30
Nisan
2024
Salı
İSTANBUL

İSTANBUL KÜLTÜR VE İSTİHDAMIN BAŞKENTİ OLACAK

2010 Avrupa Kültür Başkenti Projesi, İstanbul’a 10 milyon turist çekmenin yanı sıra ciddi bir istihdam patlaması da yaratacak. Yabancı dil bilen, hizmet, servis, ulaşım, sağlık gibi alanlarda çalışabilecek 250 bin kişiye ihtiyaç duyulacak

Unesco tarafından 2010 Kültür Başkenti seçilen İstanbul önümüzdeki yıl, 10 milyon turist ağırlamaya hazırlanıyor. En büyük kültür organizasyonlarından biri olan bu proje, istihdam anlamında da önemli bir potansiyel taşıyor. 2010 Kültür Başkenti Projesi için kamu ve özel sektör şimdiden kolları sıvadı. Toplam 250 bin kişiye yeni iş olanağı yaratacağı hesaplanan bu dev projede çalışabilmek için şimdiden harekete geçmek gerekiyor.

Özellikle genç nüfus için dönemsel iş fırsatları yaratacak olan etkinlik, üniversitelilerin gündemine çoktan oturdu. Pek çok kurumda ise hareketlilik başladı. Proje kapsamında sürdürülen çalışmalar şimdiden iş çevrelerini etkiliyor. Başta turizm olmak üzere hizmet, servis, ulaşım ve sağlık etkinlikten en çok gelir bekleyen sektörlerden. Projeyi yönlendirecek sanat uzmanlarına olan ihtiyaç ise giderek artıyor.

Kimlere ihtiyaç var?
“İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Hakkında Kanun” ile kurulan İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı kuruldu. Ajansın misyonu, “İstanbul’un, 2010 Avrupa Kültür Başkenti unvanına hazırlanması, 2010 yılında yapılacak etkinliklerin planlanması ve yönetimi, kamu ile sivil kurum ve kuruluşların bu amaçla yapacakları çalışmalarda koordinasyonun sağlanması” olarak belirlendi. Her sektörden uzmana ihtiyaç duyduklarını belirten 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı yetkilileri, projenin özellikle genç nüfusa yönelik iş fırsatları yarattığına dikkat çekiyor.

“Kültür - sanat alanında hizmet verecek uzmanlarla, hizmet ve servis sektöründe iş gücü artışı görülecek” diyen yetkililer, 2010 yılında hedeflenen 10 milyon turist sayısıyla, kişi başı harcama düzeyinin de yükselmesini bekliyor.
Peki, 10 milyon turisti ağırlamak ve projeyi başarıyla tamamlamak için nasıl bir insan kaynağına ihtiyaç duyuluyor? Aranan kriterlerin başında yabancı dil bilgisi olsa da çalışma alanlarının çeşitliliği nedeniyle mesleki yeterlilik öne çıkıyor. Birden fazla dil bilmek ise adayların şansını artıran unsurlardan. Yurtdışı deneyimi yahut farklı kültürlere uyum sağlayabilme yetisi de şirketler için önem taşıyor.

Üniversitelerle işbirliği…
Etkinliğin insan kaynağının büyük bir bölümünü, üniversite öğrencileri oluşturuyor. Özellikle sosyal bilimler alanında eğitim gören gençler, proje kapsamında müzelerden sanat galerilerine, restorasyon çalışmalarından rehberlik hizmetine kadar pek çok alanda çalışabilecek.
İstihdam alanları ise İstanbul’la sınırlı kalmayacak. Diğer şehirlerden gelecek sanat uzmanları ve üniversite öğrencileri yıl boyunca projede görev alacak. İstanbul’da oturmayan ama İstanbul’da okuyan üniversite öğrencilerinin de kendileri için önem taşıdığının altını çizen yetkililer, diğer şehirlerdeki gençlerin göstereceği ilgiden de umutlu.

Reklam sektörünün yüzü gülecek…
Öte yandan Türkiye’nin turistik önem taşıyan illeri de yıl boyunca projenin istihdam kapasitesinden etkilenecek. 2010’un dışa yönelik iletişiminde turistik şehirlerin tercih edilecek olması, başta açık hava reklamcılığı olmak üzere pek çok iş kolunu hareketlendiriyor… Turist çekmek için şirketlerin yapacağı tanıtım çalışmaları da reklamcılık sektöründeki insan ihtiyacının artacağının sinyallerini veriyor.
Özel sektör krize rağmen ilgili

Görünen o ki küresel krize rağmen sponsorlar, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Projesi’ne destek vermeye devam ediyor. Yetkililer, küresel kriz sebebiyle reklam ve sponsorluk giderlerinde kısıntıya giden şirketlerin bile projeye karşı oldukça ilgili olduğunu söylüyor. Projenin uluslararası boyutu şirketler için büyük önem taşıdığı gibi yapılan bağış ve sponsorluk harcamalarının vergi matrahından düşülmesi de ilgiyi artırdığı düşünülüyor.

Öğrenciler için hangi iş fırsatları var?
• İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı projelerinin içinde gençlerin uzman kişilerle çalışma imkanı bulabilecekleri projeler mevcut. Şu anda bile birçok üniversite öğrencisi gönüllü olarak ajansta çalışıyor.

