çevresindeki yerleşim birimlerine merkezlik yapmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin en eski ilçelerinden biridir. Lakin asırlardır ihmal edilmiş, unutulmuş ve terk edilmiştir. İlçemiz, yıllardır büyüklerimizin dikkatini çekmeye çalışmış, yatırım pastasından pay alma yarışında yer almış, fakat bu pastadan, ne yazık ki bize pay düşmemiş ya da biz alamamışız. Bu gidişle de maalesef bu pastadan pay alacak gibi değiliz.
İlçemize fabrika kurulması ise sadece hülyalarımızı süsleyen bir fantezidir. Bozkırlı kendini kavuracak yağı bile kendisi yapmak durumunda bırakılmış. Çareyi anadan, yardan ayrılarak, gurbet ellerde aramış ve ömrünün çoğunu sıla hasretiyle geçirmiş ve hâla geçirmektedir.
Peki, nereye kadar evlatlarımız babalarının yollarını gözleyecek? Ankara ne zaman Anadolu’nun göbeğinde, başkentin hemen yakınındaki bu Bozkır’dan haberdar olacak? Sanırım bu sorunun cevabını verecek birini bulmak zor olacak. Bu gidişat böyle mi olacak?
Bizler, bu unutulmuşluğu kabullenecek miyiz? Yapacağımız bir şeyler yok mudur? Elbette vardır. Evvela Bozkırlılık bilincini tekrar yeşertmeliyiz. Bir birimize destek olup, tek vücut, tek yürek olmalıyız. Ekonomik açıdan güçlü olmak durumundayız. Tabi buda sermayenin kendi içimizde kalmasıyla olacaktır. Alışverişlerimizde bir birimize destek olmalıyız. İhtiyaçlarımızı Konya’dan, Seydişehir’den veya başka bir yerden karşılamakla bu güç kazanılamaz. Takdir edersiniz ki, oralarda harcanan paranın Bozkır’a doğrudan bir faydası olmayacağı gibi, o insanların da gelip Bozkır’dan alışveriş yapmasını bekleyemeyiz. Bu durum bizim küçük esnafımızın daha da küçülmesine hatta yok olmasına neden olacaktır.
Neden paramızı selamlaştığımız, iyi günde ve kötü günde omuz omuza olduğumuz, çayını içtiğimiz kişilerle paylaşmayalım. Hem bunda karşılıklı menfaatler vardır. Özellikle esnaf kardeşlerimiz bu konuda biraz daha hassas davranmalı. Bir esnafımız yakıtı benden almadı diyerek alışverişini dışardan yaparsa, market sahibimiz de arabasının yakıtını dışarıdan doldurursa, tuhafiyeci sarrafa, sarraf tuhafiyeciye, beyaz eşyacı, demir doğramacıya, oto parçacı, kaportacıya kızarak alışverişini dışarıya kaydırırsa sonucunu bir anlık düşünür müsünüz? Ben düşünmek bile istemiyorum. Bunlar sadece hayali birer örneklerdir. Yalnız benzer vakaların olduğu da bir realitedir. Aslında bu bir kısır döngüdür. O, buna kızar; şu ona kızar ve bu uzar gider. Sonuçta olan yine esnafımıza ve Bozkır’a olur.
Bu sadece esnaflar arası ilişkiler için de geçerli değildir. Malum olunduğu üzere otobüs firmaları arasındaki rekabetten dolayı Konya-Bozkır arası seyahat bir hayli cazip duruma geldi. İnsanımız çay içmek ve köfte yemek için bile dışarıya gider oldu. Her türlü alışverişini başka yerlerden yapmaya başladı. Hatta birçok mamul burada daha uygun fiyata satılmasına rağmen. “İyi de başka yerden bir şey almayalım mı, Bozkır’a mahkum mu olalım?” diye bir soru aklınıza gelebilir. Tabi ki hayır, ihtiyacımızı karşılayamıyorsak elbette alternatif çözümler arayacağız. Ama “Bunu Konya’dan aldım” demenin de bize bir katkısı olamayacağını bilelim. Mesela spotta beyaz eşya ucuz diye hiç bilmediğimiz esnaftan ürün alıyoruz, her hangi bir sorunla karşılaşınca da karşımızda muhatap bulamıyoruz.
Yavuzer açıklamalarını şu sözlerle sürdürerek; Meseleyi özetlemek gerekirse: Madem Bozkır’ı bizden başka düşünen yok, o halde üzerimize düşeni yapmalıyız. Bu konuda memur, emekli ve diğer Bozkır halkını da duyarlılığa davet ediyorum. Birbirimizi kalkındıralım. A esnafına kırılmış ya da kızmışsak, B esnafına yönelelim. Konya veya başka bir yere değil. Bu hususta da esnafımızdan alışverişi cazip hale getirip müşteriye sahip çıkmalarını istiyorum. Ya bu makûs talihimizi yeneceğiz ya da o bizi” diyerek tamamladı.

Hakan MERTLİ-Kenthaber-Bozkır
Yayın Tarihi : 2 Mayıs 2006 Salı 21:24:28
Güncelleme :5 Mayıs 2006 Cuma 11:04:27


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?