2
Mayıs
2024
Perşembe
SAMSUN

İşkenceye karşı 'İstanbul Protokolü'

Sağlık Bakanlığı, Adli Tıp Kurumu ve Türk Tabipler Birliği'nin (TBB) organize ettiği "İstanbul Protokolü" eğitim programı, Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nde (OMÜ) başladı.


"İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı, Aşağılayıcı Muamele veya Cezaların Etkili Biçimde Soruşturulması ve Belgelendirilmesi İçin El Kılavuzu" başlığıyla hazırlanan "İstanbul Protokolü" eğitim programı, OMÜ Tepe Otel'de yapılıyor. 1999 yılında Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği tarafından kabul edilen ve dünyada da eğitimleri verilen İstanbul Protokolü Türkiye'de Sağlık Bakanlığı ve TTB tarafından düzenlenerek insan hakları konularında uzmanlaşmış öğretim görevlileri, adli tıp uzmanları ve avukatlar tarafından hakim, savcı ve adli tıp uzmanı olmaya aday toplam 120 kişiye eğitim veriliyor.


İstanbul Protokolü, 15 ülkeye dağılmış olan 40 örgüt veya kurumu temsil eden, hukuk, sağlık ve insan hakları alanında çalışan 75'ten fazla uzmanın 3 yıllık araştırma, analiz ve taslak metin yazımı çalışmaların ürünü konumunda. Protokol, Şili, Kosta Rika, Danimarka, İngiltere, Fransa, Filistin, Almanya, Hindistan, İsrail, Hollanda, Güney Afrika, Sri Lanka, Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri'nden gelen adli tıp uzmanları, hekimler, psikologlar, insan hakları gözlemcileri ve avukatların ortak çalışmasıyla tasarlanıp hazırlandı. Dünyada bütün ülkelerde geçerliliği olan protokolde yer alan bilgilerle verilen eğitimlerde hekimlerin kendilerine gelen işkence iddialarında etkili bir şekilde raporlama yapmalarının sağlanması amaçlanıyor.


Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezleri Koordinatörü Dr. Metin Bakkalcı, İstanbul Protokolü'yle amaçlarının işkence ve kötü muamelenin etkin araştırması ve dokümantasyonu için uluslararası standartları oluşturmak olduğunu, devletlerin bireyleri işkence ve kötü muameleden daha etkin biçimde koruyabilmelerini ve suçluları eylemlerinden ötürü sorumlu tutabilmelerini sağlamak için oluşturulduğunu söyledi. Bakkalcı, "İstanbul Protokolü ile devletlerin, işkence ve kötü muamelenin
etkin dokümantasyonu ve araştırmasını sağlaması için uyması gereken minimum standartları belirlemektir. Ayrıca, işkence izlerini görmezden gelmeye, yanlış yazmaya ya da tamamen sahte rapor vermeye zorlanan sağlık çalışanları yahut benzer biçimde karar verme durumunda olanlar için bu el kılavuzu uluslararası referans veya dayanak noktası sağlar" dedi.


İstanbul Protokolü'nün, işkence ve kötü muamelenin soruşturması ve dokümantasyonu amacıyla oluşturulmuş ilk uluslararası tüzük olduğunu belirten Dr. Bakkalcı, "Var olan işkence ve kötü muamele konusundaki kesin yasaklar ile işkencecilerin suçlarından ötürü sorumlu tutulmaları arasındaki boşluğu kapatmada yararlı olacağını düşünüyoruz. İşkence ve diğer zalimane, gayri insani veya aşağılayıcı davranış ve cezalardan kurtulmanın yolunun, diğer hakların korunması ve desteklenmesinden geçtiğini biliyoruz.
Hiçbir hukuk kuralı olmadığında, özgür konuşma suç olduğunda, çeşitli kutsal mazeretlerle işkence ve kötü muamele uygulamalarını haklı çıkarmak için başvurulduğunda, hiç bir el kitabı ya da prensip bireyleri koruyamaz" şeklinde konuştu.
Eğitim 17 Haziran Çarşamba günü sona erecek.
 

İha
Yayın Tarihi : 11 Haziran 2009 Perşembe 16:22:32


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?