Birleşmiş Milletler (BM) Kadınların ve Kız Çocuklarının İnsan Haklarının Korunması ve Geliştirilmesi Ortak Programı (BMOP) Trabzon Toplantısı Ticaret ve Sanayi Odası'nda yapıldı.

Toplantıya Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, Belediye Başkan Vekili Yusuf Yazıcı, Emniyet Müdürü Feridun Boz, Kadın Araştırmaları Merkezi Müdürü ve Ankara Üniversitesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Serpil Sancar, KADER Ankara Şube Başkanı İlknur Üstün ve ilgililer katıldı.
Toplantıda bir konuşma yapan Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, Trabzon'a yeni gelmenin verdiği heyecanla Trabzon'u daha iyi tanımak için hazırlanan raporlara baktığında Trabzon'da kadın nüfusunun erkek nüfusundan biraz daha fazla olduğunu gördüğünü söyledi. Toplumumuzda çoğunlukta olan kadının üretim hayatına daha fazla girmesi gerektiğine dikkat çeken Vali Recep Kızılcık "Hem yerel hem de merkezi hükümet hemde sivil toplum örgütlerinden bu alan çok ciddi bir farkındalığın oluşturulduğunu görmekteyiz. Bu proje ile kadın ve çocuklarımızın medeni haklarını korunması ve geliştirilmesi yönünde önemli farkındalıklar oluşturmakla beraber bunun bir adım önüne geçerek artık kadınlarımızın aynı zamanda üretim hayatına da geçirmek istiyoruz. Bir haftalık Trabzon Valiliği görevi esnasında karar verdiğim, uygulamaya bir an önce koymayı düşündüğüm uygulama kadınlarımızı üretim hayatına daha etkin katılımları için mikro kredi uygulamasını hayata geçirmekdir. Geldiğim yerde kadınları bırakın toplumsal hayata katılımlarını, toplumsal hak ve hürriyetlerini kullanılması anlamında ciddi geleneksel engellerle karşı karşıya olduklarını bildiğimiz için bu alanda farkındalığın ötesinde üretim hayatına katılmaları için mikro kredi uygulamasını başlatmış ve ülkemizde il özel idaresinden en fazla mikro krediyi kullanan il konumuna gelmişizdir. Bu uygulamayı an kısa zamanda Trabzon'da da başlatarak kadınlarımızı üretimin içine sokarak onlarında gelişmelerini sağlayacağız" dedi.

"CİNSİYET EŞİTLİĞİ NASIL TANIMLANABİLİR?"
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim üyesi ve Kadın Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Serpil Sancar ise Türkiye'de eşitlik politikaları ve kurumsallaşma başlıklı bir konuşma yaptı. "Cinsiyet eşitliği nasıl tanımlanabilir ?" sorusunu cevaplayan Sancar, "Cinsler arasında toplumsal beceri farkı yoktur. Kadınlar ve erkekler birbirine benzer. Bu nedenle toplumsal konumları yer değiştirebilir. Cinsler arasında biyolojik farklar vardır ve bunlar erkekleri ve kadınları farklı konularda beceri ve yetenek sahibi kılar. Ama toplumsal fırsatlar her iki cinse de eşit sunulmalıdır. Erkekler ve kadınlar arasında çok uzun sürelerden beri yaşanan ayrımcılık, kadınları aynı koşullardaki erkeklerden farklı olarak sistematik olarak toplumsal fırsatlardan eşit düzeyde yararlanmaktan mahrum bırakmıştır. Bu nedenle eğitim, istihdam, siyasal temsil gibi kamu kaynaklarına ulaşmada kadınların ve erkeklerin eşitliğini gerçekleştirmek kaçınılmazdır. Toplumsal fırsatlara eşit ulaşım gerçekleşene kadar, bu hedefe ulaşmayı engelleyen yapısal engeller varsa bunların aşılması için tersine ayrımcılık ya da özel destek politikaları uygulanması gereklidir.
Cinsler arası eşitsizliğin toplumsal değişim ve gelişim sonucu zaman içinde ortadan kalkacak bir kültürel değişim sorunu olarak ele alınması çoğu zaman çözüm için bir sorumluluk üslenmekten kaçınmak anlamına gelmektedir. Bu nedenle son 20-30 yılda dünyada gelişen yeni anlayış cinsiyet eşitliğini kültürel değişim sonucu çözülecek bir sorun değil, doğrudan kamu müdahalesi ile kamu sorumluğu çerçevesinde çözülecek bir sorun olarak ele almaya başlamıştır. Artık Türkiye'nin de içinde bulunduğu ülkelerde toplumsal cinsiyet eşitliğini gerçekleştirmek kamu yönetiminin temel sorumluluklarından biri olarak ele alınmaktadır" şeklinde konuştu.

iha

Yayın Tarihi : 2 Temmuz 2009 Perşembe 15:58:43