"Başarılı bir operasyondur"

İstanbul Valisi Muammer Güler, Bostancı'daki hücre evine yönelik gerçekleştirilen operasyonun başarıyla sonuçlandığını ifade ederek, daha büyük kayıplar verilebileceğini belirterek, "Güvenlik şeridiyle ilgili herhangi bir zafiyet söz konusu değildir" dedi. Terörle mücadelenin kolay bir iş olmadığını, can pazarı olduğunu belirten Güler, "Operasyonun gerçekleştirildiği evin içinde, AK Parti İstanbul teşkilatında patlayan bombanın benzeri bulundu. AK Parti'ye gönderilen paketin aynısı
hazırlanmış. O paket de bir yere gönderilecekti" diye konuştu.

İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Vali Güler, Bostancı'da bir emniyet amirinin şehit olması, bir vatandaşın hayatını kaybetmesi, 7 polis memuru, bir kameraman ve bir vatandaşın yaralanmasıyla sonuçlanan operasyonun, Devrimci Karargah adlı yasa dışı sol bir örgüte yönelik gerçekleştiğini söyledi. Söz konusu örgütün, bölücü örgütle işbirliği yapan bir örgüt konumunda olduğunu ifade eden Vali Güler, daha önce İstanbul'da iki terör eylemini gerçekleştiren
örgüte ait lider kadrosu ve en önemli elemanlarının, hazırlandıkları yeni eylemlere ait mühimmat, bomba, silah ve diğer dokümanlarla birlikte ele geçirildiğini belirtti. İstanbul Valisi Muammer Güler, basın toplantısını bir savunma amacıyla değil, eksik veya yanlış bilgileri açıklığa kavuşturmak amacıyla düzenlediklerini ifade ederken, "Başarıyla biten bir operasyon" dedi. Örgütün önemli bir elemanının, uzun takip sonucu yakalandığını belirten Güler, "Bu örgüt, 1988 yılında yeniden yapılanma içerisinde oluşturulan ve daha sonra da sol örgüt yapısını bölücü örgütün eğitim kamplarında, PKK kamplarında eğitim gören bir örgüt olarak ortaya çıkmıştır. Selimiye'de 1. Ordu'ya yönelik havanlı saldırıyı gerçekleştiren, AK Parti İl Binası'nda eylem gerçekleştiren örgüttür. 14 elemanı sağ, bir elemanı ölü olarak ele geçirilen bu terör örgütü aynı zamanda PKK ile de işbirliği yapan bir örgüt konumundadır. Ele geçirilen malzemeler içerisinde sansasyonel nitelikli eylemlerde kullanılacak bomba, bomba düzenekleri, AK Parti binasına konulan bomba düzeneğine benzer, hazır bir düzenek de ele geçirilmiştir. Bol miktarda silah ve doküman, patlayıcılar ele geçirildi. El Kaide ve Hizbullah'a yönelik hedeflerde de toplam 40 kişi gözaltında" dedi.

"Her operasyon kendi içinde bir ders niteliğinde"

Vali Güler, operasyonla ilgili basında yer alan eleştirilere değinirken, eksik veya yanlış bilgiye, uzmanların yanlış değerlendirmelerine, bazı kişilerin kendilerini uzmanmış gibi takdim ederek operasyonun şartlarını bilmeden yaptıkları eleştirilere tepki gösterdi. Her operasyonun kendi içinde bir ders niteliğinde olduğunun altını çizen İstanbul Valisi, "Her operasyonun kendi şartları vardır. Teröristlerin sayısı, bulunulan mekanın özellikleri, teröristin direnme gücü, bulunan mekanla ilgili sağlık, itfaiye ve trafik gibi farklı durumların veya eş zamanlı operasyonu gerektiren bütün durumlar farklı değerlendirilir. Eksikler varsa gündeme alınır ve değerlendirmesi yapılır" diye konuştu.

