Fidanlar erozyon düşmanı

Ordu Çevre ve Orman Müdürlüğü bünyesindeki fidanlıkta bir yandan tonlarca tohum üretilirken, üretilen bu tohumlar fidan haline getirilip çıplak tepelere ve erozyon tehlikesi yaşayan alanlara can veriyor.

1982 yılında şehir merkezine 5 km uzaklıkta kurulan 193 dönümlük Ordu Fidanlık orman fidanlığı küresel ısınmanın gündeme iyice yerleştiği günümüzde büyük bir görevi yerine getiriyor. Ağaçlandırma ve erozyon kontrolü için çalışmalarda kullanılan fidanların yetiştirilmesi için ağaçlık alanlardan, klonal tohum bahçesinden veya plantasyon sahalarından üretilen tohumlar Ordu fidanlığında özenli bir bakım ile fidan haline getiriliyor.

Ordu fidanlığının faaliyette olduğu 28 yıllık süreçte 167 bin ton tohum üretilirken, aynı süre içerisinde de yaklaşık 63 milyon adet fidan üretimi gerçekleşti. Fidanlıkta üretilen tohumlar soğuk hava depolarında gelecek yıllar için depolanırken, ülke genelinde sürdürülen ağaçlandırma ve Orman Genel Müdürlüğü için gerekli sayı ve nitelikte kayın, akçaağaç, sarıçam gibi yapraklı gibi ibreli orman ağacı ile bölgesel ihtiyacı karşılayan batı ladini, mavi ladin, sedir, servi gibi fidanlar işte bu bin bir emekle üretilen tohumlardan elde ediliyor.

Tohumlardan üretilen yıllık 2 milyon adet fidanda Ordu'nun yüksek kesimlerine özellikle Mesudiye, Aybastı, Gölköy gibi ilçe kırsalına can veriyor. Mesudiye'nin çıplak tepelerine dikilen fidanlar birkaç yıl sonra çorak alanları yeşile boyarken, bölgede sık görülen heyelan ve erozyonunda önüne geçiliyor. Ordu Çevre Orman İl Müdürü Selahattin Aydın, tohumlardan üretilen fidanları çorak ve çıplak tepelere diktiklerini, heyelan ve erozyona maruz kalan alanlarda yapılan rehabilitasyon ile bu tehlikeyi ortadan kaldırdıklarını ve küresel ısınmanın önem kazandığı günümüzde il genelinde ağaçlandırma faaliyetlerini arttırdıklarını söyledi. Aydın, "Irmak havzalarında meydana gelen sel, taşkın ve erozyonun önlenmesi, ayrıca Mesudiye'deki Topçam barajının ömrünün uzatılması amacıyla fidan dikim çalışması yaptık. Verimliliğini kaybetmiş, ancak doğal yapısını kısmen muhafaza eden, teknik ve ekolojik açıdan korunması gereken türleri barındıran ormanları ihya ettik. Rüzgar ve su etkisi ile yapısı bozulan toprakların taşınarak yerleşim ve tarım alanlarını tehdit etmesinin önüne geçmek için erozyonu önleme çalışmalarına ağırlık verdik. Bugüne kadar yaklaşık 30 bin hektar alanda yüz binlerce fidan dikerek bu tür sıkıntıların önüne geçtik" dedi.