3
Mayıs
2024
Cuma
BALIKESİR

Yağışlar çiftçiyi sevindirdi

Balıkesir Ziraat Odası (BZO) Başkanı Sami Sözat, son zamanlarda yaşanan ve taşkınlara yol açan aşırı yağışların tarıma kısmen zarar vermesine rağmen çiftçiyi sevindirdiğini, kurak toprakların tava gelmesiyle güz ekiminin yani hububat ekiminin rahat bir şekilde yapılabileceğini bildirdi. 

Körfezdeki sel felaketinde işadamı Esat Edin'in 3 çocuğuyla birlikte hayatını kaybetmesinin kendilerini de derinden üzdüğünü belirten Sözat, yağmurların domates, biber gibi sebze ürünlerinin dışında
diğer mahsule önemli bir zarar vermediğini söyledi. 

BZO Başkanı Sami Sözat, çiftçinin nakit para sıkıntısı çektiğini, günü kurtarmaya çalıştığını ifade etti. 

BZO Başkanı Sami Sözat, "Bölgemizin yağış alması memnuniyet verici. Ancak, bazı bölgelerimizde taşkınlar, sele yol açacak yağmurlar kısmen zarar verdi. Ekim, Kasım aylar sonbahar yağmurlarının yağdığı aylardır. Ancak, domates üreticilerimizin ikici el ürünleri maalesef bayram dolayısı ile işçi bulamadı, bayram sonra işçi bulup ikinci domatesini toplatmak isteyen üreticilerimizin ürünleri bu yağmurlarla tarlada kaldı. Zaten fiyatlarla düşmüştü, zarar eden işçi tarlada kalan domateslerle daha da zarar
etti. Yağmur kuraklıktan dolayı boşalan barajlarımızdaki su seviyelerin artmasına sebep oldu. Zamanında yağmurların aldığı, 'güz ekimi' yani hububat ekimi için ihtiyacı olan tarlaların ihtiyacı karşılanmış oldu. Sebze üreten domates biber üreten dışında bu yağmurun diğer ürünlerimize fazla bir zararı olmadı. Zeytine de fazla zararı olmadı" dedi. 

Yağmurda sarp olan tarım arazilerinde erozyon yaşandığını belirten Sami Sözat, buna rağmen önemli bir zarara yol açmadığını söyledi. Sözat, Edremit'te gece sel sularına kapılan Kemer Country'nin sahibi işadamı Esat Edip ve 3 çocuğunun hayatını kaybettiği olayın herkes gibi kendilerini de çok üzdüğünü belirtti. Hububat ekimi için bu yağışların büyük önem taşıdığını söyleyen BZO Başkanı Sözat, yağmurla yüzü gülen çiftçinin özellikle tohum ve gübre alımında çok büyük sıkıntı içinde olduğunu söyledi. Sözat, "Hasar olan ilçemiz yok, fazla bir kayıp yok. Domates, biber eken çiftçi dışında şikayet yok. Onlar da domates fazla para etmediği için tarlada kalan ürünleri için fazla da üzüntülü değil. Tam ekim ayında yağmurun gelmesi, hububat ekimi sırasında lazım olan yağmurun gelmiş olması çiftçiyi bir yerde memnun etti. 2-3 gün sonra güz ekiminin başladığını göreceksiniz. Hububat ekimleri için faydalı oldu, çiftçiyi sevindirdi. Ekim için yağış önemli, ancak, çiftçiyi üzen başka şey var, çiftçi tarlasına gidecek ekonomik takati bulamıyor. Mazot parasını borç harç verecek de tarlaya ekim için tohumu, gübreyi nereden bulacak? Tohum kilosu 1 milyon lira, gübre alması lazım 100-120 milyon arasında, cebinde sıcak parası yok. Çiftçinin nakit parası yok, ürettiğinden para kazanamadı. Arayış içerisinde" şeklinde konuştu. 

