MEMLEKETE YOLCULUK NE ZAMAN? KARIŞMASIN SAPLA SAMAN HİÇBİR ZAMAN..

Beklemiyorum artık yazılarımın yayınlanmasını, hemen her yerde yayınlanıyor kendiliğinden. E-Maillerimin yanıtsız kalmasına aldırış bile etmiyorum..Onların yerine yazan sağolsun ne çok sevenim, ne çok gönül dağlarında yetişenleri varmış memleketimin. Uçup gidenler yalnız kuşlar değil memlekete, gönüllerde bir olanlar her gün uçup konuyor dallarına. Yorumları okuyurum çoğu zaman güzel şeylerde oluyor. Olabildiğince, Olamayanlar çabuk unutuluyor. Gazetelerde yazılanlara bakıyorum Ve yine soruyorum kendime yanıt arıyorum.

Seçimler sonrası neler gelişiyor? Kimler hala nerelerde uyuyor? Mevsim yaz aylarına gebe. Çiçekler açıyor, açtığı yerde donuyor bazen kardan, dondan. Adettendir memleketimin havasından suyundan yazmak. Ne fırtınalar çıkıyor beyinlerden sonra duruluyor, yavaş, yavaş oturuyor havada uçuşanlar yerlerine.

Ancak, Şebinkarahisar halkının özlemlerine, hasletlerine ve sıkıntılarına karşı daha etkin, yetkin çözümlerle destek olmasını beklediğimizide bildiğini düşünüyorum. İl’lik konusunda somut bir adım atılmaması ve duyarsız kalınması halinde tepkilerinde gündemde olacağını, her zaman hatırlanması ve hatırlatılmasında fayda var. Unutulmamalı ki AK partide ilçede iyi bir oy potansiyelini yakalamıştır. Bu sinyalleri AK parti çok iyi değerlendirmelidir.

M.H.P Şebinkarahisar’da milliyetçi gençliğin hep gözdesi olmuştur. Burada Lütfullah Akdoğan faktörünün önemininde fazla olduğunu bilmek lazım. Şebinkarahisarlılar tarafından kendisinin sevilen sayılan bir kişi olduğu, elindeki imkanlar nisbetinde memleketine en iyisini vermeye çalıştığını söylemeyen hemşerim hemen hemen yok gibi. Partiden ziyade kişi faktörününde önemli olduğu ilçede iyi bilinmekte. Kendisine devam ettiği görevinde başarılar diliyorum. Sayın Akdoğan’ın özellikle İl’lik mücadelesinde de etkin ve yetkin olabilmesi bu konuda girişimlerde bulunması ve halka yansıtılmasınında altını çizmekte fayda var. Keza İlçe tabirinin geçtiği her yöre, yatırımcı nezdinde kağıt üzerinde anlam ifade etmediği yıllarca görüldü. Artık İl sözcüğünün yazdırılması ve bütçeden pay alarak ivme kazandırılması, akabinde yol gibi temel sorunlara eğilinmesinin önünü açacaktır.

AK parti’nin İl’lik konusuna sıcak bakmadığı artık iyice belirginleşti. Adeta iktidar süresince sadece ağıza sürülecek bir tutam bal ile susturulmak istenmeside ilçede hoş karşılanmamasa gerek. Bu konularda milletvekillerinin ne kadar etkili olabileceği konusunda şüphem kalmadı, etkili olamayacaklarına inanıyorum.

Mecliste milletvekillerince hemen her konuda verilen önerge sayılarını ve illere göre inceledim. Memleketimiz için bakılırsa, bizim milletvekillerimizin zayıflığı bariz görülmekte. Memleketimizin yaşam koşulları ve şartları ne kadar iyiki memleketim hakkında bu zamana kadar tek bir önerge dahi verilmemiş. Basit bir örnek arkadaşım olan Kars milletvekilim doğuda memlaketi için en az otuz adet önerge ile ( birkısmı sonuçlanmış) memleketinin sorunlarına çözüm aramış. Yağmadığı yerlerde gürlemiş o da bir umuttur. Bizim milletvekilerimiz için ,Örneğin Şebinkarahisar için göç’ ün önlenmesi, yol ağları, yatırımlar vs..NEDEN? Çoğunun söylediği sözlerin yeri ve zamanı her zaman hazır.. Kenti piknik kent olarak gören zihniyetler oldukça taş üstüne taş konamaz denmektedir, denmeye devam edecektir.

