Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın, yapımı devam eden Samsun raylı sistemini eleştirerek, raylı sistemin kente büyük bir yük olacağını savundu.

TŞOF ve Samsun Şoförler ve Otomobilciler Başkanı Fevzi Apaydın, Meşe Tesisleri'nde Samsun'da bulunan dolmuş dernekleri başkanı ve şoförlerle kahvaltılı toplantı düzenledi. Toplantıda konuşan Apaydın, "Belediyelerin en önemli görevlerinden birisi de kent içinde toplu ulaşım araçları çalıştırmak, gerekiyorsa metro, metrobüs ve hafif raylı sistemden istifade ederek kent içinde trafik sıkışıklığını gidererek, ucuz yolcu taşımaktır. Samsun'da yapılmakta olan hafif raylı sistem bir yeniliktir. Modern bir yolcu

taşıma ve ulaşım sistemidir. Ancak bunda amaç şehirlerarası yolcu terminali, hastaneler, toplu okulların bulunduğu bölgeler ve üniversite gibi yolcu potansiyeli yüksek yerlerdeki yolculara hitap etmektir. Böyle bir proje, nüfusu 1 milyonu aşan kentlerde ulaşımı sadece bir noktadan bir noktaya değil, ana arterlerden, çeşitli noktalardan beslenmekle daha rantıbıl olmasıdır. Samsun'daki yapılacak uygulamanın hiç de öyle olmadığı bir gerçektir. Kuzeyi deniz, güney kısmı ise dik bir arazidir. Raylı sistemin

yapılması mümkün olmayan bir bölgedir. Ne hastaneler geçmekte, ne okulların toplu olduğu bölgelerden geçmekte ne de Samsun ekonomisine hayat veren üniversiteye ulaşmaktadır. Raylı sistem bundan dolayı fızıbıl değildir. Valilik binası, Atatürk Kültür Merkezi, Yaşar Doğu Spor Salonu ve yılan hikayesine dönen Büyük Samsun Oteli'nin giriş kapılarını adeta yalayarak geçmektedir. Bu güne kadar Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin yapmış olduğu bütün hizmetlerin arkasında olduk. Borsanın, balık halinin,

şehirlerarası yolcu terminalinin, kamyon garajının şehir dışına çıkarılması, Devlet Demir Yolları'nın atıl binalarının yıkılması ve çalışmayan rayların sökülerek marşartis tesislerinin şehir dışına çıkarılması projelerine hep sahip çıktık. Samsun'un ve Samsunluların denizle kavuşması ne kadar güzel ise şehrin denizle buluşmasını önleyen, denizle şehir arasında adeta duvar oluşturan bu sistem o kadar da çirkindir. Şehrin peyzajını tamamen yok etmiştir. Güzelliği bozmuştur" dedi.

Atakum halkını ve üniversite öğrencilerini raylı sisteme mahkum edecek raylı sistemlerden inen yolcuların başka araçlarla üniversiteye çıkacaklarını hatırlatan Apaydın, "Oysa ki Atakum, Atakent ve Kurupelit'te oturan vatandaşlar son model halk otobüsleri ve minibüslerle 15 dakikada gidecekleri yere ulaşmaktadır. Üniversite öğrencileri yine otobüs ve minibüslerle 20 dakika içinde seri olarak okullarına gitmektedirler. Belediye raylı sisteme bağladığı yaklaşık 250 milyon TL ile Samsun'daki öncelikle

yapılması gerekli yatırımları en az 10 sene geriye atmış, sadece raylı sisteme odaklanmıştır. Bize göre raylı sistem Samsun'da çok öncelikli işler arasında değildir. Bundan dolayı raylı sistem beklenen yararı sağlamayacaktır. Çalışmaya başladığı andan itibaren büyük bir yük olacaktır. Ara durakların arasındaki mesafelerin uzaklığından dolayı yolcular eziyet çekecektir. Atakum ilçemizi ikiye bölen raylı ve duvarlı sistem, Bafra Bulvarı'na 500 metre mesafededir. Belediye, metrodan inen yolcuları ve metroya

binmeye zorlayacağı yolcuları yürümeye mi zorlayacak? Yoksa Atakum, Kurupelit ve üniversite hattında çalışan araçları Bafra Caddesi'nde çalıştırmayacak mı? Bu yörede iskan eden insanlar, özel halk otobüsü ve minibüs sahipleri bu soruya cevap beklemektedir" diye konuştu.

Dolmuş minibüslerine ait dernek başkanları ise, raylı sitemin devreye girmesiyle Samsun'da 30 bin arabacı esnafının ekmeğiyle oynanacağını iddia ettiler.