Giresun'dan İstanbul'a giden Cemil Coşkun idaresindeki 34 TZ 6106 plakalı araç Düzce Sakarya il sınırında lastiği patladı. Sağa savrulan otobüs kontrolden çıkınca yan yattı. Bu sırada yakıt deposu infilak eden otobüs yanmaya başladı.

Lastikten çıkan alevler, bir anda otobüsün tamamını sardı. Otobüsteki yolcuların çoğu aracın arka kapısından dışarı çıkmayı başardı.

Ancak ön kapının açılmaması sebebiyle dışarı çıkamayan altı kişi yanarak öldü. Kazada yaralananlar ise Hendek Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Kazada hayatını kaybedenlerin sayısı 13'e çıktı.

Araçtaki yangın, Hedek belediyesine ait itfaiye ekiplerince söndürüldü. Düzce'den de takviye ekipler olay yerine gitti. Kazanın ardından Düzce-Sakarya karayolu trafiğe kapatıldı.

Kazada yaralanan 31 kişinin isimleri şöyle:
Rabia Gökçe, Ertuğrul Duran, Ali Duran, Fatma keskin, Ahmet Dindaroğlu, Enver Bal, Neslihan keskin, Emine Keskin, Halil Emir keskin, Esma Keskin, Hüsna Keskin, Ali sarıyar, Tahir Köymen, Nuran Duran, Şehriban Alış, Seher Kiraz, Fatih Karalı, Ayten Alış, Mücahit Alış, Cahit Alış, Ayşe Coşkun, Nuriye coşkun, Mustafa Koyun, Fatma Köymen, Neşe Köymen, Şulenaz koyun, saniye Manlı, Soner Yetkin, Aydın Bostancı Emir Çalşimşek, Yunus çalşimşek
"ARABA DOLUYDU, AYAKTA YOLCULAR VARDI"
Kazada yaralanan ve Hendek Devlet Hastanesi'nde tedavi gören yaralılar yaşadıkları olayın dehşetini yaşadılar. Yaralı bir bayan yolcu "Aracın önünde oturuyorduk. Bir anda sürtme oldu. O anda alevler çıktı.Biz arabadan inmeyi başardık. Birçok kişi arabanın içerisinde kaldı. Bazıları camları kırdılar. Birden oldu. Alucra'dan İstanbul'a dönüyorduk. Araba doluydu. Ayakta yolcular da vardı." dedi.

Yaşlı bir kandın da "Uyumuştuk. İçeride bir gürültü duydum. Ben araba devrildi sandım. İçeriyi alevle birlikte duman sardı. Kapının biri kapalıydı. panik yaptı insanlar. Ben yere düştüm. Beni çiğnediler. belimden aşağısı yandı." şeklinde anlattı.

Bir bay yolcu da " Ben kaza anında uyuyordum. Gürültüye uyandım. Ne olduğunu anlayamadan çoçuklarımı alarak dışarı attım kendimi. Lastik patladı sanırım." İNİŞ KAPISINA YÜK ALINDIĞI İDDİASI TEM Otoyolu'nun Sakarya-Düzce il sınırında 13 kişinin yanarak öldüğü trafik kazasında, otobüsün yolcu iniş kapısına yük alındığı ve bunun ölü sayısını artırdığı iddia edildi. TEM Otoyolu'nun Sakarya-Düzce il sınırı yakınlarında meydana gelen trafik kazasından yaralı olarak kurtulan yolculardan Ali Sarıyer, güzergah üzerinde bir yerleşim biriminden otobüse yük alındığı ve bu yükün otobüsün içinde, yolcu iniş kapısının önüne konulduğunu bildirdi.

