Samsun'un Bafra İlçesi'nde, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Veteriner Fakültesi ve Bafra İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından 'buzağı ölümleri' ile ilgili seminer düzenlendi. 

Bafra Ziraat Odası'nda gerçekleştirilen seminere Bafra Kaymakamı Bekir Dınkırcı, OMÜ Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakan Muğlalı, Bafra İlçe Tarım Müdürü Ahmet Dursun, Bafra Ziraat Odası Başkanı Sait Karagöl, Samsun Damızlık Sığır Üreticileri Birliği Başkanı Mahmut Aydın, muhtarlar ve çok sayıda çiftçi katıldı. OMÜ Veteriner Fakültesi İç Hastalıklar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yücel Meral tarafından verilen seminerde açılış konuşmasını yapan Bafra Kaymakamı Bekir Dınkırcı, Bafra'nın tarım şehri olduğunu belirterek, "Bafra kesinlikle tarım ve tarımsal sanayiyle kalkınacaktır. Bafra'da 44 bin 525 adet büyükbaş, 32 bin adet küçükbaş hayvan ve 11 bin adet arı kovanı var. Dünya artık hayvancılıkta açık besiyle uğraşıyor. Günde 2-3 litre sütle hayvancılık olmaz. Yabancı devletler bir inekten 60-70 litre süt alıyorsa biz niye alamayalım? Tarımın hem bitkisel hem de hayvansal kolunda birim alanda yüksek gelir elde etmeliyiz" dedi. 

OMÜ Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakan Muğlalı, buzağı ölümlerinin ekonomik açıdan büyük önem arz ettiğini vurgulayarak, bir hayvanın 9 ay karnında taşıdığı bir yavrunun kaybedilmemesi gerektiğine dikkat çekti. Yrd. Doç. Dr. Yücel Meral ise, "Sığırcılık işletmelerinde amaç, sağlıklı sığır yetiştirme ve iyi verim elde etmektir. ABD'de insanlardaki sağlık harcamalarının yıllık 35 milyon doları bulması nedeniyle ABD, 100 milyar dolarlık bir projeyle bilinçli hasta oluşturulması ve bu şekilde uzun vadede sağlık harcamalarının azaltılması yoluna gitmektedir. Veteriner hekim ve ilaç kalemlerindeki bu azalmanın yanı sıra yanlış beslenme ve hastalıklar ile yanlış yetiştirme yöntemlerine bağlı olarak oluşan verim kayıpları önemli ölçüde bertaraf edilecektir. Hayvanları susuz, aç ve kötü beslenmeye maruz bırakmamak, hastalıklardan ve yaralanmalardan korumak, hastalıkların en kısa sürede tedavisini yaptırmak, hayvanların aşılanmasına önem vermek, hayvanların çevre koşullarını en iyi şekilde oluşturmak hayvan ölümlerini engeller" diye konuştu. 

Buzağılarda beslenme bozuklukları, metabolizma bozuklukları, bakteriyel buzağı hastalıkları ve paraziter buzağı hastalıkları görüldüğünü belirten Meral, "Buzağılara süt veya süt ikame yemlerinin uzun aralıklarla fazla miktarda içirilmesi, sütün soğuk içirilmesi, buzağıların süt veya süt ikame yemlerini çok hızlı içmeleri sonucu buzağılarda midede gaz toplanması oluşur. Buzağıların beslenmesine bağlı ishaller ise, buzağıların fazla süt emmeleri veya suni emzirme sırasında fazla süt verilmeleri, sütün soğuk ya da bozuk olması, yüksek ısıya tabi tutulmuş süt tozlarıyla beslenme ve mamaların fazla miktarda sulandırılması sonucu meydana gelir. Buzağılarda kemik zayıflığı ise, kalsiyum, fosfor ve D vitamini noksanlı sonucu görülen bir hastalıktır. Kötü ahır şartlarında barındırılan buzağı ve danalarda görülür. Buzağılarda A vitamini eksiği ise, hayvanların yeterince yeşil ot yedirilmemesi, kötü kaliteli kuru meralarda otlatma, yemlerin yüksek ısı, nem ve ışığa maruz kalması nedenleridir. Gene inekler doğuma 40 gün kala kuruya alınmalıdır. Daha geç alınacak olursa, karnındaki yavrusunu yeterince besleyemez" şeklinde konuştu.