Alaplı Belediye Başkanı Dr. Nevzat Çimenoğlu, beraberinde Demokrat Partili Belediye Meclis üyeleri İbrahim Şengün, Sefa Çakır, Dürdane Hasköse, Erol Tunçkaya ve İl Genel Meclis üyesi Temel Uslu ile birlikte Demokrat Parti'den istifa etti. İstifası ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Alaplı Belediye Başkanı Dr. Nevzat Çimenoğlu, istifasının ardından bağımsız olarak yoluna devam edeceğini, hiçbir parti ile görüşmesinin ve anlaşmasının söz konusu olmadığını söyledi. Demokrat Parti'nin başına eski Başbakan

Tansu Çiller'in geçmesi için mücadele ettiklerini belirten Çimenoğlu, "Bildiğiniz gibi ben 2009 yılında yapılan 29 Mart yerel seçimlerinde bütün diğer partilerden de teklifler olmasına rağmen yıllardır içinde bulunduğum, mücadele ettiğim Demokrat Parti'den aday oldum ve Alaplı belediye başkanlığını kazandım. 2 yıldır da DP çatısı altında belediye başkanlığı görevimi ve parti hizmetlerini sonuna kadar yerine getirmeye çalıştım. Fakat son yıllarda partimizde heyecanın yitirildiğini, gelecek ile ilgili olarak

iddianın gittikçe azaldığını gördüm. Yaklaşık 6-7 aydır ertelenen bir kongre süreci yaşadık. Genel kongrenin 2010 haziran ayında yapılması gerekiyordu. Fakat hep bir ay erteleye erteleye, teşkilatların baskısı ile 15 Ocak 2011 tarihinde yapıldı. Biz teşkilatlar olarak, taban olarak bu kongrede daha önceki başbakanımız Tansu Çiller'in Genel Başkan olarak partinin başına dönmesini arzu ediyorduk. Bunu arzu etmemizin nedeni teşkilatların, parti tabanının ve parti üyelerinin Tansu Çiller'i istemesi ve

gördüğümüz kadarıyla kamuoyunda yaptığımız çalışmalarda da emeklilerimiz olsun, kırsal kesimdeki insanlarımız ve esnafımız olsun ancak Tansu Çiller'in gelmesi halinde bu partinin barajı aşıp ileriye yönelik iddialı olacağını ifade etmeleri üzerine Çiller'in partinin başına gelmesi için mücadele ettik" dedi.

"PARTİYE SAHİP ÇIKILMADI"

Demokrat Parti'de bugüne kadar genel başkanlık yapmış olan Yıldırım Avcı, Mesut Yılmaz ve Hüsamettin Cindoruk dahil birçok partilinin kongreye katılmadığını ve partiye sahip çıkılmadığını kaydeden Çimenoğlu, "Genel Başkanımız Hüsamettin Cindoruk ve Süleyman Demirel ile görüştük, sonrasında da Tansu Çiller ile görüştük. Çiller, parti tabanı ile tavanı arasında bir konsensüs olmadığını söyledi. Partinin tabanı yani il başkanları, ilçe başkanları, belediye başkanları ve teşkilatın kendisi için bir anlaşma

üzerinde olduğunu bildiğini ama tavanın samimi olmadığını ifade etti. 'Tavandan böyle bir samimi teklifin gelmesi halinde ben bu partinin başına geçerim' dedi. Ama tavandan böyle bir teklifin gelmediğini söyledi. Tekrar genel merkez ile yapılan görüşmeler sonucunda da tavan Çiller'e gelin buyurun isteğinde bulunmadı. Tabii böyle olunca da son 3 günde Namık Kemal Zeybek ortaya çıktı ve DP'nin Genel Başkanı oldu, ben kendisine hayırlı olsun diyorum. Burada Tansu Çiller'in de dediği gibi hala partinin

tavanında uyum yok, yani vatandaşın bu partiyi barajın altında bırakma nedeni olan bu partinin tavanındaki kavga hala bitmiş değil, bu kavga bitmediği müddetçe de bu partinin barajı geçmesi mümkün gözükmüyor. Ben beklerdim ki bu partinin büyükleri, bu partiye hizmetleri geçmiş, parti sayesinde milletvekili olmuş, bakan olmuş kişilerin gelip bu partiye sahip çıkmalarını beklerdim. Ama maalesef kongrede bugüne kadar genel başkanlık yapmış olan Yıldırım Avcı, Mesut Yılmaz ve Hüsamettin Cindoruk'a kadar tutun hiçbiri partinin kongresinde yoktu. Partiye sahip çıkılmadı" diye konuştu.

