Sinop kent merkezi ve çevresinde yapılan arkeolojik kazılar ve Sinop açıklarında bulunan eski çağlara ait batıklarda bulunan çok sayıda amfora atölyesi tarihe ışık tutuyor. Amfora atölyelerinin bulunmasıyla, dünyanın dört bir yanından çıkartılan havuç tipli amforaların menşeinin Sinop olduğu belirlendi.

Eski çağlarda ticaret limanı ve ticaret şehri olan Sinop’ta toprağın pişirilmesiyle elde edilen amforalarla dünyanın dört bir yanına gıda maddelerinin sevk edildiği ortaya çıktı. Amfora üretimi, eski çağlarda dönemin tek ambalaj sanayiini oluşturuyordu.

Konuyla ilgili bilgi veren Sinop Müzesi yetkilileri, amforaların üretildikleri şehrin mührünü taşıdığını, mühürlerin bu bağlamda çok önemli olduğunu vurguladı.

Yetkililer, "Mesela Taşoz’da içerisinde balık tuzlaması olan bir amfora çıkmış ve üzerinde Sinop mührü taşıyor. Buradan anlıyoruz ki bu amfora ve balık tuzlaması, Sinop’tan oraya gitmiş. Dünyanın dört bir yanında Sinop kaynaklı bir çok amfora bulunmuştur. Şuanda müzemizde yaklaşık 650 tane amfora var. Bu amforalar, Sinop’un ticari ilişkilerini ve potansiyelini gün yüzüne çıkartmıştır. En son su altında bulduğumuz bir amforanın içerisinden üzüm çekirdekleri çıkardık. Bu da antik dönemde Sinop’tan bir çok yere şarap ihraç edildiğini gösteriyor" dedi.

Yaptıkları bazı kazılar sonucunda amfora fırınlarında buldukları kalıntıların 10. yüzyıla ait olduğunu kaydeden yetkililer, havuç tipli amforaların o dönemlerde gemilerin içine doldurulan kumlara saplandığını ve birbirine değmeden, kırılmadan gideceği yere nakledilmesinin sağlandığını belirterek, batıklarda bu amforaların kuma saplı olarak aynen kaldığını kaydetti.