Hendek Devlet Hastanesi'nde tedavisi süren Sarıyer, Sakarya Valisi Nuri Okutan'ın hastanedeki yaralıları ziyareti sırasında kazanın meydana geliş şeklini anlıttı. Sarıyer, 'Güzergah üzerinde bir yerleşim biriminden otobüse çok miktarda yük alındığını ve bu yüklerin otobüsün yolcu çıkış kapısının önüne istif edildiğini söyledi. Sarıyer, "Ben 13 numaralı koltukta oturuyordum. Bana göre kapının önünün yükle dolu olması can kaybını artırdı'' şeklinde konuştu. Sarıyer, kazadan otobüsün camından atlayarak kurtulduğunu sözlerine ekledi.
Otobüs şoförü Cemil Coşkun Hendek Jandarması'nda gözaltına alındı.

GÖRGÜ TANIKLARI DEHŞETİ ANLATTI
TEM Otoyolu'nun Sakarya-Düzce il sınırında 13 kişinin yanarak öldüğü trafik kazasında, otobüsün orta kapısının eşyalarla doldurulması facianın büyümesine sebep oldu. Orta kapıda sıkışan yolcular yanarak can verdi. Hendek Devlet Hastanesi'ne koşan ölü yakınları sinir krizleri geçirdi. Bu arada yanarak kömürleşen cesetlerden birinin Emine Çalşimsek isimli yaşlı bir kadına ait olduğu öğrenildi.

Kazada, otobüste 13 numaralı koltukta oturan Ali Sarıyer, orta kapının tamamen eşyalarla doldurulduğunu söyledi. İnsanların bu kıpadın çıkamayarak yandığını belirten Sarıyer, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Tam olarak 60-70 kilometre hızla giderken araba birden düz yolda bariyerlere çarptı. Devrilmedi ve ön taraftan ateş aldı. O anda orta kapı kapalı zaten. Ön kapıdan panikle kendimizi dışarı attık. Yanımda 14 numarada oturan Tahir Amca diye birisi vardı. Onu çekerek dışarı çıkardım. O da yaralandı. Bende herhangi bir şey yok. Yolculuk boyunca orta kapı yükle doluydu. Yolculuk boyunca iki üç defa mola verdik ve bu kapı hiç açılmadı. Patates, fasülye ve peynir gibi yükler koyuldu. Bu kapı hiç kullanılmadı. Bu kapıdan hiç kimse çıkmadı. 13 kişi yanarak öldü. Onlar arka tarafta olanlar. Büyük ihtimal o kapı açık olsaydı o insanlar ölmeyebilir, can kaybı olmayabilirdi. Aynı zamanda iki kişi de yer olmaması sebebiyle otobüsün koridorunda taburede oturuyordu. Fazla yolcu vardı."

Seher Kirazlı isimli genç kadının da kazanın şokunu hala atlatamadığı görüldü. Kirazlı, "Kaza nasıl oldu bilmiyorum ama, otobüs bariyerlere çarpınca ateş çıkmaya başladığını gördüm. Zaten ne olduysa ön tarafta oldu. Ateş ön taraftan çıktı. Otobüs durmadı, sürüklendi. Sonra sürücü direksiyonu kırınca otobüs yolun ortasına yan döndü ancak devrilmedi. Ben orta kapının karşısındaki koltuğun bir önünde oturuyordum. Yalnız orta kapı kapalıydı. Oradan çıkma şansımız yoktu. Yük aşırı derecede fazlaydı. Yük sığmadı orta kapıyı kapattılar, yükleri orta kapıya yığdılar. Bunnu için hepimiz ön tarafa yığıldık ve bu kapıdan çıkmaya çalıştık. Yığılma olunca camları kırmaya çalıştık kıramadık. Bu sırada otobüsün içerisini yoğun bir duman sardı. Zehirlenmeye başladık. nefes alamadık. Koltuklardan zıplayarak ateşlerin arasından aşağıya indim. nasıl indiğimi hatırlayamıyorum. İnsanların o sırada yaşadığı panik çok felaketti. O sesleri hatırlamak bile istemiyorum. Çığlıklar kulaklarımdan gitmiyor." şeklinde konuştu.