Manisa'nın Salihli ilçesinde yaşayan ve eşi S. Küçükdağ tarafından sokağa atılan 36 yaşındaki 2 çocuklu Nuray Küçükdağ, eşinin kendisine şiddet uygulamasından dolayı Zonguldak'taki anne ve babasının evine geldi.

Ailesinin kapısını çalan Nuray Küçükdağ, anne ve babasının kapısını çaldığında ailesi kendisini kabul etmeyince 5 yaşındaki oğluyla birlikte 4 aydır sokakta yaşamaya başladı. 8 yaşındaki kızı Esengül'e Konya'daki görümcesinin baktığını söyleyen Nuray Küçükdağ, oğlu Ömer'le 4 aydır sokakta
yattığını ifade etti. Hasta olduğu ve eve bakamadığı için eşi ile tartıştığını belirten Nuray Küçükdağ, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Hasta olduğum ve eve bakamadığım için eşimle tartışıyorduk. Eşim beni çocuğumla birlikte sokağa terk etti. Oğlumun doğumu sonrasında felç oldum. Oğlumla birlikte 4 aydır sokaklarda yatıyoruz. Annem, babam ve akrabalarım da beni kabul etmiyor. Bir gün ailemin yanında kalabildim ancak o da jandarmanın yardımıyla oldu. Eşim beni ailemin kabul etmeyeceğini bile bile sokağa attı.

Zonguldak Tren Garı'nda uyurken, gar güvenlik sorumluları ve polisin sorgusunun ardından terminale kadar polisin yardımıyla geldik. Kalacak bir yerimiz olmadığı ve Zonguldak'ta da Kadın Sığınma Evi olmaması nedeniyle polis bizi üç gün önce nezarethane de misafir etti. Çocuğum ilk kez nezaret diye bir yer gördü. Bir sünger yatak üzerinde battaniye ile sabahladık."

Çocuğuyla birlikte günlerdir aç susuz yaşadığını belirten Küçükdağ, kendisine yardımcı olanlara teşekkür etti. Geçen yıllarda çok mutlu olduklarını belirten Küçükdağ, eşinin geçmişte kendisini çok sevdiğini söylediğini ve beraber yolda gezerken 1 YTL bulduklarında ise çok sevindiklerini söyledi. Küçükdağ konuşmasına şu şekilde devam etti: "Zamanında yolda gezerken 1 milyon bulmuştuk sevinçten dünya bizim olmuştu. O günleri unutuverdi eşim. O zamanlar eski evlerde dolaplarda yattığımız zamanları unuttu.

Bir de diyordu ki ben senden asla vazgeçmem. Ondan baba değil çocuk katili olur ancak. Eşim beni sokağa terk ederek rezil etti. İki çocuklu bir kadın bulmuş ille de evleneceğim diyor."

Eşinin inşaat boyacısı olduğunu anlatan Küçükdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Düğün yapacağım' diyerek kendisine ayak bağı oluyorum diye beni sokağa attı. 9 senedir evliyiz. Dava açıp boşanmam çünkü ben çocuklarımın annesiyim. Beni dövüyor ve eziyet ediyor, polis gelince de, 'o benim karım ister döverim ister severim' diyordu. Kavga edip çoğu kez ailemin yanına gitmişimdir. Ama bu kez ailem beni kabul etmedi. Ailemin yanına kaçtığımda annem, babam beni dışladı. Ailemin beni dışlamasıyla eşim bana daha beter eziyet etti. İşkence etti boya sopasıyla ve keserle döverek beni komaya soktu. Bir seferinde attığı yumrukla gözümle göremez oldum. Evliydim ama eşimin dayağından sokağa çıkmaya utanıyordum. Kimseden bir şey isteyemiyorum."

Çocuklarını okutamadığını anlatan Küçükdağ, sözlerine şöyle devam etti: "Çocuğumun okuyup bir işe sahip olmasını istiyorum. Ama babasına benzemesini asla istemiyorum. Benim çocuklarım eşimin yüzünden aç ve sefil perişan başkalarının elinde büyüdü. Oğlum 'anne ben büyüyeyim askere gideyim, seni sokaklardan kurtaracağım, sana ev alacağım' diyerek beni duygulandırdı. Ankara'ya gittiğimde beni Kadın Sığınma Evi'ne almazlarsa kendimi öldürmeyi düşünüyorum. Böyle evlilik ve böyle baba olmaz olsun."

Zonguldak 100. Yıl Şehirlerarası Otobüs Terminali'nden Ankara Ulus'taki Kadın Sığınma Evi'ne gitmek istediğini belirten Nuray Küçükdağ, Metro Turizm Zonguldak İşletmecisi Aydın Kargidan tarafından Ankara'ya gönderildi.

İha

Yayın Tarihi : 13 Ekim 2008 Pazartesi 15:00:17