Trabzonspor'un kurucularından Sabit Sabır, Bordo-mavili takımın şampiyon olamamasındaki en büyük nedenlerin başında yönetim kurulları ve daha sonra Trabzon halkının geldiğini söyledi. 

Trabzonzspor'un 20 kurucu üyesinden biri olan Sabit Sabır, Bordo-mavili takımın temellerini atarken yaşadıklarını, kurma aşamasında Trabzon camiasının içindeki iç çekişmeleri ve 23 yıldır beklenen şampiyonluğun gelmemesinin nedenlerini anlattı. Trabzonspor camiasına ve Trabzon halkına sitemde bulunan Sabır, herkesin önce sabırlı olması gerektiğinin altını çizdi. Sporla 1952 yılında ilgilenmeye başladığını ve Robert Koleji'ni bitirdikten sonra Trabzon'a geldiğini belirten Sabit Sabır, "İdman Gücü'nde sporcu lisansı çıkardım. 1954 yılında İdman Gücü beni idari heyetine seçti. 1955-56 yıllarında ben İdman Gücü Kulübü'nde spor amirliği yaptım. 2 yıl üst üste takım şampiyon oldu. 1966 yılında 1. lig maçları bittikten sonra, yönetim kurulu odasında Refik Karaağaçlı ile otururken aklıma birden bire 'Trabzonspor'u niye kurmuyoruz' fikri geldi. Çünkü o dönemde her vilayet bir şehir takımı kuruyordu. 'Trabzon niye yok' dedim. İdman Gücü bunun önderliğini yapsın istedik. 

Genel Sekreterimiz Refik Karaağaçlı'ya gerekli yazışmaları yapmasını istedim. Trabzon'daki kulüpler olarak bir toplantı yaptık. O toplantıda meseleyi açtık. İdman Ocağı Kulübü Başkanı rahmetli Rıfat Dedeoğlu, 'Biz böyle bir teşebbüste yokuz' demesine rağmen sonradan 'Biz kulüp olarak bunu kurmak istiyoruz' dedi. Bunun üzerine ikili bir çalışma oldu. İdman Ocağı maalesef 1966 yılında kurulan Trabzonspor'un içinde yer almadı. İdman Ocağı'nın 1. Lig'e çıkmak için daha önceden müracaatı olduğu için dönemin Federasyon Başkanı Orhan Şeref Apak onlara söz vermiş. Trabzon da yapılan ikili çalışma karşısında zor durumda kaldı. İdman Ocağı Kulübü'ne 'Gene de siz renkleri sarı-kırmızı değil, ismi İdman Ocağı değil, Trabzonspor ve Kırmızı-Beyaz'ı kabul edin, siz kurun' denmesine rağmen inat ettiler, kabul etmediler. Bununu üzerine Federasyon, İdman Gücü, Karadeniz Gücü ve Martıspor kulüplerinin Trabzonspor'u kurmasına karar verdi. 1966 yılında Trabzonspor resmen kuruldu. İdman Ocağı elindeki oyuncuların Trabzonspor'a gitmemesi için milli oyuncularını sağ sola dağıttı. Eğer bu oyuncular gitmeseydi, Trabzonspor kurulduğunun birinci senesi 1. Lig'e çıkacaktı" dedi. 

Trabzonspor'un aslında 1966 yılında kurulduğunu kaydeden Sabır "İdman Ocağı kulübü Danıştay'a müracaat etti. Federasyon da iyi bir Trabzonspor'un kurulması için birleşmemizi çok istiyordu. İdman Ocağı'nın Danıştay'a müracaatı sonrası bizim kurduğumuz Trabzonspor iptal oldu. Daha sonra İdman Ocağı'nın da içinde yer aldığı Trabzonspor kuruldu. Trabzonspor, 1966 yılında kurulmasına rağmen birleşme olduğu için tüzüğünde 1967 yazıyor" diye konuştu.

