27
Nisan
2024
Cumartesi
NİKSAR - TOKAT
Nufus
620.722
Yüz Ölçümü
9.958
İlçe Sayısı
12
Vali
Nufus
64.941
Yüz Ölçümü
955
Belediye Sayısı
96
Köy Sayısı
0
Kaymakam

Niksar Genel Bilgi

Niksar Ulu CamiKaradeniz Bölgesi’nde, Orta Karadeniz Bölümü’nün iç kesiminde, Tokat iline bağlı bir ilçe olan Niksar, kuzeybatısında Erbaa, güneybatısında Tokat, güneyinde Almus, güneydoğusunda Başçiftlik, kuzeyinde Akkuş ilçeleri ile çevrilidir. İlçe topraklarının kuzey ve kuzeydoğusunu Canik Dağları, güneyini de Köse Dağları engebelendirir. Canik Dağları ilçenin kuzeyini olduğu gibi kaplar. Canik Dağlarının Niksar ilçe toprakları içinde en önemli dorukları ise, batıdan doğuya doğru Gölağa (1.502 m.), Keltepe (1.794 m.) ve Somun Tepesi (1.780 m.)’dir. İlçe topraklarındaki bir diğer önemli dağ Dönek Dağı (1.820 m.)’dir. Dönek Dağı’yla başlayan dağ sırası, Kelkit Vadisine paralel olarak batıya doğru uzanır. Ayrıca Canik Dağlarının yüksek kesimlerinde Karadeniz’e paralel uzanan platolar bulunmaktadır.

Canik Dağları ile Köse Dağları arasında, doğu-batı doğrultusunda uzanan Niksar Ovası yer almaktadır. Niksar Ovası, Karadeniz Bölgesi’nin en önemli ovalarından biri olup, Kelkit Çayı’nın taşıdığı alüvyonlarla kaplıdır. Çamiçi Yaylası, Niksar ile birlikte Tokat’ın da en önemli yaylasıdır. Niksar’ın toprakları Yeşilırmak Havzasının bir bölümü olduğundan genellikle engebeli bir arazi yapısına sahiptir. İlçe topraklarındaki dağlar Niksar’ın %50’sini kaplamaktadır. Ayrıca Kelkit Çayı ve kollarının açtığı vadiler engebeli araziyi sıkça parçalamaktadır.

Niksar ilçe alanı jeolojik yönden II., III. ve IV. Zamanda oluşmuştur. Bu nedenle ilçe alanının büyük bölümünü, kıvrımlı ve kırılmış, yaşlı volkanik bir yapıya sahiptir. Bundan ötürü de Niksar, Türkiye’nin iki önemli deprem kuşağından Kuzey Anadolu Deprem Kuşağı’nda yer almaktadır.

Niksar Kalesiİlçe topraklarını Kelkit Çayı ile onu besleyen irili ufaklı sular sulamaktadır. Yeşilırmak’ın en büyük kolu olan Kelkit Çayı, Erzincan topraklarından doğarak Gümüşhane, Giresun ve Sivas’tan geçerek Tokat’a girer bu arada Delice Çayını da alarak Niksar’a ulaşır. Kelkit Çayı ilçe topraklarında derin ve sarp bir yatak içerisinde akar. Deniz seviyesinden yüksekliği 350 m.dir. İl merkezine 63 km. uzaklıktaki ilçenin yüzölçümü 955 km2.dir. 2000 Yılı Genel Nüfus Sayım sonuçlarına göre; toplam nüfusu 90.672’dir.

İlçe topraklarının %53’ü orman ve fundalıklarla kaplı olup, ormanlık alanda kayın, çam, gürgen, ladin ağaçları bulunmaktadır. Alçak düzlüklerde kavak ve söğüt, ovalarda da ot ve fundalıklar, vadilerde de meyve ağaçlarından oluşan bitki örtüsü vardır. İlçe topraklarının %32’sinde tarım yapılmaktadır.

İlçede Orta Karadeniz Bölümü İklimiyle, İç Anadolu İklimi arasında bir geçiş iklimi görülür. Kışlar genellikle ılık ve yağışlı, yazlar sıcak geçer. Her mevsim yağış alan ilçenin yıllık yağış ortalaması 475,2 mm., yıllık sıcaklık ortalaması ise 14,7 ° C.dir.

Yağıbasan Medrese Kalıntısıİlçenin ekonomisi büyük ölçüde tarım, hayvancılık ve orman ürünlerine dayalıdır. Yetiştirilen tarımsal ürünlerin başında; buğday, arpa, mısır, nohut, mercimek, şeker pancarı, mahlep, patates, salçalık domates, ceviz, soğan ve fasulye gelmektedir. Az miktarda şeftali, armut, baklagiller ve ayçiçeği yetiştirilir. İlçe ekonomisinde ceviz ve mahlebin ayrı bir yeri vardır. Özellikle yöreye özgü bir ürün olan mahlep, işlenerek yurtdışına pazarlanmaktadır. Tütün üretimi ise eski önemini yitiriştir. Hayvancılıkta ise büyük ve küçükbaş hayvan besiciliği yapılmakta olup, koyun, sığır ve manda yetiştirilir. Arıcılık da yapılmaktadır.

