Abant Platformu başladı

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Bugünlerde gündemimiz bir yerde ele geçen belgenin sahte mi gerçek mi olduğu. Biz 2009 Türkiye'sinde hala bir yerlerde lahikalardan, andıçlardan, fişlemelerden sonra böyle bir belgeyi tartışıyoruz" dedi.

Abant Platformu tarafından düzenlenen "12 Eylül'den AB'ye siyasi partiler ve demokratikleşme" konulu toplantı Abant Place Otel'de başladı. Toplantıda konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Müstehak değiliz, üzülüyoruz ve utanıyoruz" diye konuştu. Herkesin kendi görev ve sorumluluk sahası içerisinde asli görevinden başka bir şey yapmaması gerektiğini anlatan Arınç, şunları söyledi: "Hedef alınan bir siyasi parti var. Düşman olarak ifade ediliyor. İktidarın sonlandırılması konusunda akıldanelik yapılıyor. Sonra bu iktidarı ve partiyi alaşağı etmiş oluruz. Halkın iradesine karşı, anayasa ve demokrasiye karşı büyük bir ihanetten başka bir şey değildir. Belge tartışmaları var ama kimsenin kılı bile kıpırdamıyor. Herkesin eline kalem verseniz kim bilir neler yazıyor. Türkiye'nin geleceği için mutlu ve ümitliyim. Yüzlerce sebep var. Artık Türkiye'de okuyan, araştıran, fikir sahibi devletin valileri var."

Bülent Arınç, Türkiye'nin bir sürecin içerisinde olduğunu ve bu sürecin olumlu yönde ilerlediğini söyledi. 12 Eylül'den bu güne kadar 30 sene geçtiğini anlatan Arınç, sözlerine şöyle devam etti: "Bu 30 sene içerisinde ben de varım. Dolayısıyla mağduru olduğum bir darbenin ondan sonraki gelişmelerini de takip etmiş bir insanım. Bu 30 yıl içerisinde siyasi partileri kapatma var. Sayısı da bir elin parmaklarından daha fazla. İktidardayken kapatılan bir Refah Partisi, iktidardayken kapatılmak istenen bir Adalet ve Kalkınma Partisi. Anayasa değişikliğe uğradı. Ama bir gecede hepsi birden yapılamıyor. Süreç içerisinde olur. Alıştıra alıştıra, yumuşata yumuşata, ucundan kıyısından bir yerinden başlayalım. Keşke birden olabilse. Keşke birden olabilse diyeceğim ama son anayasa mahkemesinin kararının içerisinde Türkiye Büyük Millet Meclisi kurucu iktidarı temsil etmiyor. Yeni bir anayasa yapmak istesek Allah muhafaza, yeniden bir darbeyi gözlememiz lazım. Şimdi bu şartlar altında demokrasiye yürüyüş yapan bir
toplum var. Türkiye dünyada dış politika açısından çok iyi bir noktaya geldi."
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ise, "Türkiye senelerden bu yana AB'nin kapısını çalıyor. Türkiye'nin tam üyeliği halinde AB projesi arasında farklı medeniyetler içerisinde bir buluşma olacaktır. Müzakereler resmi olarak başladı. Tam üyelik süreci devam ediyor. Türkiye'nin önünde Kopenhag Kriterleri var. Kopenhag kriterlerinin arkasındaki gerçek espri nedir? İdeal bir demokrasi için çizilmiş bir çerçevedir. Türkiye müzakerelerin başlamasıyla bu çerçevenin içine girmesini ispatladı. Asıl mesele bu çerçevenin içini doldurabilmek" diye konuştu.
Toplantının ilk gününe Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AK Parti İstanbul Milletvekili Reha Çamuroğlu, BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu, AB Parlamentosu Milletvekili Emine Bozkurt, DP eski Genel Başkanı Süleyman Soylu, Bolu Valisi Halil İbrahim Akpınar katıldı.