Kalaycıoğlu, “Amelebirliği 22 Temmuz 1923 yılında o zaman şartlarıyla çok zor şartlarda çalışan maden işçilerimizin iş güvencesini ve sağlık durumlarını düzenlemek üzere kurulmuş bir kurumumuzdur. Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün merhum Celal Bayar’a verdiği talimatla kurulmuş bir kurumdur. Cumhuriyetle yaşıttır. Türkiye’de başka bir örneği yoktur. 86 yıldır devam ediyor, Türkiye Taşkömürleri Kurumu varolduğu sürece biz Amelebirliği kurumunun yaşamını devam ettirmesi taraftarıyız. Türkiye’de teknoloji, iş güvenliği, iş sağlığı çok ileri düzeylere gelmiş olmasına rağmen maden işçiliği hala çok zor bir zanaattır.

Orada çalışanlarımız yerin 500–600 metre derinliklerinden kömür çıkartarak Türk Sanayisine katkı vermektedirler. Amelebirliği maddi ve manevi olarak 86 yıldır maden işçisinin yanında olmaya devam etmiştir, bundan sonra da devam edecektir. Kimse Amelebirliği’ni sıradan bir kurum olarak, yada olsa da olmasa da olur gibi düşünmesine gerek yoktur. Amelebirliği Türkiye Taşkömürleri Kurumunda çalışan çocuklarımızın eğitimine, onların son yardımına, onların çalışma şartlarını düzenleyecek bir takım olaylara imza atmıştır. Bu şekilde de devam edecektir. Şunu açıkça ifade etmek istiyorum ki, Türkiye Taşkömürleri Kurumunda çalışan maden işçilerimiz verimli ve motivasyon içinde çalışıyorlarsa bunda Amelebirliği’nin katkısı vardır. Biz onların çocuklarına burs vermekle, eğitim vermekle, son yardım dediğimiz emekli olan işçimize 15–16 bin TL civarında para vermekle onların motivasyonunu sağlıyoruz.

Burslarla da Zonguldak insanının kaderinin sadece madencilik olmaması gerektiğini, madende çalışmaması gerektiğini, belki yorgun işleri sebebiyle mesailerinin çok fazla olması sebebiyle TTK’ da çalışan işçileri sadece 8 saatlik maden işçisi diye düşünmemek lazım. Bizim insanlarımız köylerden servislerle gelip gidiyorlar. 8 saat işyerinde çalışıyorsa, 1,5-2 saat de geliş gidişi hesaplarsak bu mesai hiçbir zaman 11 saatten aşağı olmamaktadır. Bu işçilerin en azından aileleriyle ilgilenmek de Amelebirliği’nin görevidir. Bu küçümsenecek bir iş değildir. Görüyoruz ki Amelebirliği bursu ile okumuş, hakikaten Türkiyenin çeşitli yerlerinde, çeşitli görevlere gelmiş insanlar var. Bu bizi mutlu ediyor. Zaman, zaman Amelebirliği’nin kapatılması, küçültülmesi gündeme geliyor ama hiç kimse burada maden işçisi varken, bizler varken böyle bir şeye tevessül etmemesi gerekir diye düşünüyorum.

Çünkü bu bize, maden işçisine verdiği önemden dolayı Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Celal Bayar’a talimatı ile verdiği bir armağanıdır. Onların o şartlarda bu yoğunluğu, bu zorluğu görerek kurdukları kurumu yaşatmak da bizim görevimizdir. Biraz daha ileriye taşıyarak, biraz daha verimli yaparak bugün maden işçisi bir takım hakları almış olabilir ama hala Amelebirliği’ne ihtiyacı vardır. Yine söylüyorum Türkiye Taşkömürleri Kurumu devam ettiği sürece Amelebirliği’de maden işçimizin yanında olmaya devam edecektir” dedi.

Konuşmaların ardından Atatürk Anıtı önündeki tören sona erdi.

İHA

Yayın Tarihi : 22 Temmuz 2009 Çarşamba 14:39:28