5
Mayıs
2024
Pazar
SAMSUN

Cezası kızın ruh haline bağlı

Samsun'da, küçük yaşta kız çocuğunu alıkoyma ve ırza geçme suçundan tutuklanan şahsın cezasını kızın ruhsal hali belirleyecek. 

Olayla ilgili olarak tutuklanan Kadir Ş. ile tutuksuz olan Nevin Ş, Sebahattin Ş. ve Saadet Y'nin yargılanmasına devam edildi. Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen davada, hakkında ırza geçmek, kızlık bozmak ve zorla alıkoymak suçundan dava açılan Kadir Ş, cezaevinde mağdur olduğunu belirterek, tahliyesini istedi. 

1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren yeni Türk Ceza Kanunu'na (TCK) göre alıkoyma ve kızlık bozma suçunun ortadan kalktığı ve bu suçtan sanıklara ceza verilemediği belirtilirken, tecavüz mağdurunun ırza geçme sonrası ruhsal dengesinin bozulması üzerine cezanın ağırlaştırıcı sebebi olduğunu göz önünde bulunduran mahkeme heyeti, E.Ç'nin ruhsal dengesinin tespitine karar verdi. Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edilen E.Ç'nin sağlık raporuna ruhsat dengesinin olay sonrası bozulduğuna dair raporun sanık avukatının kabul etmemesi üzerine genç kızın İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesine karar verildi. Ancak, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan beklenilen rapor gelmeyince, duruşma ertelendi. Kadir Ş'ye İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek rapora göre ceza verileceği öğrenildi. 

Gazi Mahallesi'nde E.Ç. (16), Kadir Ş'nin (36) kendisine tecavüz ettiğini ve eşi Nevin Ş'nin (23) kendisini zorla alıkoyduğunu, Sebahattin Ş. (35) ve eşi Saadet S'nin ise kendisini zorla alıkoyup ölümle tehdit ettiklerini iddia ederek polise şikayette bulunmuştu.
İHA
Yayın Tarihi : 31 Ağustos 2006 Perşembe 15:14:08


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
BANU AY IP: 88.246.48.xxx Tarih : 4.07.2013 02:45:31

 RUH SAGLIGI KALICI BOZUKTUR RAPORU VERMİŞLER HER YIL TAKDİRLE GEÇİYOR ADALET VARMI CEZASIDA 15 YIL Travma sonrası stres bozukluğu durumu çocuk için gerçekten çok sıkıntılı ve belirgin işlev kaybına yol açan bir durumdur. Çocukta bu durumda depresyon , okul başarısızlıkları , sosyal fobi , içe çekilme , arkadaşlardan uzak kalma , hayata ve geleceği yönelik ümitsizlik görülebilir. Bu durumda olan her çocuğa aile – hekim – okul üçgeni içerisinde belirgin bir psiko sosyal destek saglanmalıdır.Adli Tıp Raporunun nasıl hazırlandığı da tartışma konusu. Ruh Sağlığı gibi subjektif konuda sadece mağdur beyanı alınarak rapor verilmesi hukuk sistemiyle bağdaşmamaktadır. Bunu dile getiren bir sürü makale, yaşanmış olay olmasına rağmen nasıl olur da Adli Tıp Kurumu ayağını sağlam basmadan rapor hazırlar, anlamak mümkün değil. Çocuğun ders başarısının düştüğünü neden çocuktan dinleyip,hiçbir kayıt ders notlarına bakmadan kananate ulaşır.Lehe olan kanıtların hiç birisinin bilirkişiye gönderilmeden karar verilmesi, adil yargılanmayı zedeleyeceğini düşünüyorum