"TRABZONSPOR'UN KADROSU İYİ İDARE EDİLİRSE LİGDE DUMAN ATTIRIR"
İç rekabetin Trabzon futboluna çok şeyler kattığını, ancak bu rekabetin Trabzonspor kurulduktan sonra unutulması gerekmesine rağmen unutulmadığını ifade eden Sabır "İdman Ocağı hata yaptı. 1966 yılında bir çatı altında olabilseydik, bugünkü Trabzonspor daha farklı olurdu. Trabzon'daki bütün iyi futbolcular sağ sola gitti. Kurulduğumuz ilk yılı 1. Lig'e çıkabilirdik, ama olmadı. Daha sonra epey uğraştık lige çıkmak için. Ama bugün bütün bunlar unutuldu. Trabzonspor hiçbir vilayet takımının yapamadığını yaptı. Daha da yapacaktır. Bundan hiçbir şüphem yok" dedi. Futbol takımı yöneticiliğinin sıradan bir iş olmadığının altını çizen Sabır, söyle konuştu: 

"Trabzonspor'un 23 seneden beri şampiyonluk özlemi içinde olmamasının en büyük nedenlerinin başında yönetim kurulları ve Trabzon halkı gelir. Futbol takımı yöneticiliği sıradan bir iş değildir. Gençlikten yetişerek gelinen bir iştir. Birden Trabzonspor'a gelip de yönetici oldum demekle bu iş olmaz. Trabzonspor'un şampiyon olamamasında yönetim kurullarının büyük hataları var. Onlar kadar Trabzon halkının hatası var. Trabzonsporlular'ın hatası var. Trabzon halkı futbola o kadar aşık, o kadar ilgili ki herkes başkan, herkes teknik direktör, herkes antrenör, herkes oyuncu. Herkes asıp, kesiyor. Bu futbol takımımıza bazen çok büyük zarar veriyor. Futbolcularımızı rahatsız ediyor. Son yıllara baktığımız zaman kendi sahasında Trabzonspor büyük puan kayıpları yaşıyor. Bunu irdelesek bunun sebebi korkudan geliyor. Yöneticiler de tesir altında kalıyor. Antrenörler bile bunun tesiri altında kalıyor" 

"Yönetim Kurulu'na seçilen insanların yöneticiliği öğrenmeden değişmesi ve yeni bir yönetimin gelmesi Trabzonspor'a zarar veriyor" diyen Sabit Sabır, "Göreve gelen yönetimlere imkan ve zaman vermeliyiz. Göreve gelen antrenöre zaman vermeliyiz. Tezcanlılık ve acelenin bize çok zararı dokunuyor. Yönetim Kurulu'nun bilgili insanlardan oluşması gerekiyor. Bir de yönetim kurulu kendi içinde iç çekişme yaşamayacak, bencil hareket etmeyecek. 'Ben ön planda olayım, ben konuşayım' demeyecek. Ben bazı şeyleri görünce çok üzülüyorum. Ancak hiçbir zaman bittik, gittik gibi bir hisse kapılmadım. Allah saklasın Trabzonspor'un 2. Lig'e düşmesini hiçbir zaman düşünmüyorum. Ama düşse bile bir milim dahi moralim bozulmaz. Çünkü Trabzon, futbolla kuvvetlidir. Yine başarır, ama böyle bir şey olmaması gerekir. Onun için Trabzonspor'un tekrar şampiyonluklar kazanacağını düşünmelidir. Ama illa bu sene olalım diye düşünmemelidir. İlla bu sene olalım diye düşündük, 23 sene geçti. Şu anda bile Trabzonspor camiası bir dahaki seneye kadar sabredemiyor. Bu sabırsızlık ve kendini büyük görme hastalığı da olmamalı. Bükemediğin eli öpeceksin, sen bükmek için gerekeni yapacaksın. Trabzonspor'un çok iyi bir kadrosu olduğunu görüyorum. İyi idare edilsin, ligde duman attırır" ifadelerini kullandı.