Dünyanın sayılı otellerine bile aşçı veren Bolu'nun yöresel yemekleri ise yeterince bilinmiyor. Yöresel yemeklerin bilinmemesinin nedeni, tanıtımının yapılmaması ve aşçılarının dışarıya gitmesi olarak gösteriliyor. Şehre özgü yemekler, yeterli talep olmayınca lokantalarda da pek bulunamıyor.

Aşçıları ile ün yapan Bolu, yemeklerinde ise adından söz ettiremiyor. Şehre özgü yemekler lokantalarda pek bulunmuyor. Dünyanın sayılı otellerine bile aşçı veren Bolu'nun yemeklerinin bilinmemesinin nedeni, tanıtımının yapılmaması ve aşçılarının dışarıya gitmesi olarak gösteriliyor.

Bolu Lokantacılar ve Pastacılar Odası Başkanı Murat Abak, 'aşçı' denilince akla gelen ilk şehrin Bolu olduğuna dikkat çekiyor. Yemeği yapan ellerin ünlendiğini, ancak Bolu'ya özgü yemeklerin lokantalarda pek bulunmadığını belirten Abak, şunları kaydediyor: "Kentin yoğurtlu patates çorbası, ciğer sarma, orman kebabı, höşmerim gibi yemek çeşitleri bulunuyor. Maalesef bu yemek türleri pek bilinmiyor. Bundan muzdaribiz. Bursa denilince akla İskender, Urfa denilince kebap geliyor ama Bolu denilince -aşçısını saymazsak- kendine özgü bir yemeği akla gelmiyor."

Kendisi de lokanta işleten Oda Başkanı Abak, Boluluların yöresel yemeği tercih etmediğine vurgu yaparak, bunun nedenini de ev yemeklerine bağlıyor. Evlerde insanların zaten yöresel yemek yediğini anlatan Abak, bu yüzden lokantaya gelenlerin farklı lezzetler tatmak istediğine dikkat çekiyor.

Abak, Ankara ve İstanbul gibi iki önemli kentin ortasında bulunan Bolu'nun yemeklerinin tanınmamasıyla ilgili önemli tespitte bulunuyor: "Ankara ya da İstanbul'a gidenlerin Bolu'nun içine girme imkânı yok. TEM'den direkt geçiyorlar. Yemek talebe dayanıyor. Talep olmayınca yöresel yemek de yapılmıyor."

Abak, kentin yöresel yemeklerinin tanıtılabilmesi için çözüm önerisi sunuyor. Abak'a göre Abant, Kartalkaya gibi turizm mekânlarındaki oteller ile işbirliği içine girilerek Bolu mutfak kültürü buralarda damak tadına sunulmalı. Ayrıca, D-100 Karayolu'nda tesisler yapılmalı. Bu konuda yöneticiler de gerekli desteği vermeli.

Mengen Aşçılık Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Cemal Türkan da, yöresel yemekleri kimsenin sahiplenmemesinden yakınıyor. Yemeği pazarlayamadıklarının altını çizen Türkan, kentte yöresel yemeklere ticari hüviyet kazandırılamadığına dikkat çekiyor. Bolu'daki yöresel yemeklerin aynısının çevre illerde de yapıldığını hatırlatan Türkan, Bolu'daki nüfusun fazla olmaması yüzünden düşük ücret alan aşçıların genellikle başka illere gittiklerini vurguluyor.

Bolu'nun Mengen ilçesinde Aşçılık Okulu bulunduğunu, ancak doğru dürüst bir lokantanın bulunmadığını kaydeden öğretim görevlisi Türkan şöyle konuşuyor: "Mengen ilçesinde doğru dürüst çorba yapılamıyor. Dışarıdan gelenler büyük hayal kırıklığı yaşıyor. Mengen'in aşçıları meşhur ama lokantalarda standart yok. Mengen'deki lokantayı Çemişgezek'te de bulursun."

40 yıllık çorbacı Hilmi Karatepe ise yemeklerde şeklin ön plana çıktığını kaydediyor. Karatepe, TEM'den gidenlerin Bolu'ya girmemesinin yöresel yemek yapılmasını önlediğini anlattı.

Zaman

Yayın Tarihi : 24 Mayıs 2008 Cumartesi 12:54:12

Güncelleme :24 Mayıs 2008 Cumartesi 12:59:42