Güler, emniyet şeridiyle ilgili değişik değerlendirmeler olduğunu belirterek, "Güvenlik şeridiyle güvenlik bölgesi aynı kavramları ifade etmemektedir. Güvenlik şeridinin dışı güvenlikli, dışı güvenliksiz diye bir ayırım söz konusu değil. Güvenlik şeridi, delillerin toplanacağı, gerektiğinde sağlık, itfaiye ve ulaşımla ilgili rahatlık sağlayacak bir bölgedir. Dünkü operasyonun yapıldığı yer çok yoğun apartmanların bulunduğu bir bölge. Şimdiye kadar kullanılan güvenlik şeridinin en uzun tatbik edildiği yerdir. Dünkü operasyonda, 96 metreye kadar konulan bir güvenlik şeridi söz konusudur. Şerit çekilen bölge çatışmanın gerçekleştiği dairenin baktığı bir yer ise, şeridin arkasındaki bölge de güvenlikli bölge değildir" ifadelerini kullandı.

Güvenlik şeridinin, makul bir yere kadar çekilebileceğini ifade eden İstanbul Valisi Muammer Güler, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Asıl çatışma dairenin ön yüzünde ağırlıklı olarak meydana gelmiştir. Sadece bir iki el silah arka cepheden atılmıştır. Arkada polislerin konuşlandığı yer, dairenin görmeyeceği şekildedir. Araçlar siper alınarak arkadaşlar konuşlanmıştır. Orada da kimsenin bulunmaması için sürekli ikazlar yapılmıştır. Bu ikazlara rağmen güvenlik şeridinin dışında yaralanma ve ölüm hadisesi meydana gelmiştir. Zaman zaman sağlık, itfaiye veya orada bulunan yaşlıların nakli için kontrollü şekilde sokağın arka kısmı trafiğe açılabilmiştir. Ön kısmında trafik tamamen kapatılmıştır.
Operasyonda, şimdiye kadar hiç kullanılmamış bir yöntem uygulanarak, bir çok alan trafiğe kapatılmıştır. Evde başlangıçta 5 kişiye kadar şahsın olabileceği, birinin çocuk olduğu bilgisi vardır. Olaydan sonra bu kişilerin içeride olmadığı anlaşılmıştır. Evde bulunduğu var sayılan biri bayan, bir erkeğin orda olmadığı anlaşılırken, bayan operasyon sırasında başka bir yerde ele geçirilmiştir."

"Teröriste doğru zamanda müdahale edildi"

Vali Güler, perde arkasından üç kişinin gözüktüğü iddialarını yalanlayarak, "Operasyondan sonra apartman didik didik arandı. Böyle bir şey yok" dedi.

Apartmanın boşaltılmadığı iddiasının doğru olmadığını savunan İstanbul Valisi Muammer Güler, dairenin bulunduğu kattan kimsenin inme imkanı olmadığını, kapıdan sürekli ateş edildiği için apartman sakinlerinin daha üst katlara yöneldiğini belirtti.

Güler, ilk kez böylesine çok cephanenin bulunduğu bir operasyon gerçekleştiğini ifade ederek, "Terörist, içeride çok sayıda cephanesinin olduğunu, tamamını kullanacağını, asla teslim olmayacağını ve örgütün mesajlarını telsizle söylemiştir" diye konuştu.

Teröriste ait telsizi basın mensuplarına gösteren Vali Güler, "Polis telsisi değil. Kısa alan frekansı ayarlanarak polis telsizine girilmiştir. Teröristin bir an önce etkisiz hale getirilmesi ihtiyacı doğmuştur. İçerinin durumu tespit edilmeden bir müdahale başlangıçta düşünülmemiştir. Bitişik bir daireden duvar açılarak girmek istenmiştir fakat açılan delikten terörist bomba atmıştır ve akabinde yangın çıkmıştır. Teröriste doğru zamanda müdahale edildi. Arkadaşlarımızın çelik yeleklerinde mermilerin isabet ettiği yerler tespit edildi. Mermiler, takviyeli çelik yeleklerin alt bölümlerine isabet etmiştir. Yakın çevredeki elemanlarımızın hepsinde çelik yelek vardı. Şehidimiz, yüzünden aldığı bir mermiyle hayatını kaybetmiştir" açıklamasında bulundu.

Vali Güler, bu tip operasyonlarda bilgilendirmenin çok önemli olduğunu söyledi. İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın operasyonu bizzat yönettiğini belirten Vali Güler, Cerrah'tan aldığı bilgiler doğrultusunda kamuoyunu bilgilendirdiğini belirtti. Güler, "Basın mensubu arkadaşların bir çoğu güvenlik r şeridinin içinde de yer aldı, kurallara uyduğumuzu söylemek mümkün değil. Trafikle ilgili alınabilecek en yoğun tedbir alınmıştır. Apartmanın doğalgaz, su, elektrik bağlantıları gözden geçirilmiştir" dedi.

