Kolesterol hedeflerini tutturan herkesin istediği gıdayı ölçülü olmak kaydıyla tüketebileceğine dikkat çeken Kulan "Kokoreç bize atalarımızdan kalma bir gıda. Yüzyıllardan beri tüketiliyor. Bir kalp doktoru olarak kokoreci seven birisiyim. Ancak bir kokoreç dükkanı açmayı hiç düşünmemiştim. Arkadaşlarımın tavsiyesi üzerine bu işe girdim, bundan da memnunum" dedi.

Kokorecin Türk toplumu için bir değer olduğunu kaydeden Doç. Dr. Kaan Kulan "Bu değerimizi yaşatmak, Avrupa Birliği'ne sokmamız için kokorecin bir takım yollardan geçmesi gerekiyor. Avrupa Birliği bize 'kokoreç tüketmeyin demiyor, hijyen şartlarında, istenen temizlikte, gıda tüzüğüne uygun verirseniz kabul ederim' diyor. Biz de buna dikkat ederek kendi oto kontrolümüzü yaparak gıda mühendisleri denetiminde söz konusu kriterleri yerine getirerek bu işi yapıyoruz" diye konuştu.

Kokorecin bir sakatat ürünü olduğunu ve bir kardiyolog olarak buna faydalı demenin çok zor olduğunu kaydeden Doç. Dr. Kaan Kulan, "Kardiyolog açısından bu gıda zararlı mıdır sorusuna, faydalıdır demek çok zor. Sonuçta bu bir sakatattır. Sakatatların kolesterol oranı yüksektir. Eğer hastaysanız HDL kolesterolu olarak bir hedefiniz olması lazım. Bilinen bir kalp hastası iseniz 100'ün altında yani LDL kolesterolü 100 miligramın altında ve mümkünse de 85 miligram olması lazım. Bunu birinci olarak diyetle sağlarsınız ikinci olarak da çok büyük ölçüde ilaçlarla sağlarsınız. Eğer kolesterolünüzü bu seviyelerde tutabiliyorsanız kaldı ki her gün kokoreç yiyecek haliniz yok, ilaçlar bunun için var. Eğer LDL kolesterolü istenilen seviyelerde ise haftada 1 ya da 2 değil, LDL kolesterolüne göre doktorun uyarılarıyla yemek durumundayız. İlaçlarınızı düzenli kullanıyor, risk altında değil iseniz LDL kolesterolünde hedefleri tutturduğunuz zaman istediğiniz yemeği ölçülü olmak kaydıyla yiyebilirsiniz, bunda bir doktor

alarak bir sakınca görmüyorum" ifadelerini kullandı.