3
Mayıs
2024
Cuma
BOLU

Kriz beyaz et sektörünü de etkiledi

Dünyayı etkileyen küresel kriz tüm sektörleri olumsuz etkilerken, Türkiye'nin önde gelen beyaz et üretici firması Beypiliç A.Ş kriz nedeniyle 2009 yılında üretimde yüzde 15 küçülmeye gidecek.
Türkiye'deki beyaz et ihtiyacının yüzde 11'ini karşılayan ve yaşanan krizden en az zararla çıkmak için çalışmalarını sürdüren Beypiliç A.Ş. Genel Müdürü Dr. Sait Koca, 2008 yılında beklenilen büyümenin yaşanmadığını, 2009 yılında üretim anlamında küçülmeye gideceklerini söyledi.


Dünyada yaşanan ve Türkiye'ye yansıyan küresel krizin en fazla beyaz et sektörünü etkilediğini ifade eden Dr. Sait Koca, "Dünya'daki küresel krizin beyaz et sektörünü etkilememesi mümkün değil. Hatta diğer sektörlere göre daha fazla etkilendik. Çünkü biz canlı üretimi yapıyoruz. Uzun soluklu üretim yapıyoruz. Bu hayvanlar gün geldiğinde kesilip pazara sunulması gerekiyor. Ama küresel kriz nedeniyle gözlemlediğimiz pazarda alışveriş büyük oranda durmuş durumda. Biz de bu durumda fiyatları kırarak daha ucuza piliç eti sunarak insanlara tükettirmeye çalışıyoruz. Bu da maddi boyutta çok büyük sıkıntılar yaşatıyor" dedi. Yaşanan kriz nedeniyle üretimde daralmaya gittiklerini belirten Sait Koca, krizden çıkmanın tek şartının piyasalara verilecek moral olduğunu söyledi. Koca, "Krizden beyaz et sektörünün nasıl kurtulacağı değil, Türkiye'nin nasıl kurtulacağını konuşmamız gerekiyor. Piyasaların morale ihtiyacı var. Bu moral sağlandığı zaman Türk halkının ve Türk müteşebbisinin krizi rahatlıkla aşacağına inanıyorum. Sektör olarak şuan da tek yapabileceğimiz, üretimi talebe göre ayarlamaktan geçiyor. Bu da ciddi oranda üretim kısılması anlamına gelecek" diye konuştu.


Beypiliç A.Ş olarak 2008 yılında beklenilen büyümeyi gerçekleştiremediklerini vurgulayan Dr. Sait Koca, "Beypiliç olarak hedefimizin biraz gerisindeyiz. Son aylardaki ekonomik kriz bunun en büyük nedeni. Sektörde aynı şekilde. Bu sene hedefler biraz sektörde yüksekti. Onun da sıkıntısı vardı. Sektörde yüzde 25 civarında büyüme gözüküyordu. Şu anda tahminimce yüzde 10-15 büyüme gerçekleşti. Hedeften sapma var ama bu üretim duracağı anlamına gelmiyor. Şuan da yatırımları beklemeye aldık. Önümüzü görmemiz gerekiyor. Şu dönemde tekrar yatırımlar için para harcayacak konumda değiliz. İnşallah önümüzdeki günlerde yeniden gündeme götüreceğiz. Kriz nedeniyle şuan da sektörde bulunan firmalar kapasiteyle zorla oynamak durumunda. 10 liralık üretim yapıp, 8 liraya satarsanız zarar edersiniz. Sektör sadece 2-3 aydan bu yana değil 1 yıldır benzer sıkıntılar içerisinde. Finansman da eksilmiş durumda. Bu durum da ne yapmamız gerekiyor? Kapasiteyi biraz geriye çekerek dengeleyeceğiz" ifadelerini kullandı.


Koca, işçi çıkartarak krizden kurtulmayı amaçlayan bir firma olmadıklarını vurgulayan "Bizim şu anda böyle bir düşüncemiz yok. Yakın bir gelecekte de düşünmüyoruz. Biz krizleri işçi çıkartarak aşmayı seven bir firma değiliz. Ama çok mecbur kalınırsak, yapacak bir şey yok. Gücümüzün yettiğince bunu dengeleyeceğiz. Ama bu sektörde işçi çıkmayacağı anlamına gelir mi? Eğer kapasiteler ciddi anlamda geriye çekilirse büyük oranda işçi çıkartmalar söz konusu olabilir" şeklinde konuştu.
Beypiliç A.Ş'nin 2009 yılındaki hedefleriyle ilgili soruya ise Koca, şu şekilde yanıt verdi:


"Biz 2009 yılında küçülmeyi hedefliyoruz. Bu Beypiliç firması olarak yüzde 15 civarında küçülme anlamına geliyor. Üretimi daraltacağız. Bunun en büyük sebebi yaşasan küresel krizdir."


Beyaz et üretici firmalarının Avrupa Birliği ülkelerine ihracat yapamamasının pazarı küçülttüğünün altını çizen Beypiliç A.Ş Genel Müdürü Dr. Sait Koca, sorunun siyasi kanallar tarafından çözümlenmesi gerektiğini söyledi. Koca, "Bu konu macera serüvenine dönüştü. Sektör hala boşlukta. Bu konuda sahipsiz olarak bekliyor. Ben her aşamada şunu söylüyorum. Bugün Avrupa Birliği ülkelerine ihracat yapan ülkelere baktığımızda, sektör olarak bunlardan çok ilerideyiz. Hem tesis olarak hem de uygulamalar olarak istenilen seviyenin üzerindeyiz. Mevcut uygulamalarımız AB standartlarının bile üzerinde. Buna rağmen bu ülkelere ihracat yapamıyorsak bunun siyasi ayağı vardır diye düşünüyorum. Bu siyasi ayağı kim çözecek. Bizim çözme şansımız yok. Biz zaten muhatap bile kabul edilmiyoruz. Resmi otorite istiyorlar. Resmi otorite deyince de Tarım Bakanlığı, Ticaret Müsteşarlığı devreye girmeli ve bu işi mutlaka çözmeli. Ciddi anlamda ele alınırsa ben kesinlikle çözüleceği kanaatindeyim. AB'ye ihracat bütün olayları çözer mi? Birincisi, sektöre büyük moral verir. İkincisi tüm dünya pazarlarının kapısını açar. Biz bu konunun sürekli takipçisiyiz. Küresel krizin etkileri ihracatla aza indirilecektir" diye konuştu.

iha
Yayın Tarihi : 17 Kasım 2008 Pazartesi 18:02:09


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?