Trabzon'da art arda meydana gelen olaylara İçişleri Bakanı Aksu el koydu.

İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada soruşturmanın, "Trabzon ilimizde bir süredir meydana gelen ve İstanbul'da Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesiyle de bağlantılı olduğu görülen asayiş olaylarında, idarenin ve emniyetin kusur ve ihmallerinin olup olmadığı ile tüm bu olaylar zincirinin çok yönlü incelenmesi" amacıyla açıldığı bildirildi.

Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay görevden alındığı haberini Emniyet Genel Müdürlüğü'nde yemekte öğrendi. 81 il emniyet müdürünün katıldığı değerlendirme toplantısı amacıyla Ankara'ya gelen Reşat Altay meslektaşları ile öğle yemeğinde görevden alındığı haberini aldı.

Öte yandan il emniyet müdürleri toplantısının ilk gününde Reşat Altay, İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek ile ikili sohbetinde istihbarat zafiyeti iddialarına sert tepki göstermişti
.

İşte o açıklama...

Trabzon Valisi Hüseyin Yavuzdemir, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili "Amatörce işlenmiş bir cinayet. İdeolojik örgüt yok" dedi.

Vali Yavuzdemir, gazetecilere yaptığı açıklamada, Dink cinayetinin arkasında bir şey çıkmayacağını öne sürerek, "Amatörce işlenmiş bir cinayet. İdeolojik örgüt yok. İsmini bildiğimiz kişi tarafından kullanılmış ve örgütlendirilmiştir. Teşvik edilmiştir" diye konuştu.
Vali Yavuzdemir, olayla ilgili olarak Trabzon Emniyet Müdürlüğünde şu anda gözaltında kimsenin bulunmadığını söyledi.

Türkiye gençliğinin nereye gittiğinin sorgulanması gerektiğini vurgulayan Vali Yavuzdemir, şunları kaydetti:
"Anne babaların çocuklarına olan ilgi azlığı, anne babanın çalışıyor olması, çocukları başıboş bırakıyor. Başıboş kalan çocuk atari ve internet salonlarında vaktini geçiriyor. Aile sorunları, ailenin parçalanması, bu tür karşılaştığımız durumları ortaya çıkarabiliyor. Kitap okuyan bir ulus değiliz. Çocuklar vakitlerinin çoğunu internet ve atari salonlarında, çoğunluğu şiddet içerikli oyunlar oynayarak geçiriyorlar."

"TRABZON’A HAKSIZLIK YAPILIYOR"

Vali Yavuzdemir, Trabzon’a haksızlık yapıldığını da öne sürerek, "Medyada ordunun Trabzon’a müdahalesi gibi bir söylem geliştiriliyor. Bu büyük bir haksızlıktır. Polisiye tedbirlerle bu işin üstesinden gelinmez. Anne, baba, okul idarecileri, devlet olarak, bizler toplum olarak gençleri korumalıyız" diye konuştu.

Uyuşturucu kullanımının yaygınlaşmasına da dikkati çeken Vali Yavuzdemir, sözlerini şöyle tamamladı:

"Herkesin öz eleştiri yapması gerekir. İnternet kafeler mülki amirin onayıyla denetlenmeli. Ben bunları denetlemek için hakimden izin alıyorum. Oysa ben vali olarak söyleyip bunu yaptırmalıyım. Yetkilerin valiye verilmesi gerekir."

Trabzon Valisi görevden alınmasını değerlendirdi..

Trabzon Valisi Hüseyin Yavuzdemir, Trabzon'da 9 Eylül 2004 tarihinde başladığı görevine bugün itibariyle son verildiğini ve merkeze alındığını belirterek, "Hükümetin tasarrufudur. Kimseye kırgın değilim" dedi.

Zorlu Grand Otel'de konuyla ilgili bir basın toplantısı düzenleyen Vali Yavuzdemir, Trabzon'da 9 Eylül 2004 tarihinde göreve başladığını ifade ederek, "Bugün itibariyle buradaki görevimiz sona erdi. Merkeze alınmamız hükümetin bir tasarrufudur. Valiler, Bakanlar Kurulu kararıyla atanır ve görevinden alınır. Kimseye bu nedenle bir kırgınlığım yok. 34 yıllık devlet tecrübesi olan bir mülki idare amiriyim. Bu tasarrufun ne olduğunu biliyorum. Gönlüm ferah bir şekilde buradan ayrılıyorum. Burada Trabzon halkıyla güzel diyaloglarımız oldu. Siyasilerimizle iyi bir uyum içinde çalıştık. Kısmet bu kadarmış. Birkaç gün içinde Trabzon'dan ayrılmayı düşünüyorum. Trabzon'da bulunduğum süre içinde bize destek veren Trabzon halkına teşekkür ediyorum. Sağlık ve huzur dolu günler diliyorum. Hepinize veda ediyorum" dedi.