CHP’konusunda yazılanların gerçek payı elbetteki çok. Neler yazılmış, DSP ye destek veremezlermiydi? Ecevit’lere vefa gösterebilirlermiydi? Elbette..Ancak siyaset denilen kutunun şekli şemali havanın durumuna göre şekilleniyor. Kimi gün daire, kimi gün üçgen, kimi gün dikdörtgen. Son yerel seçimlerde de küp şeklini aldığına şahit olduk..

Ankara gelişmelerine az çok kulak misafiri oldum. Önce Ali Hikmet Tekışık’ın aday olduğunu açıklayan CHP’nin sonra bu kararından vazgeçtiği haberini aldım..Ankara’dan Büyükşehir’e aday olan Murat Güztoklusu hemşerimizin Ankara için alternatif yaratma çalışması, Başta Baykal, Ecevit, ve Karayalçın’ a sunduğu tek adayda birleşin, ben bu işe hazırım demesine kendilerinden ılımlı yanıt alamadığını gördüm. Kendisi seçimden bir gün önce sat 16.10 sularında Ankara il seçim kuruluna adaylıktan çekildiğini dilekçe ile bildirdi. Yine bu örnekte bir Şebinkarahisarlı’ya yakışan tavrın sergilenişi oldu. Çünkü zaten parçalı organizasyonun bir parçası olmak değil birleştirici unsur olma hedefi böylelikle başlamadan bitti. Ancak CHP tabanından kendisini destekleyen hatrı sayılır bir çoğunluğun olduğunuda belirtmeden geçemeyeceğim. Mücadeleci ruha sahip bir Şebinkarahisarlı olarak mücadeleden yılmayacağını düşünüyorum.

D.S.P’nin Şebinkarahisar adayı için Ankara’da uzun zaman sessizlik vardı. Geç kalınan bir aday oldu hemşerimiz. Belirlenme seçim süreceliğinde adayıda etkisiz kıldı. Memleketimizin değerli simalarından yaşcada en kıdemli avukatı Turan Akşen ağabeyimizin ofisi harıl harıl hemşerim kaynıyordu. Yine buradan Osman Çalışkan hemşerimizin aday olduğunu öğrendim. Kendisi biraz çekingen ve ürkek yaklaşsada seçim sonrası oy alamasada, kendisine gösterilen hissiyattan çok etkilendiğini belirtti. Kendi ifadelerinden anladığım kadarıyla DSP ilçe örgütü zayıf denecek kadar zayıf olduğu yönünde. Keza aldığı oy için sadece DSP örgütü destek verse daha çok oy alırdı. Ecevit’lerinde bu konuya dikkatlerini çekmek isterim. Rahşan hanımın lafta değil gerçekte destek vermesini talep etme hakkımın olduğunu düşünüyorum.

Şebinkarahisar için türk siyasal tarihinde Başbakanlıklar yapmış bir kişinin Bülent Ecevit’in vasiyeti ile İl’lik konusuna verdiği ehemmiyeti vasiyetlede belgelemesi tarihi bir sonuçtur. Bu denli hassas bir olgu karşısında bunda da ne varmış diyenler tarihe, kendilerine, memleketine karşıda inkarcılık ve haksızlık yapmış sayılırlar..

Memleketimiz için yerel seçimlerin hayırlara vesile olmasını diliyor, Memleket için kalbi çarpan her hemşerimizi saygıyla selamlıyorum. Memleket için mücadele eden, destek veren her kim olursa olsun

destek olmaya devam etneli, onları eleştirmeli, ancak kırmadan incitmeden, yerden yere vurmadan. Tıpkı son seçimlerde birbirimize karşı duyulan toplumsal dayanışmada olduğu gibi elele gönül gönüle vererek mücadeleye devam etmeliyiz.

Kibirle, gösterişle, horlamayla, tepeden bakmayla hiçbir yere varılamayacağını anlayan nesillerde hızla artmaya devam etmekte. Alçak gönüllü, mütevazi, ben yaptım ettim edasıyla değil bizler yaptık edasıyla hareket eden her düşünce ve eylem hakettiği değerleri yakalayacaktır. Eğer bunları yakalayamıyorsak önce kendimizi sonra diğerlerine sorgulamalıyız..İnanıyorumki ve görüyorumki gösterilen ilgi ve alaka yazılarımın okunma sayısındaki artışlarla artıları hanemize işlemeye başlamışız. Bir gün notlarımızı verenlerinde hayır sevablarıda hepimizin üzerine olsun..

Esen kalın.. Şebinkarahisarlı kalın..