"DP SİYASİ POLİTİKASINDAN SAPTI"

DP'nin genel olarak siyasi politikasında saptığını savunan Çimenoğlu şöyle konuştu:

"Partinin genel olarak da siyasi politikasından da saptığını düşüyorum. Biz DP olarak 1950'de 'yeter söz milletindir' diyerek bir devrim yaparak iktidara gelmiş bir partinin devamı olduğumuzu iddia ediyorduk. Fakat biz son zamanlarda bütün demokratik açılımları, sivilleşmeyi maalesef başka partilere bıraktık. 2011'de yapılacak olan genel seçimlerde partimizin yüzde 10 barajını aşma gibi gayret ve heyecan içerisinde olduğunu görmüyorum. Bundan sonraki ileriye yönelik seçimlerde de partiye yönelik umut ışığı görmüyorum."

Alaplı'nın önünün açılması gerektiğini vurgulayan Çimenoğlu, "Benim burada yerelde Alaplı ilçe başkanım, ilçe teşkilatım ve parti üyelerimle, Zonguldak'taki il yönetimimle herhangi bir kavgam, sorunum ve dargınlığım olmadı. Fakat benim diğer parti üyelerinden farklı olarak başka bir konumum var. Ben Alaplı'nın belediye başkanıyım. Benim sırtımda sadece partimin sorumluluğu değil, aynı zamanda köyleri ile beraber 46 bin nüfusu olan şehir merkezi nüfusu 20 bin olan bir ilçenin sorumluluğu da benim

üzerimde, gelişmekte olan bir ilçeyiz, birçok yatırıma ihtiyacı olan bir ilçeyiz. Hem belediye hizmetleri olarak hem de merkezi hükümet olarak bir sürü yatırımın yapılması gerektiği ve alma noktasında olan bir ilçeyiz. Benim ısrarla bu konumda durmam bu ilçeye gelecek hizmetleri aksatacak gibi bir hissi ve düşünce içerisindeyim. Bence bu ilçenin önünü kapatmamak gerektiğini düşündüm. İlçemizin önünü açmak gerektiğini düşündüm. Bu düşünce içerisinde önce belediye meclisi üyesi arkadaşlarıma durumu anlattım

daha sonra ilçe başkanıma ve son olarak da partili arkadaşlarıma durumu anlatarak dün akşam saat 20.00 itibariyle DP üyeliğimden istifa ettiğimi açıkladım ve gerekli basın açıklamamı da yaptım. Noter kanalıyla da istifa dilekçemi yolladım" dedi.

Alaplı'nın gelişmesi ve önünün açılmasın noktasında her türlü fedekarlığı yapmaya ve görüşmeye açık olduğunu ifade eden Çimenoğlu, "Şunu özellikle belirtmek isterim ki istifa kararını alırken, istifa öncesinde, istifa sürecinde kesinlikle herhangi bir parti ile görüşüp, onlarla bir pazarlık yapıp, bir anlaşmaya varıp böyle bir anlaşma olduktan sonra da istifa etmiş değilim. Olsa çok açık ve net bir şekilde söyleyip istifa ettiğimi söylerdim. Ben bu nedenle istifa ediyorum bu partiye geçiyoruo'e gelin

buyurun isteğinde bulum derdim. Tabi ki bana daha adaylık sürecinin başlangıcında baskılar ve talepler olmuştu. Belediye başkanlığı yaptığım bu iki yıl da çeşitli defalar bu konuda bana talepler olmuştu. Şu anda bağımsız devam ediyorum. Hiçbir parti ile görüşmem ve anlaşmam olmadı. Bundan sonrada Alaplı için ne gerekiyorsa ve ilçenin önünün açılması için ne gerekiyorsa, ilçeye hizmet gelmesi anlamında ne gerekiyorsa her türlü görüşmeyi ve fedakarlığı da yapmaya sonuna kadar açığım. Çünkü gerçekten burada

yaşayan 50 bin insanın hizmete ve insan gibi yaşamaya ihtiyacı var. Bölgemizin de hizmete ihtiyacı var. Bizim de görevimiz ilçemize ve bölgemize hizmet etmektir. Ben istifamın Alaplı'ya, camiaya, herkese hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Burası küçük bir yer sonuçta hepimiz bir aradayız her gün yüz yüze bakıyoruz. Hepimizin amacı Alaplı'yı bir adım daha ileriye taşımak. Ben bu konuda bugüne kadar destek veren herkese teşekkür ediyorum. Bundan sonrada Alaplı adına bu destekleri bekliyorum. Hayırlı ve uğurlu olsun diliyorum" diye konuştu.

İHA

Yayın Tarihi : 21 Ocak 2011 Cuma 14:19:05

Güncelleme :21 Ocak 2011 Cuma 18:24:20