BZO Başkanı Sözat, çiftçilerin mutlaka kayıt altına alınmaları gerektiğini belirterek tarımla uğraşan, geçimini çiftçilik olan tüm vatandaşları uyardı. Ziraat Odası olarak üyelerine yardımcı olmaya çalıştıklarını kaydeden Sözat, "Bayramdan sonra 2 gün içinde 100 çiftçi geldi, 'Ziraat Odası veresiye tohum satıyor mu?' diye. Geçen sene tahsilatta zorlandık, genel merkezin talimatı ile veresiyeyi kaldırdık. Sadece Macar fiğ tohumu isteyen çiftçiye 1 sene vadeli verme imkanımız var. Ziraat Odası'nın görevi
tohum satmak değil. Kanunumuz da bize böyle bir görev vermemiş. Balıkesir'de gidin bakın Ziraat Odalarında 2-3 oda dışında girdi satan oda yoktur. Türkiye genelinde yoktur, çok azdır. Esasında Ziraat Odaları, meslek kuruluşları, nasıl ki berberler odası araç gereç satmıyor, kahveciler odası şeker, çay satmıyorsa Ziraat Odası da böyle bir satış yapmıyor. Ama, 'temin eder' maddesinden faydalanarak bunu yapıyorum, kanuna uygun olarak yapıyorum. Bana gelen talepleri karşılıyorum" ifadelerini kullandı. 

Balıkesir Ziraat Odası'na kayıtlı 8 bin çiftçi olduğunu belirten Sami Sözat, il merkezindeki asıl sayının 12-13 bin olduğunu, bu halde sadece merkezde yaklaşık 5 bin çiftçinin kayıt dışı bulunduğunu, bu kişilerin ileride çok ciddi sıkıntılarla karşılaşacağını söyledi. Avrupa Birliği'nin (AB) bu hususta çok katı kurallar getirdiğini belirten Sami Sözat, "Bu politika gereği kayıt altında olmayan insanlar, ürünlerini satamayacak. Yarın borsada buğdayını bile satamayacak, hayvanını bile mezbahada kestiremeyecek. 'Ben bu işten ekmek yiyeceğim, karnımı doyuracağım' diyen çiftçimiz meslek kuruluşlarına üyeliklerini yaptırsınlar, kayıt altına girsinler. Aksi taktirde dediğim sıkıntılar ile karşılaşacaklar. Balıkesir'de, 80 bin civarında kayıtlı çiftçi var, esasında 120 bin olması lazım. 40 bin eksiği var. Ben çiftçi kardeşlerim adına mücadele veren, gelişmeleri takip eden bir başkanları olarak külfetten kaçmasınlar, mutlaka kayıt altına girsinler diyorum. Bakın 4 ineği olan süt teşviklerinden faydalanamıyor. 5 inek ve üzeri olanlar faydalanıyor. Bu yanlış bir politika. Adamın inek almaya sermayesi yoksa, parası yoksa yada ahırı müsait değilse günahı ne? Onunla hayatını idame ettirmeye çalışıyor. Buna siz teşvik vermiyorsunuz, 5 ineği olacak diyorsunuz.Yarın 10'a çıkacak, sonraki gün 20'ye çıkacak. Yarın tohum alırken bile, 'Çiftçi kayıt sistemine kayıt olan çiftçilere tohum vereceksiniz' diyebilirler. Bunlar IMF'nin tasarrufu ile uygulanan ve Türkiye'ye kabul ettireceği konulardır. Balıkesir'de, 1 ila 4 arasında hayvanı olan çitçi sayısı 2 bin 700'den fazla. Yani yüzde 50'si 1 ila 4 arası hayvanı olan insanlar. Şimdi bu 2 bin 700 kişiye, 'Teşvik alamazsın' diyorsun. Bu adamlara yarın veteriner hizmeti bile gitmeyebilir. İş oraya doğru gidiyor. Avrupa Birliği gelecekte Türkiye'yi kendine güzel bir pazar olarak görüyor. Çiftçi kulağın n yağış önemli, ancak, ı açsın dinlesin. Gözünü de açsın meselelere iyi baksın. Benim kendilerine söyleyeceğim budur" diye konuştu.

İHA
Yayın Tarihi : 9 Ekim 2008 Perşembe 17:24:49


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?