7
Mayıs
2024
Salı
SİNOP

Onlar artık usta halıcı

Sinop Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu tarafından 2004-2005 öğretim yılında Mertoğlu Köyü’nde açılan halıcılık kursunu başarıyla tamamlayan kursiyerler, törenle belgelerini aldı.

Kursiyerlerin yıl boyunca yaptıkları halıların yer aldığı sergi göz kamaştırırken, törene katılan Vali Zeki Şanal ise kursiyerlerle birlikte bir süre halı dokudu.

Törene, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Osman Nuri Erkan, İl Emniyet Müdürü Süleyman Şahin ile kursiyerler ve vatandaşlar katıldı.

Kurs hakkında bilgi veren İl Milli Eğitim Şube Müdürü Muhsin Kahveci, kurs kapsamında Kafkas tipi, Anadolu ilmeği tarzında dokumacılık eğitimi verildiğini belirterek, kurs bitimine kadar 22 kursiyer tarafından yaklaşık 100 adet halı dokunduğunu söyledi.

Törende kursiyerlere belgelerini veren Vali Zeki Şanal ise kursların sonuç itibariyle bölgenin kalkınmasına yardımcı olan en büyük etkenlerin başında geleceğine inandıklarını belirterek, bu alandaki çalışmaların artarak devam edeceğini kaydetti.

İHA
Yayın Tarihi : 4 Mayıs 2005 Çarşamba 15:36:03
Güncelleme :7 Mayıs 2005 Cumartesi 19:01:13


