Trabzon Belediye Başkanı Volkan Canalioğlu'nun Trabzon Belediyesi'ni 44 trilyon lira borçla devraldıklarını açıklamasının ardından CHP ile AKP arasındaki tartışmalar, CHP Merkez İlçe Başkanı Necip Yıldız'ın açıklamalarıyla yeni bir boyut kazandı.
Bugün partisinin il binasında bir basın toplantısı düzenleyen Yıldız, Volkan Canalioğlu'nun belediyenin mali durumunu ortaya koymaktaki gayesinin enkaz edebiyatı yapmak olmadığını belirterek, bunun seçim öncesinde halka vaat edilen açıklık politikasının bir uygulaması olduğunu söyledi. AKP'li yöneticilerin bu duruma tepki göstermesine bir anlam veremediklerini kaydeden Yıldız, "AKP'li yöneticiler sürekli olarak Atay Aktuğ dönemini gündeme getiriyorlar. Bu dönemde belediye 7 milyon 882 bin dolar borçla devredilmişken, bizim belediyeyi aldığımız borç toplamı 28 milyon 571 bin dolar civarındadır. Görüldüğü gibi arada 4 misli bir fark bulunmaktadır. Atay Aktuğ döneminden kalan borç ise altyapı yatırımları ve sahil yolu için harcanmıştır. Ayrıca Atay Aktuğ'un o dönemde bırakmış olduğu gayrimenkullerin de büyük bir kısmı, daha sonraki yönetimlerce satılmıştır. Bu kadar satılan gayrimenkule rağmen ortada gözle görülür, elle tutulur bir hizmet bulunmamaktadır" şeklinde konuştu.
Trabzon Belediyesi'nin önceki yönetimler tarafından talan edildiğini ileri süren Necip Yıldız, "Bu kötü yönetimin arkasında AKP vardır. Bunlar Trabzon halkının menfaati yerine, partililerin menfaatlerini ön plana geçirmişlerdir. Trabzon halkı 10 senedir hizmet alamadı ve kent için hiçbir şey yapmayan yönetimin yerine belediyeyi yönetmek yetkisini bize verdi. Halkın kararına saygı göstersinler. Halk onlara 10 sene süre tanıdı. Şimdi onlar da bize biraz zaman tanısınlar ve ondan sonra eleştirilerini yapsınlar" diye konuştu.
Yıldız, kendilerinin belediyede işçilere yönelik baskı ve görevden alma gibi uygulamalar içinde olmadıklarını, çalışanın yanında olduklarını ifade ederek "Bizim göreve gelmemizden sonra sadece 3 kişinin görev yeri değiştirilmiştir. Belediyede işçilere de zorla sendika değiştirdiğimize dair söylentiler var. Bu uygulamalar Asım Aykan döneminde olmuştur. O dönemde zorla Hizmet-İş Sendikası'na kaydolmaya zorlanan arkadaşlar şimdi yönetim değişince serbest kaldılar ve sendikadan kendi istekleriyle ayrılmaktadırlar. Biz çalışan ve üreten hiç kimseye karşı değiliz. Ancak AKP'de sekreterlik yapıp maaşını belediyeden alan kişiler de vardı. Belediyeden maaş alıp da AKP'de sekreterlik yaparsanız, bu durumda gereğini yapmaktan da kaçınmayız" diyerek sözlerini noktaladı.