27
Nisan
2024
Cumartesi
MERKEZ - EDİRNE
Belediye Sayfaları
Nufus
396.462
Yüz Ölçümü
6.276
İlçe Sayısı
9
Vali
Nufus
150.717
Yüz Ölçümü
0
Belediye Sayısı
37
Köy Sayısı
0
Kaymakam

Edirne Dergâhları

Muradiye Camisi (Eski Mevlevihane)Edirne Osmanlı devletinin başkenti olmasından sonra şehirde bazı dergahlar yapılmış, sonradan bazıları işlevini yitirerek camiye dönüştürülmüştür. Bunların başında da Mevlevi dergahı olarak kurulan sonra da Muradiye Camisi’ne dönüşen yapı gelmektedir. Bu arada caminin yanına bir Mevlevihane yapılmış ancak, bu yapı da günümüze gelmemiştir.
Evliye Çelebi, Edirne dergahları konusunda bazı bilgiler vermiştir. Ardından Rıfkı Melül Meriç Edirne’de kurulan ve zamanla yıkılarak ortadan kalkan dergahların listesini vermiştir. Oral Onur da günümüze gelemeyen dergahların kitabelerini yayınlamıştır.

Edirne dergâhlarının başında Hünkar Dede Dergâhı gelmektedir. Bu dergâh, Hıdırlık Tepesi’nde Bektaşi tekkesi olarak kurulmuştu. Ancak burada bazı uygunsuz kişilerin toplandığı ve devlet itibarını sarsacak işlerin yapıldığı saraya ihbar edilmiş ve Sultan İbrahim zamanında Kara Mustafa Paşa tarafından 1051’de yıktırılmıştır.

Edirne’de bir de güreşçiler dergâhı bulunuyordu. Derviş hücreleri ve matbahtan oluşan bu yapı ahşap idi. İçerisinde pehlivanlarla ilgili çeşitli eşyalar, güreş malzemeleri bir araya getirilmişti. Bu dergâhın Ali Paşa Çarşısı yakınında bulunduğunu Evliye Çelebi belirtmiştir.

XVII. yüzyılda Zindan Kapısı dışında küçük bir dergâh bulunuyordu. Şeyh Zindani Tekkesi isimli bu dergah İstanbul’un fethine katılmış bir velinin türbesi çevresinde kurulmuştu.

Edirne’de Kurtbayırı denilen yerde geniş bir arazi içerisinde bir Kadiri dergâhı vardı.Bu dergâh da Şeyh Sezai-i Gülşeni tarafından kurulmuştu.

Bunların yanı sıra Ağaçpazarı yakınında Hacı Ömer Ağa’nın kurduğu dergâh, Beylerbeyi Camisi yakınında Şeyh Mestçizade İbrahim Efendi dergâhı da halveti tarikatına bağlı olarak işlev yapıyordu.

Üç Şerefeli Cami’nin yanında Müezzin Sultan ve İshakilerin Ebu İshak Kazeruni dergâhları da vardı.

XVII.yüzyılda Eski Cami yakınında Taşkent Baba Dergâhı, Ağaçpazarı yakınında Tütünsüz Baba Tekkesi de devrinin önemli dergâhları arasında idi.

Gülşeni Tarikatından Hasan Sezai Efendi’nin kurduğu Hasan Sezai Dergâhı 1428’de kurulmuş ve sonra camiye dönüşmüştü.

Kadirhane semtinde, Selçuk Hatun Camisi’nin karşısında bir Kadiri Dergâhı bulunuyordu. Bu dergâhı Kadiriliği Edirne’de yaygınlaştıran Şeyh İsmail Rumi Efendi kurmuştur. Bu dergâh 1746 yılında yanmış, Vezir-i azam Muhsinzade Mehmet Paşa tarafından 1773 yılında tamir edilmişti. Dergah sonraki yıllarda birkaç kez yanmış ve Edirne valilerinden Hacı İzzet Paşa tarafından onarılmış, l885 yılında törenle açılmıştır.

Edirne Müzesi’nde bulunan bir kitabeden Edirne’de Celvetiye Dergâhı olduğu öğrenilmektedir. Müzedeki kitabesinde l639 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır.

Edirne Halk eğitim binasına giden yolun üzerinde Kargı Baba Dergâhı bulunuyordu. Evliya Çelebi Kargı Baba’nın Bektaşi olduğunu ve orduya kargı yaptığını belirtmiştir. Bu dergâha ait 1865 tarihli onarım kitabesi Edirne Müzesi’ndedir.

Lari Camisi’nin arkasında Rami Efendi’nin 1625 yılında kurduğu Gülşeni Dergâhı bulunuyordu. Bu dergah 1625,1636 yıllarında yenilenmiş ve semahanesi yeniden yapılmıştır. Bu onarımları gösteren kitabe yakın tarihlere kadar dergâhın kapısı üzerinde bulunuyordu.

Edirne’de Şıh İbrahim Efendi’nin kurmuş olduğu Rıfai Dergâhının 1780 tarihli kitabesi Edirne Müzesi’nde bulunmaktadır.

Evliya Çelebi Edirne’de bunların dışında Üçler-Yediler, Şütüraplar, Karacaahmet Sultan dergâhlarının isimlerini vermektedir. Ayrıca Edirne Müzesi’nde bazı dergâh kitabeleri bulunuyorsa da bunların hangi dergâha ait oldukları ve bu dergâhların yerleri bilinmemektedir.

Sokollu Külliyesinin cami avlusunun kuzeydoğusunda bulunan dergâhtan yalnızca mihrap duvarı ve mihrabın çıkıntısı günümüze ulaşabilmiştir. Dergâhın hangi tarikata ait olduğu anlaşılamamaktadır. Prof.Dr.Ara Altun ve Tülay Reyhanlı bu bölümün bir süre mescit olarak kullanıldığını belirtmişlerdir. Onlardan öğrenildiğine göre, dergâhın batıdan bir girişi ve girişin iki yanında da biri mihraplı olmak üzere iki ayrı bölümden meydana gelmiştir.


Kenthaber Kültür Kurulu

Yayın Tarihi : 8 Şubat 2008 Cuma 18:53:44
Güncelleme :26 Mayıs 2009 Salı 14:49:45

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
İLGİLİ SAYFALAR