6
Mayıs
2024
Pazertesi
İSTANBUL

DÜNYANIN EN SEKSİ ŞEHRİ İSTANBUL

Son zamanlarda sadece mutlaka gidilmesi önerilen şehirler arasında değil, dünyanın en seksi şehirleri arasında da yer alıyor. Seksi şehir de neymiş diye geçiştirmeyin hemen, Sunday Times Travel dergisi Mart sayısındaki “Dünyanın en seksi 12 şehri” listesine koyduğu İstanbul için “Osmanlı sultanlarının eski başkentinde egzotik cami siluetleri eşliğinde zaman durmuş gibi, ama şehir bir yandan da barları, kulüpleri ve moda restoranları ile 21’inci yüzyıl seksiliğiyle parıldıyor” diye yazmış.

Bizim Selahattin Duman bu duruma pek şaşırmış olmalı ki geçenlerde bu konuda çok hoş bir yazı yazdı. İstanbul için “Öyle övücü ifadeler var ki ben bile kendime nerede yaşadığımı durup durup soruyorum” dedikten sonra tabii ki “Dünyanın en seksi şehri” yakıştırmasına takılmadan edememiş ve eklemiş: “İstanbul dünyanın en seksi şehri... Tövbe estağfurullah! Nereden biliyorsunuz... İstanbul ile Paris’i iş üstünde mi gördünüz? Atina’yı gebe mi bıraktık?” Ben yabancı dergilerde İstanbul’un gece hayatının ve özellikle restoranlarının biraz abartıldığı konusunda Selahattin’e katılacağım.

Bahsettiğimiz dergilerdeki İstanbul yazılarına bakacak olursanız, önerilen yerlerin genellikle Boğaz kenarındaki balıkçılar, Nevizade ve Asmalımescit’teki meyhaneler ve 360 gibi muhteşem bir manzaraya sahip restoranlarla sınırlı olduğunu görürsünüz. İstanbul’un restoran yaşatmak konusunda pek başarılı bir şehir olmadığını söyleyebiliriz. Şehrimizde 20 yıllık ömrü olmuş mekan sayısı iki elinizin parmaklarını dolduracak kadar değildir. Yeni açılan yerleri ise çok kısa sürede moda edip, hemen ertesi yıl terk etmekte de üstümüze yoktur. Halbuki restoranlarımızda iyi şeyler olmuyor değil. Şarap listeleri iyi ithal şaraplar ve gittikçe cazipleşmeye devam eden yerli şaraplarla doldu. Ülkemize ard arda gelen “Master of Wine” grupları kör tadımlarda şaraplarımızı değerlendirdiler. Eskiden restoranların şarap listelerinde yer almayan bazı şaraplarımız bu tadımlarda iyi notlar aldı. Artık müşteriler yanlarında gazetelerde çıkan tadım notlarını taşımaya başladıkları için bu şaraplar da istenilmeye ve şarap listelerinde yer almaya başlayacaklar.

Çırağan Sarayı’nın balkonundan manzara

Otellerimize gelince, şehrimizdeki iki Four Seasons, Akaretler’deki W ve Çırağan Sarayı Kempinski seksi otel diye bir şey varsa, Selahattin ne der bilemem, ama evet, çok seksi oteller. Boğaz kenarına serpiştirilmiş Aija, Sumahan ve Les Ottomans ise tek kelimeyle rüya gibi oteller. Geçen hafta Çırağan Sarayı’ndaki Tuğra Restoran’daki bir şarap yemeğinde Bordeaux’nun en önemli şatolarından Palmer’in şarapları eşliğinde bir yemek verildi. Chateau Palmer iyi rekoltelerinde Bordeaux’nun en büyük şaraplarından bile iyi şarap verebilir. 1995, 1998, harika bir 2001 ve 2003 rekoltelerinin tadıldığı yemekten bildiğim kadarıyla epey şarap arttı, Tuğra’da servis edilmeye devam edilecekler. Tabii ki çok pahalılar, ama İstanbul’da bulacağınız bir Chateau Palmer için de makuller. Elinizde bir kadeh Palmer, Çırağan Sarayı’nın balkonunda günbatımının koyu bir laciverte çevirdiği denize bakıyorsunuz. Birkaç martı uzakta kanat çırpıyorlar, kadehinizden bir yudum alıyorsunuz, Boğaz’ın serin esintisi yüzünüzü okşuyor. Hâlâ “Sahiden de çok seksi bir şehirmiş” demiyorsanız, ben size ne diyeyim ki?

Teoman Hünal - Vatan
Yayın Tarihi : 18 Nisan 2010 Pazar 13:48:00


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?