Vali Yavuzdemir, görevden alınmasıyla ilgili yorum yapmayacağını belirterek, "Devleti temsil eden bir valiyim. Ben devletimizin burada onurla temsil edilmesini sağladığımı düşünüyorum. Görevden alınmamız idari bir tasarruftur. Hükümet tayin ediyor, hükümet görevden alıyor. Bizimle birlikte Emniyet Müdürümüz Reşat Bey'de merkeze alındı. Bana verilen yetki çerçevesinde Trabzon'a, Trabzon halkına yararlı olmaya çalıştım" diye konuştu.



Cinayeti Aydınlatacak Müdürler

Hrant Dink cinayetini aydınlatacak iki önemli birim var. İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve Trabzon Emniyet Müdürlüğü…

Cinayetin işlendiği İstanbul’daki Emniyet Müdürü, daha sorgusu yapılanların tamamının adını bile öğrenemeyen kamuoyunu yüreğini ferahlatan açıklamayı acilen yapıyor:

- Örgüt yok, milliyetçi hisler var!

Trabzon Emniyet Müdürü ise “AB Uyum Yasaları, yüzünden” diyor, küçük katillerin örgütlenmeleri konusundaki bilgisizliklerini anlatırken.

İstanbul ve Trabzon Emniyet Müdürlerinden mesleki birikimlerini harekete geçirerek, cinayetin teknik ve pratik çözümlemesi bekleniyor. Ama onlar “sosyolojik” ve “politik” tahlillerle kamuoyunun karşısına çıkıyorlar.

Ertesi gün sınavı olan haylaz öğrenciyi ders çalışmak için masaya oturtmaya zorlayan zavallı ebeveynler gibiyiz:

- Hadi evladım çalışsana!..

Katillerin ayan-beyan ortada olduğu bir cinayeti derinleştirmemek için gayret gösteriliyor izlenimi yaratmak, Türkiye’ye acaba ne kazandırıyor?

***

Şimdi biraz gerilere gidelim.

Hizbullah’ın Güneydoğu Anadolu Bölgesinde faaliyetleri başladığında Siirt çarşısında bazı işyerlerinin camlarına tehdit bildirileri asılıyor. Dikkatli esnaflar, bildirilerin yazıldığı kağıtların üzerindeki Devlet Malzeme Ofisi (DMO) antetlerini alıp İl Emniyet Müdürü’ne gidiyorlar:

- Sayın Müdür, bu kağıtlar DMO damgalı, acaba bir araştırma yapabilir misiniz?

Müdür, bu işin zorluğunu anlatıyor:

- Bu kağıtları kullanan o kadar çok devlet dairesi var ki, hangisinden çıktığını nasıl bulalım?

O müdür şimdi İstanbul’da…

***

16 Mart 1978’de İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi önünde öğrencilerin üzerine bomba atılıyor. Olayda 7 öğrenci ölüyor, 41 öğrenci de yaralanıyor. Bombayı atan Özgür Koç, kaçarken olay yerinde görevli polislerden Yahya Gergin bombacının peşinden koşuyor. Ekibin amiri komiser muavininin kendisine “bırakın koşmayın” diye emir veriyor. Polisler koşmuyor, bombacı da kaçıyor.

Bombacıları kovalatmayan komiser muavini Reşat Altay, şimdi Trabzon Emniyet Müdürü olarak görev yapıyor.

Bu bilgiler mahkeme tutanaklarında ve MİT eski Müsteşar Yardımcısı Mehmet Eymür’ün internet sitesi www.atin.org duruyor.

Hrant Dink cinayeti bu müdürlerin sorumluluğunda çözülebilirse, Türkiye üzerinde dönen dolarları aydınlatacak.

Çözemezse bütün ülke “karanlık güçler” masalı eşliğinde “derin” uykuya davet edilecek.

Nazım Alpman'ın www.sansursuz.com 'daki köşesinden alınmıştır..


Nazım ALPMAN
nalpman@hotmail.com