Görevden alınan Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdürü Rıfat Dağdelen, Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ramis Muslu ve Yönetim Kurulu’na veda ziyaretinde bulundu.

Ziyarette konuşan Dağdelen, “Biz fidanı diktik, büyüttük, az da olsa meyvesini toplayamaya başlarken ayrılıyoruz. Umarım bundan sonra bu fidan daha bol meyve verir ve bu kurum ayakta kalır ve yaşar” dedi.

GMİS Genel Başkanı Ramis Muslu da “Bizler de kurumun zarar etmesini istemeyiz. Ancak madencilik bugün yatırım yapılıp sonuçlarının hemen alınabileceği bir sektör değil. Bu bir süreçtir” dedi.

Ziyarette GMİS Genel Merkez Yönetim Kurulu üyeleri ile Şubeler Başkan ve Yöneticileri de hazır bulundu. Dağdelen’e hizmetleri nedeniyle teşekkür eden GMİS Genel Başkanı Ramis Muslu şöyle konuştu:

“Sizi sendikamızda ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. 6,5 yıldır sizlerle birlikte birlik içinde kurumun, maden işçilerinin, bölgemizin ve ülkemizin geleceği için çalışmalar yaptık, mücadele ettik. Sizlerin bilgisi, tecrübesi ve katkılarıyla Türkiye Taşkömürü Kurumu’nu yeniden yapılanma sürecine soktuk. Bulunduğunuz hizmetlerden dolayı yönetim kurullarımız ve maden işçileri adına sizlere teşekkür ediyorum.”

“TECRÜBENİZDEN YARARLANMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Muslu, “Herşeyden önce büyüğümüz, ağabeyimiz olarak sizlerin bilgisinden ve tecrübesinden yararlanmaya devam edeceğiz. Kapımız size her zaman açık ve her zaman yanınızdayız. Kurumda 11 genel müdür değişmiş. Bu görevler gelip geçicidir” diyerek önemli olanın gelecek genel müdürlere rahat çalışabilecekleri ortamın oluşturmak olduğunu vurguladı.

“BİZLER DE KURUMUN ZARAR ETMESİNİ İSTEMEYİZ”

GMİS Genel Başkanı Muslu, “TTK’yı şantiyeden alarak yeniden yapılanmayı tamamlamak ve yaptığınız hazırlık çalışmalarının sürdürülebilmesi ve doğru işlerin yapılabilmesi için sendika olarak görevimizi sürdüreceğiz. 3 bin yeni işçinin alındığı, Kurumun yeniden yapılanma dönemine girdiği, üretiminin yükselmeye başladığı, günlük tüvenan üretimin 7 bin 400 kilogramlardan 10 bin 500 kilogramlara çıktığı, kişi başı randımanların arttığı, santral ihtiyacının tamamının karşılanabilir duruma gelindiği, sanayi tesislerine verilebilecek kömür üretiminin artışının devam ettiği bir süreçte görevden alınmanız bizleri üzmüştür. Biz kişilerin değil yapılanların arkasındayız. Bizler de kurumun zarar etmesini istemeyiz. Ancak madencilik bugün yatırım yapılıp sonuçlarının hemen alınabileceği bir sektör değil. Bu bir süreçtir. Hazırlık çalışmalarının yapılması kurum açısından çok önemli. Siz bu çalışmaların önemli bir bölümünü tamamlamıştınız. Elbette bu hazırlık çalışmalarının sürdürülmesi gerekiyor. Takipçisi olacağız. Sendikamızı ziyaretinizden dolayı teşekkür ediyor, sağlıklı ve mutlu bir yaşam diliyorum” dedi.

DAĞDELEN; FİDANI DİKTİK, BÜYÜTTÜK, MEYVE VERİRKEN AYRILDIK

TTK Genel Müdürlüğü görevinden alınan Rıfıt Dağdelen, yatırım sürecinde kara-zarara bakılamayacağını belirterek, “Biz fidanı diktik, büyüttük, az da olsa meyvesini toplayamaya başlarken ayrılıyoruz” dedi. Dağdelen şunları söyledi:

