10
Mayıs
2025
Cumartesi
SAMSUN

Sütlü tatlılar baklavanın yerini tutar mı?

Türk kültürünün vazgeçilmez tatlılarından olan baklavanın özellikle bayramlarda fazla tüketildiği belirten beslenme ve diyet uzmanları, özellikle bayramlarda baklava yerine sütlü tatlıların yenmesi tavsiyesinde bulundu.

Ramazan ve Kurban Bayramlarının vazgeçilmez tatlılarından olan baklavanın sağlık açısından risk oluşturduğu bildirildi. Baklavaların içinde yüksek karbonhidratlı hamur, yağ ve şerbet bulunduğunu belirten uzmanlar, yaşlılar, şeker, kalp ve böbrek hastaları ile hamile bayanların bayramlarda fazla miktarda baklava tüketmesinin çeşitli sağlık sorunlarına neden olabileceğine dikkat çekti.

Ramazan Bayramı'nda baklava yerine sütlü tatlı yenilmesini tavsiye eden Samsun Göğüs Hastalıkları Hastanesi Beslenme ve Diyetisyeni Hülya Yılmaz, baklavaların vücut için gerekli bir besin kaynağı olmadığını söyledi. Baklava türü tatlıların toplumun damaksal zevki olduğunu kaydeden Yılmaz, "Çocukluktan itibaren tuzsuz ve şekersiz gıda almaya alışmış olsak yemekleri tuzsuz ve çayı da şekersiz tüketebiliriz. Şeker ekmeğin hammaddesi. Meyvelerde var. Yani ekmek ve meyvelerden şeker ihtiyacını vücudumuz alıyor. Tatlılar sadece bizim damaksal tadımız.

Baklavanın vücudumuza hiç bir yararı yok. Yağlı, kızartma, baklava, hamur tatlısı değil de daha çok sütlü tatlılar tercih edilmeli. Baklava hamurdur, karbonhidratlıdır, kilo alımı sağlar, yağlıdır, şerbetlidir. Tek faydası cevizidir. Oda yağlı ve yüksek kalorilidir. Yaşlılar ile şeker, kalp, böbrek hastaları ve hamile bayanlar için risk oluşturabilir. Halk arasında sütlü tattılar fazla yaygın değil ama sütlü tatlılar tercih edilmesi daha doğrudur" dedi.

Ramazan'da insan metabolizmasının değiştiğini, Ramazan sonrasında ise vücudun eski alışkanlıklarına dönme sürecinde tüketilecek gıdalara da dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Hülya Yılmaz, dengesiz beslenilmemesi gerektiğini vurguladı. Ramazan'dan sonra mideye fazla yüklenilmemesini öneren Yılmaz, "Günde 3 öğüt yemek yeme alışkanlığı, Ramazan'da iki öğüne hatta savur alışkanlığı olmayanlar için tek öğüne düşüyor. Neredeyse insanlar tek öğünle oruç tutmaya çalışıyor. Bunun sonucunda da yemek yenildiğinde denge tamamen bozuluyor. Ramazan'ın 2. haftasından itibaren metabolizma tamamen yavaşlamaya başlıyor. Dolayısıyla Ramazan'da özellikle akşam yenilen yemeklerle kilo alınmaya başlanıyor. Böyle bir süreçten sonra Ramazan bitiminde insanlar birden yemek yemeğe başlıyor. Yemek yemede insanlar eski alışkanlıklarına dönmeye başlayınca yine kilo alma ile karşı karşıya kalıyor. Bunun önüne geçmek için de az az ve sık sık yemek tüketilmelidir" şeklinde konuştu.

iha
Yayın Tarihi : 10 Ekim 2007 Çarşamba 16:54:30


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?