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Osman AKSU IP: 85.100.4.xxx Tarih : 5.05.2005 15:38:23
Geçen gün Mertoğlu köyünde yapılan “ ONLAR ŞİMDİ USTA HALICI” başlığı atılan haberimizde Sayın Valimizin Sinop' ta açılan, Sinop' ta yetişen gençler için halı kursu gibi, ormancılık gibi faaliyetlerini takdirle karşılamamak mümkün değil. Sayın Valimiz Sinop'a geldiğinden bu güne kadar çeşitli faaliyetlerde bulunmuştur. Bunların içersindeki faaliyetlerin çoğu bilimsel ve kalıcı faaliyetlerdir. Bu gün Mertoğlu' nda açılışını yapmış olduğumuz halı kursunun yıl sonu sergisindeki kursiyerlerin başarısı aslında çok daha ileriki yıllara dayalıdır.Bu ileriki yıllarda benimde köyüm olan Mertoğlu köyünde kilim ve keten işlemesi bezi dokunurdu.Ketenler toprağa ekilir , topraktan biçilir bu biçilerek kesilen keten fidanları önce kurutulur, kurutulduktan sonra o yıllardaki aletin teknolojisi olan mengelez denilen makasa benzer bir aletle tek tek kırılırdı. Bu kırılan ketenlerin esas ip olacak lifleri ayrılır odunsu tabaka bırakılırdı. Bunların üzerinde kalan ufak tefek odunsu tabakalar gene o yıllarda kullanılan tarak denen tarak ile taranılır ve o keten bitkisinin lifleri lif lif ayrılırdı. Sonra bu lifler o yılların teknolojisi gene eski çıkrık denen çıkrıklar da sarılır , o yılların öreke denen örekelerinde eğrilir, orcuklarda ince ince bükülürdü.Metrelerce kilometrelerce olurdu. Bunlarla bizim anneannelerimiz, babaanlerimiz kilim dokurlardı, bez dokurlardı. Yani dokumacılık bu yıllarda vardı ve dokumacılıklar gene o yılların teknolojisi düzen dediğimiz düzenlerde taraklarda yapılırdı.O yıllarda diyorum çünkü, şimdi bu aletlerin hiç biri kullanılmaz oldu ve o eski topraklar kayboldu. Şimdiler de bu anneannelerimizin çoğu öldü ,çoğu neredeyse yaşam ile ölüm arasında mücadelede bulunuyor. Evet benimde anneannem şu anda yaşıyor ama yalnızca yaşayabiliyor. Şimdiki mertoğlu köyündeki kursiyerlerin bu başarısın da benim fikrim olarak bu anneannelerimizin başarısının saklı olduğuna inanıyorum. Onlar için halı tezgahları yeni bir teknoloji ama onlar anneannelerinden, babaannelerinden zaten dokumacılık işini biliyorlardı. Zaten onların esas hafızalarında bu iş vardı. Bu kurslarda yapılan ise Sayın Valimizin de büyük destekleriyle bu birikimi, bu bilgiyi, bu düşünceyi ,bu hafızayı ön plana çıkartmak oldu. Başarının sırrı asıl buradadır .Sayın Valimizin Sinop'a geldiğinden bu güne kadar yapmış olduğu açılışlarla , kurslarla, etkinliklerle takdir etmemek mümkün değil. Sayın Valimin Sinop'a geldiğinden bu güne kadarki zaman kısa olduğu halde gerçekten çok büyük faaliyetlere imza atmıştır.Halktan biri gibi davranarak halkın içine kadar girip onların bütün dertlerini dinlemiştir, onların bütün faaliyetlerine katılmıştır. Özellikle ormancılık ,ağaç, fidan, sera gibi konularda çiftçimizin yanında rehber olup onlara büyük bir teşvik vermiştir. Onların şevkle daha iyi çalışmalarını sağlamıştır. Bu şevk Sayın Valimizin zaten yapısından da geliyor. Geçen gün Sinop’lu Genç İş Adamları Derneğinin düzenlemiş olduğu ve büyük İş Adamlarımızdan rahmetli olan Sakıp SABANCI' nın anısına düzenlenen hatıra ormanı Karakum mevkiinde Sinop Belediye' sininde katkılarıyla önce açılışı sonra fidanların dikimi gerçekleştirilmiştir. Tabi konu açılış olunca Sayın Valimiz başta olmak üzere, İl Jandarma Komutanı Albay Osman Nuri Erkan, Sinop Genç İşadamları Derneği Başkanı Cevat Çetin, Derneğin Kurucu Başkanı Ahmet Ünal, Orman ve Çevre İl Müdürlüğü yetkilileri, bazı daire müdürleri ile dernek üyeleri katıldı. Açılış Sayın Valimizin , Belediye Başkan Yardımcısı Sayın Bülent Beyin ve Genç İş Adamları Derneği Başkanı Cevat Çetin’in ,İl Jandarma Komutanı Albay Osman Nuri Erkan’ın kurdele kesimiyle başlamıştır. Sayın Valimizin elinde kurdele kesiminde naz yapan makas Belediye Başkanımızın eline geçince bu nazından vazgeçmiştir. Kesilen kurdele' dan sonra besmeleyle fidanlar dikilmeye başlamış ve tek tek fidanların dikim aşamasına geçilmiştir. Daha önce kazılan çukurların her birinin içersine yerleştirilen fidanlar önce Sayın Valimiz olmak üzere halk tarafından özenle dikilmeye başlanmıştır. Burada dikkat çekmek istediğim konu ise şudur; Sayın Valimizin bir ilin Valisi olduğu halde eline küreği alıp, eline o çamurlu fidanları alıp, topraklarını tutup, gerek elleriyle gerekse kürekle fidan çukurlarının içine fidanları özenle yerleştirip fidana zarar vermeden dikkatlice kenarlarından topraklarını atıp sonrada üstünü bir güzel sıkıştırıp işi bitirdikten sonra yüzündeki mutluluğu görmemek ,gözündeki sevinç pırıltısını görmemek mümkün değildi.Bir iki üç beş derken Sayın Valim fidanlarını dikti işi sebebiylede oradan kısa bir süre sonra ayrıldı. Ve fidan dikimi daha bitmemişti Sayın Valimiz fidan dikim yerinden ayrıldıktan sonra bir ara fidanların olduğu fakat fidanlıkta kimsenin kalmadığını fark ettim.Sağa sola bakındığımda ise geride kalan birkaç tane Belediye personelinin, Sinop Genç İş Adamları Derneğinden birkaç kişinin ,Ak Parti Merkez İlçe Başkanı Gökhan Uysal'ın, Basın mensuplarından bir tek Serhat Özşahin' in ve benim kaldığımı fark ettim. Ama daha yerde yüzlerce fidan dikilmeyi bekliyorlardı. Evet iş elbiselerimizi giydik, çizmelerimizi çektik ayağımıza , kürekleri ele aldık ya Bismillah deyip fidanları teker teker diktik. Burada dikkat çekmek istediğim diğer bir konu ise şudur ki; Programın açılışına katılan yüzlerce kişi fotoğraf çektirmek isterken , kişi başına iki üç fidan düşer iken elleri cebinde dolaşıp fidan dikimine gelince Sayın Valimden daha önce gidenler oldu , orayı terk edenler oldu. Amaç burada fidan dikmek miydi şov yapmak mıydı? Ben buna bir anlam getiremedim, ama Sayın Valimizin göstermiş olduğu çabanın, özenin, gayretin yüzde birini de halk olarak bizim insanlarımızın vermesi gerekmez miydi? Bu gün bir ilin Valisi eğer yaşına, mevkisine, konumuna ve makamına rağmen eğer eline bir kürek ve kazma alıp bir fidan dikebiliyor ise benim Sinop' lu vatandaşımın da dikmesi gerekmez mi? Ama böyle olmadı buradan Sayın Valime yaptıklarından dolayı tebrik ediyorum ve buraya gelip te hiçbir faaliyet göstermeden yalnızca fotoğraf çektirip gidenleri de buradan kınıyorum. Her şeye rağmen orayı terk etmeyip kalan fidanları tek tek dikilmesini sağlayan başta Ak Parti Merkez İlçe Başkanı Gökhan Uysal' a , Belediye' den Basın ve Yayın Halkla ilişkiler başkanı Ufuk Özgenç' e , İha Muhabiri Serhat Özşahin' e, Sinoplu Genç İş Adamları Derneği Başkanı Sayın Cevat Çetine ve bunlarla birlikte isimlerini hatırlayamadığım bir on beş kişiye geride kalan fidanları dikmelerinden ötürü kutluyorum saygılarımla …Osman AKSU

enver eroğlu IP: 85.100.4.xxx Tarih : 4.05.2005 15:58:44
Sayın valim. Bir sinoplu olarak çalışmalarınızı takdirle karşılıyoruz. Basından takip ettiğimiz kadarıyla hayırlı işlere imza atıyorsunuz. Çok teşekkür ederiz