• Ajansın hayata geçirdiği Üniversitelerarası Tiyatro Şenlikleri (İstanbul ve Türkiye), 12’nci Uluslararası Reklamcılar Derneği Yarışması ve Liseliler 2010’a Katılıyor projeleri, gençlerin çalışabileceği programlar arasında.

• Oteller, restoranlar ve kafeler yarı ya da tam zamanlı işlerin bulunabileceği mekânlardan…

• Gençler ayrıca belediyeler, müzeler, sanat galerilerinde çalışabilecekleri gibi rehber olarak da etkinlikte görev alabilir.

• Restorasyon, renovasyon, restitüsyon ve kentsel dönüşümü kapsayan uzun süreli projelerde iş bulmak mümkün.

• Genç sanatçıları destekleyecek, onların yurtdışına açılmalarını sağlayacak projelerin geliştirildiği etkinlik kapsamında AB ülkelerinden büyük işlere imza atmış sanatçılar davet edilecek. Bu sanatçılara İstanbul’da yaşama, çalışma ve üretme olanağı sağlamayı amaçlayan “İstanbul’da Yaşıyor Çalışıyor” projesi ise sanata ilgi duyanlar için önemli fırsatlar yaratacak.

Daha önceki ülkeler hangi avantajlar elde etti?
“Avrupa Kültür Başkenti” fikri ilk kez, 1985 yılında dönemin Yunanistan Kültür Bakanı Melina Merkuri tarafından ortaya atıldı. Aynı yıl AB Konseyi, projenin kapsamını belirledi ve uygulamaya koydu. 1985`ten 2000 yılına kadar AB`ye üye olan ülkelerin kentlerinden biri Avrupa Kültür Başkenti olarak seçildi. 2000 yılına gelindiğinde, yeni binyıl nedeniyle Avrupa Kültür Başkenti unvanı hem birden fazla kente hem de AB adayı olan ülkelerin kentlerine de verilmeye başlandı.
Daha önce bu unvanı alanlar arasında, Atina (Yunanistan), Floransa (İtalya), Amsterdam (Hollanda), Berlin (Almanya), Paris (Fransa), Madrid (İspanya), Lizbon (Portekiz), Selanik (Yunanistan), Brüksel (Belçika) gibi kentler bulunuyor. Milyonlarca kişinin istihdam edildiği programlar kapsamında yapılan tanıtım çalışmaları, bahsi geçen şehrin iş gücü ve ekonomik anlamda kalkınmasına imkân tanıyor…

Özel sektör ne kazanacak?
Özel sektör için de önemli bir tanıtım fırsatı olan proje, iş bağlantıları ve müşteri portföyü için önem teşkil ediyor. Sponsorluk anlaşmalarıyla uluslararası tanıtım imkânı sağlayan firmalar, çalıştıkları kişilerle uzun dönemli iş anlaşmaları da yapabiliyor. Bunun yanı sıra proje için yapılan bağışların ve sponsorluk harcamalarının tamamının 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 89’uncu maddesi ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10’uncu maddesi uyarınca vergi matrahından düşülmesi şirketlerin ilgisini krize rağmen canlı tutan unsurlardan...

En çok turizmin yıldızı parlayacak!
İstanbul’un kültürel mirasının turizme yansıtılması, turizm olanaklarının geliştirilmesi, gerekli kentsel altyapının iyileştirilmesi ve hizmet kalitesinin yükseltilmesiyle İstanbul’a 2010 yılında 10 milyonun üzerinde turist gelmesi hedefleniyor. Beklentiye bağlı olarak hem kapasitelerini hem de çalışan sayılarını artırmayı planlayan işletmeler şimdiden çalışmalara başladı. Ulaşım ve hizmet sektörleri de 2010 yılını dört gözle bekleyenler arasında…


Önceki kültür başkentleri neler kazandı?
Lüksemburg 2007 - Lüksemburg
• 200 üniversite öğrencisi danışma kurulunda aralarında bürokratların da olduğu bir ekiple birlikte çalıştı.

Liverpool 2008 - İngiltere
• Ülke ekonomisine 800 milyon sterlin katkı sağladı.
• Bu bütçenin 25 bin sterlini bu yıl gerçekleştirilen organizasyonlar için harcandı.
• Organizasyona bağımsız danışmanlar tarafından 2 milyar sterlinlik yatırım yapıldı.
• Bu organizasyonla yaklaşık 14 bin kişilik ek istihdam yaratıldı.
• Organizasyon için gelen turistler 220 milyon sterlin harcadı ve şehirdeki yaklaşık 3 bin iş yeri bundan yararlanmış oldu

Stavanger 2008 - Norveç
• 11 bin aktivite ve 160 proje üretildi.
• Etkinliği 875 bin ziyaretçi izledi.
• Etkinlik için 300 milyon Norveç kronu bütçe ayrıldı.

Başaran ULUSOY - TURSAB Yönetim Kurulu Başkanı

“İstihdam için hazırlanıyoruz”

İstanbul yalnızca bu yıl değil her yıl kültür başkenti. Önümüzdeki sene şehre 10 milyon turist bekliyoruz. Bunun için turizm sektörü şimdiden hazırlıklara başladı. Otellerde hem organizasyon hem de istihdam anlamında ciddi bir hareketlilik var. Bütün bunların istihdama olumlu şekilde yansıyacağı görüşündeyim.

 

İpek Alpkökin - Sabah
Yayın Tarihi : 22 Haziran 2009 Pazartesi 16:35:57


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?