Avukatlar Günü ve Zonguldak Barosu'nun 70. kuruluş yıldönümü nedeniyle Zonguldak'taki avukatlar Atatürk Anıtı'na çelenk koydu.

Zonguldak Barosuna bağlı avukatlar 5 Nisan Avukatlar Günü ve Zonguldak Barosu'nun 70. Kuruluş Yıldönümü nedeniyle Atatürk Anıtına çelenk koydu. Zonguldak Baro Başkanı Erol Mekik, 5 Nisan Avukatlar Gününü buruk kutladıklarını belirtti. Erol Mekik, Anayasa maddesinde sözde kalan bir laiklik ilkesi değil, özgürlükçü bir laiklik için, farklı inanışlara yönelik ayrımcı yaklaşımların engellenmesi, laik bir devletin tüm inançlar karşısında tarafsız ve eşit uzaklıkta olmasını sağlayacak düzenlemeler yapılması gerektiğini kaydetti.

Mekik, "Hukukun üstünlüğü ve hukukun devleti kavramların yıpratıldığı, ulusumuzun hak ve adalet duygularının zaafa uğratıldığı bir süreçte, 5 Nisan Avukatlar Gününü buruk kutlamaktayız. 70. yaşını kutlayan Zonguldak Barosu olarak süreç içerisinde, yurt ve meslek sorunlarına karşı hep duyarlılık göstermiş olup, bunun doğal bunun doğal sonucu olarak, kimi görüş ve düşüncelerimizi kamuoyu ile paylaştık. Avukatlık Kanunu'nun baro yönetim kurullarının görevlerini düzenleyen 95. maddesinin
21. fıkrası 2001 yılında yapılan değişikliklerle, barolara 'Hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak, bu kavramlar işlerlik kazandırmak' görev ve sorumluluğunu yüklemiştir. Türkiye'nin gündeminde Cumhurbaşkanlığı tartışması ve genel seçimler büyük yer tutmuştur. Parlamento yenilenmiş, yürütme yenilenmiş ve yeni Cumhurbaşkanı yaşanan krizler sonrasında seçilebilmiştir. Bu süreçten sonra hazırlıkları yapılan yeni anayasa tartışmaları sürerken, siyasal iktidar tarafından malumunuz apar topar türban ile ilgili anayasal düzenlemeler gerçekleştirilmiştir. Bu son değişiklikler sonucu Anayasa maddesinde sözde kalan bir laiklik ilkesi değil, özgürlükçü bir laiklik için, farklı inanışlara yönelik ayrımcı yaklaşımların engellenmesi, laik bir devletin tüm inançlar karşısında tarafsız ve eşit uzaklıkta olmasını sağlayacak düzenlemeler yapılmalıdır. Siyasi iktidar tarafından gerçekleştirilen Polis Vazife ve Salahiyetleri Konunun da yapılan değişiklikler ile polisin yetkileri arttırılmış, zor ve silah kullanma yetkisinin sınırları genişletilmiştir.

Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra Baro olarak silah kullanma yetkisinin sınırlarının genişletilmesi ile ilgili olarak endişelerimizi şikayetler üzerine dile getirmiştik. Bağımsız bir savunmadan söz edilebilmesi için, Adalet Bakanlığı'nın Barolar Birliği ve dolayısıyla barolar üzerindeki vesayeti kalkmalıdır. Uluslararası ve ulusal düzenlemede, ceza yargılanmasında 'Silahların eşitliği asıl kuraldır' denilmesine karşın, savunmanın önemi ve yargılamaya katkısı anlamazlıktan gelinmekte ve savunma 'Yasa'nın açık hükmüne karşın yargılamanın kurucu bir unsuru olarak algılanmamaktadır. Kamu avukatlarının özlük sorunları çözülmemişken, kamu avukatlarının yerine mesleğimizin özüne en aykırı şekilde kamu ihalesi ile avukat aranmaktadır. her şeye karşın, bağımsız yargının, bağımsız savunmanın olduğu, sorunların çözüme ulaştığı, hukukun egemen olduğu, insan haklarına saygılı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti için mücadele edeceğimizi bir kez daha belirtmek isterim" dedi.