Hopa Yeşil köyde ikamet eden Sabrı Acıbadem, 7 yaşındaki  kızını maddi imkansızlıklardan dolayı okula gönderemiyor.

Üç çocuk babası olan Sabrı Acıbadem çocuğunun okumasını çok istediğini, küçük kızının cahil kalmasını istemediğini fakat elinden bir şey gelmediğini ve bu duygununda kendini kahrettiğini belirterek şu açıklamayı yaptı, ‘ Maddi durumumuz yok. Çocuklarımın okumasını çok isterim, biz okuyamadık şimdi onun ezikliğini yaşamaktayız. Eğer okumuş olsaydık bize uzanacak bir el beklemezdik. Hayatımız boyunca hep eziklik yaşadık. Aslen Borçkalıyız. Hopa’ya yaylığa çay toplamak için yerleştik. İş başvuruları yaptım ama hiçbir yerden olumlu cevap alamadım. Çalışmak istiyorum. Şuan düşmüş bir durumdayız. Eğer biri bir el uzatıp yerden kaldırırsa hayatımız boyunca duacı olacağız. Düşene tekme atılmamalıdır. Kızımın yaşıtları okula giderken benim canım yanıyor. Ölümlü dünyadayız çocuklarımın kimseye muhtaç olmadan büyümesini istiyor. Gözüm arkada kalmasını istemiyorum. Çocuklarım güçlü olsun ezilmesinler. Ama geçmişimizi de unutmadan herkese yardım etsinler. Hayat hiç adil değil biz yiyecek bir ekmeği zor bulurken bazı zenginler o ekmeği çöpe atıyor. Ailemin daha iyi şartlarda yaşamasını isterdim ama hayat işte. Benim tek isteğim, çocuklarım okusun birileri bizi duysun’
Fakir olmak suç değil

Anne Seher Acıbadem, Doğuda anne-babaların çocuklarını okutmadığını fakat kendilerinin çocuklarını okutmak istemelerine rağmen bir yerden yardım gelmediğini belirtti. Çocuklarının soğuktan ve rutubetten hastalandığını fakirliğin bir suç olmadığını ifade eden anne bir yardım eli bekliyor.

‘Ben okumak istiyorum’ diyen Küçük Aysel’in sözleri ise yürekleri burkuyor.  Acıbadem ailesi bir hayır sever elinin uzanmasını bekliyor .