Kırsal Kalkınma Projesi tanıtıldı

Konya’nın Bozkır İlçesi’nde, kaymakamlık ve ziraat odası işbirliğinde düzenlenen panelde, "Organize Organik Tarım ve Kırsal Kalkınma Projesi"nin tanıtımı yapıldı.

Bozkır Belediye Düğün Salonu’nda düzenlenen panele konuşmacı olarak Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Sait Gezgin ve Doç. Dr. Mehmet Babaoğlu ile SÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Şaban Çalış ve Kamu Yönetimi Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Önder Kutlu katıldı. Semineri, Bozkır Kaymakamı Ali Katırcı, Seydişehir Kaymakamı M. Ali Yıldırım, Hadim Kaymakamı Zekai Erdem, Taşkent Kaymakamı Abdullah Çiftçi, Yalıhüyük Kaymakamı Şeref Aydın, Ahırlı Kaymakamı Ayhan Yazgan, Güneysınır Kaymakamı Kürşad Özdemir, Akören Kaymakamı Engin Aksakal, ilçe ve belde belediye başkanları ve çiftçilerin de aralarında bulunduğu vatandaşlar takip etti. Uluslararası destekli Organize Organik Tarım ve Kırsal Kalkınma Projesi kapsamında Konya’nın 3 bölgede ele alındığını ve buna göre projelerin hazırlandığını belirten konuşmacılar; Bozkır, Hadim, Taşkent, Ahırlı,Yalıhüyük, Güneysınır ve Akören İlçeleri’nin bir bölgede değerlendirildiğini belirtti.

Panelde konuşan Doç. Dr. Mehmet Babaoğlu, organik tarımın hiçbir kimyasal ilaç yada gübre kullanılmadan yapılan tarım anlamına gelmeyeceğini belirterek, "Organik tarım, geleneksel tarımla karşılaştırıldığında daha az dış tarımsal girdilerin kullanıldığı, fakat daha çok biyolojik yoğunluğun yer aldığı alternatif bir tarım sistemidir. Organik tarım, her çiftçinin kendi olanaklarından en üst düzeyde yararlanmasını ve en az tarımsal girdi kullanımını amaçlar. Organik tarımda, tarımsal işletme kendi imkanları ile tarımsal etkinliklerini sürdürürken, toprağın yapısı ve su tutma kapasitesinde iyileşme görülür ve doğa korunur. Organik tarım yapıldığında, toprak erozyonu önlenir, su kalitesi korunur, enerji tasarrufu sağlanır, kimyasalların insanlar üzerindeki olumsuz etkilerinden korunur, çiftçilerin ve tarımsal işletmelerde çalışan insanların sağlığı korunur" dedi.

Türkiye’nin organik tarımla 1980’li yıllarda tanıştığını ifade eden Babaoğlu, "Avrupa’da etkinlik gösteren yabancı firmalarda bu pazara girmiştir. Bu ülkelerden gelen talepler doğrultusunda, tarım ürünlerinin organik üretimi Türkiye’de de başlamıştır. Bu konuda çiftçilerimize şu önerilerde bulunabiliriz: Gübrelemede kolay çözünen mineral gübrelerin kullanımından vazgeçip hayvansal gübre, yeşil gübre ya da kompostlama yöntemini kullanın. Nöbetleşe olarak toprağı işleyerek toprağın verimliliğini korumayı her zaman ön planda tutun. Bitkiyi gübrelemek yerine toprağı gübrelemeyi hedefleyin. İlaçlamada kimyasal insektisit, fungusit ve herbisit kullanımından vazgeçin. Kimyasal tarım ilaçları yerine bitkinin ve toprağın verimliliğini, direncini artırıcı doğal bitki özlerinden elde edilen ürünleri kullanın. Dayanıklı, sağlıklı tohum ve bitki çeşitlerini seçin. Toprak yapısını iyileştiren ve topraktaki biyolojik yaşamı destekleyen yöntemler izleyin. Toprağın üst kısmını bozan ve verimliliği düşüren anız yakma işleminden vazgeçin. Uluslararası destekli bu proje kapsamında, organik tarım yapılan yerlerde dekar başına 30-40 Euro arasında destekleme primi verilecektir" dedi.