17
Mayıs
2024
Cuma
BARTIN

Üzmez'in tahliyesine tepki

Bartın Kadın Dayanışma Derneği, Hüseyin Üzmez'in tahliye edilmesine tepki göstererek bu tür olayları gerçekleştirenlerin hak ettiği şekilde cezalandırılmasını istedi.


Bursa'da 14 yaşındaki kız çocuğuna cinsel sarkıntılık yaptığı iddiasıyla tutuklanan ve Adli Tıp Kurumu'ndan gelen "Beden ve ruh sağlığının bozulmadığı" yönündeki raporun ardından serbest bırakılan gazeteci yazar Hüseyin Üzmez'in tahliyesine Bartın Kadın Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu üyeleri tepki gösterdi.


Bartın Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Nurhayat Sütlü, Adli Tıp Kurumu'nun hazırladığı raporda çocuk haklarının göz ardı edildiğini belirtti. Cinsel tacize uğrayan çocuklar için bedensel muayene ve kısıtlı sürede yapılan gözlemlerin yeterli olmadığını belirten Sütlü, şöyle konuştu: "Ülkemizde kadın ve çocuklara yönelik şiddet ve istismar olayları artarak yaşanmaktadır. Kadın ve çocukların aile bireyleri ve yakın çevre tarafından cinsel istismar, taciz ve tecavüze maruz bırakıldığına sıklıkla tanık olmaktayız. Son olarak Hüseyin Üzmez'in 14 yaşında bir kız çocuğunu taciz etmesinin ardından tüm insanların vicdanını sızlatan raporla tahliyesinin üzerine insanların konuya dikkatleri çekildi."


Raporu hazırlayanlar ve yetkili kişilerin yapılan eylemi kınamak yerine tacizi yapan kişinin tahliyesinin ardından çeşitli TV kanallarını konuşmasını kınadığını anlatan Sütlü, sözlerine şöyle devam etti: "14 yaşında kız çocuğuna gözetim altında olduğu Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından avukat verilmediği, 3 avukat tarafından savunulan Üzmez'e karşı savunmasız bırakıldığı gazetelerde yer aldı."
Adli Tıp Kurumu'nun hazırladığı raporda çocuk haklarının göz ardı edildiğini anlatan Sütlü, sözlerini şöyle sürdürdü: "Cinsel tacize uğrayan çocuklar için bedensel muayene ve kısıtlı sürede yapılan gözlem yeterli olmamaktadır. Çocuğun belli bir süre izlenmesi gerekmektedir."


Türkiye'de cinsel taciz suçunun şikayete bağlı bir suç olduğunu belirten Sütlü, cezaların genellikle görmezden gelindiğini söyledi.


Cinsel istismara uğrayan çocukların yaşadığı travmanın geçici olabileceğini söylemenin yaşam gerçeğine aykırı olduğunu anlatan Bartın Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Nurhayat Sütlü, sözlerine şöyle devam etti: "Bu nedenle, çocukları cinsel yönden istismar eden kişilere, çocuğun beden ve ruh sağlığının bozulması göz önünde tutularak Türk Ceza Kanunu'na göre 15 ila 20 yıl arasında ceza verilmesi beklenir. Ülkemizde cinsel taciz suçu şikayete bağlı bir suçtur ve ceza genellikle görmezden gelinmekte, kişilerin yaptıkları yanlarına kalmakta bu da tekrar aynı suçu işleme cesareti bulmalarına neden olmaktadır."
Oysa birçok ülkede cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar için çok ağır ceza öngörüldüğünü anlatan Nurhayat Sütlü, şöyle konuştu: "Türkiye'de cinsel taciz suçları, suç olarak bile değil, belki kabahat ve ayıp olarak değerlendirildiği için caydırıcı bir ceza ile cezalandırılmamaktadır. Hatta çoğu kez mağdur durumundaki kadınlar, giyimleri, oturuşları duruşları bahane edilerek cinsel taciz eylemini teşvik etmekten dolayı suçlanmaktadır. Bu nedenle mağdur kadınlar çoğu zaman hem korktukları hem çekindikleri hem de toplumdan dışlanma kaygısı taşıdıkları için şikayetçi olmak yerine sineye çekmeyi tercih etmektedir."


Sütlü, "Cinsel dokunulmazlıklarla ilgili suçları en aza indirmek, Türkiye'de bu tür olayların olmasını engellemenin yollarından birinin Türk Ceza Kanunu'ndaki (TCK) cezaları caydırıcı hale getirmekten geçtiğini" sözlerine ekledi.

iha
Yayın Tarihi : 7 Kasım 2008 Cuma 18:50:26


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?