“Sizlerle çalışmış olmaktan dolayı son derece mutluyum. Bir madencinin torunu, bir madencinin oğlu ve kendimiz de bir madenci olduğumuz için madencinin sorunlarına sürekli kafa yormuş bir kişiyiz. TTK’da 6,5 yıla yakın bir zaman genel müdürlük yaptım ve her zaman söylediğim gibi burası bir şantiyedir. Burada bu aşamada kara-zarara bakılmaz. Kar-zarar hesabı kurum tam kapasite ile çalışmaya başladığında yapılır. Bunları her platformda anlattım. 6,5 yıllık süre içinde 4 bin 500 kadar işçi aldık. 34 kilometre hazırlık galerisi ihale ettik, bunun 17 kilometresi bitti. Kuyuları ihale ettik. Tahkimatta değişiklikler yaptık. Yani havzada büyük değişiklikler yaşandı. Bizler gelip geçiciyiz. Bizden sonra gelen arkadaşlar da mutlaka bunları devam ettirecektir, ettirmelidir. Ama siz bunların takipçisi olmalısınız. Herşeyden önce kurumun varlığını sürdürmesi için gayret göstermelisiniz. Çalışan insanların hakkına herkes riayet etmek zorundadır. Burada üzerinde durulması gereken, çalışan üretim panolarının istenilen düzeyde olmasıdır. Burada mekanizasyon uygulanamaz ama başka yöntemler bulunabilir. Biz başka yöntemler getirdik. Sizler de başka yöntemler için çalışma yürütmelisiniz.

Benim başarılı olup olmadığımı siz biliyorsunuz. Bu konudan anlamayan insanların konuşması beni hiç ilgilendirmez. Efendim başarısızmışım, kim söylüyor bunu. Bu işi hiç bilmeyen birisi. Varsın söylesin, o kadar anlıyor, o kadar söylüyor. Bunlar önemli değil.“

Genel Müdür Dağdelen ayrıca, “Ben bir teknik eleman olarak söylüyorum ki, yaptıklarımızı yapmamış olsaydık TTK bugün hiç kömür veremeyecek ya da çok az kömür verebilecek ve gelecekte de kapanacaktı. Bu yaptıklarımızın meyvesi olarak üretim artmaya başladı ve daha da artacaktır. Yarın birileri çıkıp onun zamanında böyleydi şimdi böyle diyebilir. Biz fidanı diktik, büyüttük, az da olsa meyvesini toplayamaya başlarken ayrılıyoruz. Umarım bundan sonra bu fidan daha bol meyve verir ve bu kurum ayakta kalır ve yaşar.

Her zaman söylüyorum, kurum olmasa bu ilin kıymeti yoktur. Büyük Atatürk’ün, “Zonguldak’ın derin toprakları altındaki serveti madeniye ne kadar kıymetli ise bizim nazarımız da Zonguldak da o kadar kıymetli bir vilayetimizdir” sözü Zonguldak’ı Zonguldak yapanın derinliklerindeki kömür olduğunu ortaya koyuyor. O halde bu kömür ekonomik bir şekilde çıkarılmalıdır“ dedi.

METALURJİK KÖMÜR ÇOK ÖNEMLİ

Genel Müdür Dağdelen, “Bu havzanın en önemli özelliği kömürünün metalurjik olmasıdır ve üretimin o yöne kaydırılması gerekir. Hazırlağımız proje metalurjik kömür kullanan sanayi için bu üretimi arttırmak yönündeydi. Elektrik santallerine düşük linyitler de kömür verebilir. Ama bir demir-çelik fabrikasına Türkiye’de Zonguldak’tan başkası kömür veremez. Bu nedenle buranın mührü, damgası metalurjik kömürdür ve bunun üzerinde durmak gerekiyor. TTK zarar ediyor diyenlere şunu sormak gerekir; Son 30 senedir burada ne yapılmış da bu kurumun zarar etmemesini bekliyorsunuz. Son dönemde burada yatırım yapılması gerektiğini elimizden geldiğince herkese anlattık, hak verdiler. Kuruma, eski parayla 157 trilyon yatırım yaptık, daha da yapılacak. 2010 yılı için de Devlet Planlama’ya 47 trilyonluk yatırımı kabul ettirdik. Bu yatırımlar tamamlandığında TTK istenilen düzeye çıkacaktır. Ancak tekrar ediyorum bu iş öyle 1 ayda 5 ayda yapılabilecek bir iş değildir. Bu bir süreçtir. Çünkü yeraltında çalışmak iğneyle kuyu kazmak demekdir” dedi.

Konuşmaların ardından GMİS Genel Başkanı Ramis Muslu, Rıfat Dağdelen’e GMİS’in hatıra şildini takdim etti.