İlçede geleneksel el sanatlarından halı dokumacılığında Hereke tipi el halısı önem taşımaktadır. Ayrıca el yapımı süpürge imalathaneleri vardır. Niksar süpürgeleri ile de ün yapmış olup, son yıllarda süpürge imalatında makineleşmeye yönelik seri imalata başlanmıştır. İlçede sanayi kuruluşu olarak, salça, konserve, un, yem, kereste, kireç, tuğla, plastik bidon, lastik ayakkabı, plastik branda ve poşet fabrikaları bulunmaktadır. Bunun yanı sıra kolonya, avize imalathaneleri ile memba suyu dolum tesisleri bulunmaktadır. İlçede ayrıca belediyeye ait 750 tonluk soğuk hava deposu ve modern et entegre tesisi bulunmaktadır. İlçe topraklarında tuğla-kiremit hammaddesi içeren cevher yatakları vardır.

Hamidiye KöprüsüNiksar yöresinin Eski Çağlardan bu yana yerleşime sahne olduğu sanılmaktadır. Pontus Krallığı zamanında Cabira ismi ile tanınmış, Romalılar buraya Diaspolis ismini vermişlerdir. İmparator Tiberius (MS. 14-37) zamanında şehre Neocaesaraea denilmiştir. Bugünkü Niksar ismi de bu sözcükten kaynaklanmaktadır.

Yöredeki ilk yerleşimin Hititler zamanında başladığı, onları Perslerin izlediği sanılmaktadır. Kaynaklara göre tarihte ilk kez ismi Pontus Krallığı döneminde geçmiştir. Pontus Krallığı döneminde önemli bir yerleşim olan yöre, MÖ.66’da Roma yönetimine girmiş, General Pompeius (MÖ.66-62) şehri yeniden düzenlemiştir. Roma döneminde bir ara Hadrianapolis olarak da tanınan bu kent, Bizans döneminde Hıristiyanlığın önemli merkezlerinden biri haline gelmiştir. MS.314’te burada dini bir meclis toplanmıştır.

Malazgirt Savaşı’ndan önce 1067’de Alparslan’ın komutanlarından Afşin Bey Niksar yöresini ele geçirmişse de 1068’de Bizanslılar yöreye yeniden hakim olmuşlardır. Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra, 1073 yılında Artuk Bey Niksar’ı yeniden ele geçirmiştir. Bununla beraber Niksar’ı asıl ele geçiren Danişmendli Devleti’nin kurucusu olan Melik Danişmend Gümüştekin Ahmet Gazi’dir. Danişmend Ahmet Gazi Niksar’ı Pontus Rumları’na karşı üs olarak kullanmış ve aynı zamanda da burasını başkent konumuna getirmiştir. Bu dönemde Niksar, dönemin önemli bir ilim ve kültür merkezi haline gelmiştir.

Kırk Kızlar KümbetiSelçuklu hükümdarı II. Kılıçarslan 1175’te Niksar’ı Selçuklu topraklarına katmışsa da Moğollar buraya hakim olmuşlardır. Moğolların Anadolu’dan çekilmesinden sonra XIV.yüzyıl boyunca Eretnalılar, Taceddinoğlu Beyliği ve Kadı Burhaneddin devletinin yönetiminde kalmıştır. Kadı Burhanettin’in bir savaşta öldürülmesi üzerine yöre halkı Yıldırım Beyazıt’dan yardım istemiş, Yıldırım Beyazıt’ın oğlu Süleyman Çelebi de 1398’de Niksar’ı Osmanlı topraklarına katılmıştır. Niksar, Otlukbeli Savaşı’na (1473) kadar Osmanlılar ile Akkoyunlular arasında önemli bir sınır kenti olmuştur.

XIX.yüzyılın ikinci yarısında Sivas eyaletinin Tokat sancağına bağlı bir kaza konumunda idi. İstiklal Savaşı sırasında Rum ve Ermeni çetelerinin baskılarıyla karşılaşan Niksar, 16 haziran 1919’da İzmir’in işgalini protesto amacıyla; Anadolu’daki ilk mitinglerden birini burada gerçekleştirmiştir. Cumhuriyetin ilanından sonra da Tokat’a bağlı ilçe konumunu sürdürmüştür.

İlçede günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Niksar Kalesi, Ulu Cami, Çöreğibüyük Cami, Cin Camisi, Melik Ahmet Gazi Türbesi, Kulak (Emir Arslan Doğmuş) Kümbeti, Hacı Çıkrık (Atabey Şahinşah) Türbesi, Doğan Şah Alp Türbesi, Kırkkızlar Kümbeti, Sungur Bey Türbesi, Akyapı Kümbeti, Yağıbasan Türbesi, Yağıbasan Medresesi, Lülecizade Kardeşler Çeşmesi, Kaleiçi Çeşmesi, Hoca Sultan Çeşmesi, Arasta Çeşmesi, Ulu Cami Çeşmesi, Çarşı Narlı Çeşme) Çeşmesi, Büyük Hamam, Çavuş Hamamı, Yeni Hamam, Leylekli (Yılanlı) Köprü, Talazan Köprüsü, Hamidiye Köprüsü, Çöreğibüyük Tekkesi ve Sivil Mimari Örnekleri bulunmaktadır.

 

Kenthaber Kültür Kurulu

Fotoğraflar, www.niksar-bel.gov.tr adresinden alınmıştır.

Yayın Tarihi : 19 Temmuz 2009 Pazar 13:09:00

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
İLGİLİ SAYFALAR