3
Mayıs
2024
Cuma
ZONGULDAK

Karayalçın'dan ERDEMİR çıkışı

Sosyal Demokrat Halk Partisi (SHP) Genel Başkanı Murat Karayalçın, Zonguldak’ta gazetecilerle bir araya geldi. Erdemir’in blok satışı ile özelleştirilmesi konusunda sert tepkide bulunan Karayalçın, gündeme ilişkin konularla ilgili gazetecilerin sorduğu soruları cevapladı.

Emirgan Otel’de gazetecilere sabah kahvaltısı veren Murat Karayalçın, Erdemir’in özelleştirmesi konusunda, "Erdemir’de rahatlık batıyor. Başka neden satılabilir. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere iktidar partide Kamu İktisadi Teşekkülleri’nin (KİT), sırtındaki kamburu kaldırma düşüncesi hakim. Ortada kambur olmaması nedeniyle Erdemir’in blok satış kararına varılmamalıdır. Erdemir kambur değil. Borsaya lanse edilen 1 milyar dolar karşılığında Erdemir, tümüyle yabancıların eline geçecek. Bununla birlikte bir milyar dolarlık para ile 7 milyar dolarlık çelik piyasası da yabancıların eline geçecek. Özelleştirmesine karşı bölgede bütünleşme var. Özelleştirilmeye karşı duruş bölge halkının duruşudur" dedi.

Bu duruşun bölgesel anlamda yayılması gerektiğinin önemini vurgulayan Murat Karayalçın, SEKA örneğinde olduğu gibi klasik karşı duruşun, yetersiz olabileceği endişesini dile getirdi. Zonguldak, Bartın, Karabük illerini kapsayan bölgedeki sendika ve sivil toplum örgütleri ile siyasi partileri birlikte hareket etmeye davet eden Murat Karayalçın, "İş eğer, açtırmayız, kapattırmayız şeklindeki bilek güreşine dönüşürse çok fazla bir sonuç çıkmayabilir. SEKA örneğindeki gibi satılır, devredilir. İş biter" diyerek bölge halkını ikaz etti.

"HÜKÜMETİN RÖDEVANS POLİTİKASI CİDDİYETSİZ"

Geçtiğimiz yıl kömür üretimi ve rödevanslı sahalarla ilgili araştırma yapmak amacıyla Zonguldak’a gelen Murat Karayalçın, başta destek verilen hükümetin rödevans politikasını ciddiyetsiz bulduğunu söyleyerek eleştirdi. Karayalçın rödevanslı sahalar konusundaki tepkisini de, "Kömür çıkartılması için devlet olanaklarının da göz önünde bulundurularak, biz devletin artı, özel sektör ve kamu sektörü birlikteliğinin olumlu karşılanmasını düşündük. Bizim için 10.5 milyon ton kömürün çıkartılmasıdır. Bu araştırma sonucunda hükümetin ciddiyetini ve planının gerçekçi olduğunun görülmesi anlamında da Ocak ayından itibaren işçi alınmasını gerektiği ortaya çıktı. Halen daha işçi alınmaması nedeniyle baştan destek verdiğimiz hükümetin bu projesinin ve planının gerçekçi olmadığı kanısındayız" diye dile getirdi.

Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu’yu ve siyaset alanını belirleyen yasaları da eleştiren Murat Karayalçın, bu yasayı değiştirmek için milletvekillerinin kanun teklifi hazırlığı içerisinde bulunduğunu kaydetti. Yasanın çeyrek yüzyıldır değiştirilmediğini vurgulayan Karayalçın, "Türkiye’de siyaset alanı çeyrek yüzyıldır hiç dokunulmadan olduğu gibi duruyor. Türkiye’de siyaset alanını belirleyen 2 yasa var. Biri siyasi partiler yasası, biri seçim yasasıdır. Bunlarda marjinal, önemsiz sayılabilecek değişiklikler yapıldı. Çeyrek yüzyıldır, bu iki yasa ana hatları ile olduğu gibi duruyor. Türkiye’de siyaset iktisat alanı, demokrasi anlayışı ve Avrupa alanları ile çelişiyor. Onun için bu alan değiştirilmelidir" diye konuştu.

"İKTİDAR VE MUHALEFET KISA PASLAŞMA İÇİNDE"

Siyaset alanını belirleyen 2 yasanın değiştirilmesi konusunda AK Parti ve CHP’nin işbirliği içerisinde halkı uyuttuklarını iddia eden Murat Karayalçın, konuyu unutturmayı aralarındaki kısa paslaşma yöntemiyle gerçekleştirildiğini kaydetti. Karayalçın, ilginç yöntemi ise şöyle anlattı:
"AK Parti ve CHP’nin kısa paslaşma içerisinde bu konuyu unutturmaya ve uyutmaya çalıştıkları düşüncesindeyim. Uyutuyorlar ve unutturuyorlar. Çok da ilginç bir yöntem geliştirmiş durumdalar. 2-3 ayda iki partiden birinin sözcüsü seçim sisteminin değiştirilmesi ile ilgili bir açıklama yapıyor. Diğer parti sözcüsü de yanıt veriyor ve birkaç günlük bir tartışma oluşturuyorlar. Birkaç ay unutturuluyor. 3-5 ay sonra bir vesileyle diğer parti bu kez açıklama yapıyor, sonra diğeri tekrar cevap veriyor. 3-5 ay daha geçiyor. Böyle 2.5 sene kısa paslaşma yöntemi ile geçti. Bu konuyla ilgili bir kaç ay duyabiliriz. Böyle 2.5 sene daha gidebilir. Biz bunu kesmek için 5 milletvekilimiz ile birlikte seçim sistemi ile ilgili kanun teklifi hazırlığı içerisindeyiz. Ne zaman vereceğimizi karara bağlamış değiliz."

Baş müzakereci olarak Devlet bakanı Ali Babacan isminin belirlenmesini olumlu bulan Murat Karayalçın, "Ali Babacan’ın baş müzakereci olmasının iyi ve olumlu olduğu düşüncesindeyim. Önemli olan bundan sonra hükümetin bu ismin arkasında durmasıdır. Çünkü bilindiği gibi müzakereler, Brüksel ile değil, Ankara ile olacaktır" şeklinde konuştu.

Ayrıca Almanya ve Fransa’da yaşanan değişiklikler ve gelişmelerin müzakere tarihini etkilemeyeceğini savunun Karayalçın, belirlenen tarihte görüşmelerin başlanacağı inancını taşıdığı vurguladı.

İHA
Yayın Tarihi : 28 Mayıs 2005 Cumartesi 18:27:30
Güncelleme :18 Haziran 2005 Cumartesi 19:16:23


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?