Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetinin katil zanlısı Ogün Samast'ın (18), Samsun Otogarı'nda yakalandık sonra Samsun Emniyet Müdürlüğü'nde çekilen fotoğrafının medyada yer almasıyla ilgili Dink ailesinin şikayeti üzerine açılan davada polislerin yargılanmasına devam edildi. Davayla ilgili mütalaasını açıklayan Savcı, polislerin cezalandırılmasını talep etti.

Katil zanlısı Ogün Samast'ın Samsun Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki çay ocağında çekilen ve arkasındaki TEMA Vakfı'na ait Türk bayraklı takvimde "Vatan Toprağı Kutsaldır, Kaderine Terk Edilemez" yazısı bulunan fotoğrafın ulusal gazete ve televizyonlarda yer almasının ardından Dink ailesinin şikayeti üzerine başlatılan soruşturma kapsamında açılan davada, Ogün Samast'ın gözaltına alındığında Terörle Mücadele Şube Müdürü olan M.B. ile yine aynı dönemde Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde komiser olan İ.F.'nin yargılanmasına devam edildi.

Samsun 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, savcı toplanan deliler doğrultusunda mütalaasını açıkladı. Savcı, mütalaasında şu ifadelere yer verdi: "Ogün Samast yakalandıktan sonra götürüldüğü Samsun Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde (TEM) nöbetçi cumhuriyet savcısının yazılı gözaltı emrine rağmen nezarethane işleminin yapılmadığı, TEM şubesinin çay ocağında bekletildiği, her iki yanına jandarma ve polis rütbeli görevlilerin oturduğu, Ogün Samast ile kamu görevlileri arasında sıcak diyalogların yaşandığı, yanında kamu görevlileri olduğu halde fotoğrafının çekildiği, Ogün Samast'ın elinde Türk bayrağının bulunduğu, çekilen kamera ve fotoğrafların da zanlının arkasında arka fon olarak mahiyette duvara asılı bulunan TEMA Vakfı'na ait Türk bayrağı üzerinde Atatürk'ün 'Vatan Toprağı Kutsaldır, Kaderine Terk Edilemez' veciz sözünün yer aldığı, TEMA'ya ait takvimin çay ocağında tesadüfen bulunduğu, ancak kamera ve fotoğraf görüntülerinde yer almasının orada bulunan kamu görevlileri
tarafından özellikle ayarlandığı anlaşılmıştır.

Terörle Mücadele Şube Müdür Vekili M.T.'nin olay sırasında şubede bulunduğu, katil zanlısının nezarete alınması işlemi için talimat vermediği, olay tarihinde 18 yaşından küçük olan katil zanlısının sadece cumhuriyet savcısı tarafından ifadesinin alınabileceği, savcının yazılı emri olmadıkça kimlik tespiti içinde olsa görüntüsünün ve ses kaydının alınamayacağın bildiği halde katil zanlısının Ogün Samast'ın suçu nasıl işlediği hususunda sorgulanmasına engel olmadığı, Türk bayrağı ve TEMA takvimindeki yazı ile yanında kamu görevleri ile çekim yapılmasını engellemediği, TEM şube müdürlüğüne ait makine ile çekilen fotoğraflar ve zanlının alınan ifadelerinin görsel ve yazı basında yer alması üzerine önleyici tedbir almadığı, görevinin gereklerini yerine getirmediği ve görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği; Komiser İ.F.'nin ise birçok kez zanlının bulunduğu yere aldığı, sağ-sol bölücü şubede adli yazışmaları hazırladığı, zanlının gerek yakalanmasında gerek ise ifadesinin alınmasındaki bilgileri basın mensupları ile paylaşmak suretiyle soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiği, her iki sanığın eylemleri neticesinde katil zanlısı Ogün Samast'ın eylemine sempati duyulduğu görüntüsünün oluştuğu, bunun sorumlusunun gizlilik ihlalinin yanı sıra telafisi imkansız yanlış algılamalara sebebiyet verdiği, vatandaş algılanmasında ve uluslararası boyutta ülkemizi zor duruma düşürdüğü anlaşılmıştır."

Savcı, toplanan deliller doğrultusunda Terörle Mücadele Şube Müdür Vekili M.T.'nin TCK 257/2 maddesine göre, soruşturmanın gizliliğini ihlal suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını, Komiser İ.F.'nin ise TCK 285/1,5 maddeleri gereği, ihmal suretiyle görevi kötüye kullanmak suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını talep etti. M.T. ve İ.F.'nin katılmadığı duruşmada avukatları Ahmet Çavuşoğlu'nun savunma yapmak için süre istemesi üzerine duruşma karar verilmek
üzere ileri bir tarihe ertelendi

İha

Yayın Tarihi : 18 Eylül 2008 Perşembe 18:31:29