Operasyon düzenlenen 16 hedefin 4 tanesinde yoğun şekilde silah ve mühimmata rastlanmasının ve örgüt yöneticilerinin bu yerlerde olmasının, istihbaratın ne kadar doğru olduğu gerçeğini de ortaya çıkardığını belirten Vali Güler, terörle mücadele bir bütün halinde düşünmek zorunda olduklarını söyledi. Güler, bunun aynı zamanda bir psikolojik harekat olduğunu belirterek, "Güvenlik güçlerinin moral motivasyonunu etkileyecek mahiyetteki değerlendirmeler, onların şevkini kırar. Güvenlik şeridiyle ilgili
herhangi bir zafiyet söz konusu değildir" diye konuştu.

"İstanbul'da özel harekat polisi, kullanılması gereken yerde kullanılıyor"

İstanbul'da Özel Harekat polisinin başka amaçlarla kullanıldığı ifadelerinin yer aldığını belirten Vali Güler, böyle bir şeyin asla söz konusu olmadığını söyledi. Güler, "İstanbul'da Özel Harekat polisi, kullanılması gereken yerde kullanılıyor. Masa başında bu tip operasyonlara katılmadan bu konudaki değerlendirme yapmak kolay değil. Bu tür değerlendirmeler; bu işi yaşayan, bu işin zorluklarını bilen kişiler tarafından yapılırsa gerçek olur. Her operasyondan alınacak dersler vardır. Bugünkü operasyondan
da İstanbul polisinin, Türkiye polisinin hatta dünya polisinin alacağı dersler var. Bu çok istisnai bir operasyondur. Kendi içinde özel şartları da oluşmuştur. Amaç itibariyle başarılı bir operasyondur. Daha büyük kayıplar da olabilirdi" açıklamasında bulundu.

Operasyonla ilgili tek açıdan değerlendirme yapılmaması gerektiğinin altını çizen Vali Güler, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğer yaralı sayısıyla şehit sayısıyla değerlendirme yaparsanız sadece tek açıdan yapılan bir değerlendirme olur. Kendi içinde amacına ulaşılan, hedeflenen noktaların, hedeflenen örgüt mensuplarının, malzemelerin ele geçirilmesi, ileriye yönelik eylemlerin aydınlatılması yönünden başarılıdır diyorum. Operasyonun kendi içindeki riskler bir arkadaşımızın şehit olmasına, bir vatandaşımızın hayatını kaybetmesine sebep olmuştur. Terörle mücadele kolay bir iş değil, bu iş can pazarıdır. Bunun karşılığında
hiçbir şeyin olmaması diye bir durum söz konusu olamaz. Yaralanan, hayatını kaybeden kişilere göre yapılacak değerlendirme yanlış olur. Örgütün askeri ve sivil makamlara yaptığı saldırılar, vahşileşmiş olduklarının görülmesi açısından önemli. Bir kişinin, yaralı veya şehit sayısını esas alarak operasyonun başarısını değerlendirmesi, bu işi bilmediğinin göstergesidir. Bu örgütün daha önce yaptığı terör eylemlerini nazar aldığınızda, büyük çaplı eylemlerdir. Havan saldırısında onlarca kişi ölebilirdi. AK Parti il binasında onlarca kişi hayatını kaybedebilirdi. 1 Mayıs da böyle bir provokatif eylemin yapılabileceği bir etkinliktir. Başka bir nokta da olabilir. Provokasyona açık olan alanlar veya toplantılar bu tür terör eylemlerinde tercih edilir."

Vali Güler, operasyonun gerçekleştirildiği evin içinde, AK Parti İstanbul teşkilatında patlayan bombanın benzerinin bulunduğunu açıkladı. AK Parti'ye gönderilen paketin aynısının hazırlandığına dikkat çeken Güler, o paketin de bir yere gönderilmesinin planlandığını söyledi.

Vali Güler, güvenlik şeridini gösteren fotoğrafları basınla paylaşırken, "Sürekli ikazlar yapıldı. Asıl çatışma bölgesi binanın ön yüzünde yaşanmıştır. Yer yer 100 metreye yaklaşan güvenlik şeridi çekilmiştir" dedi.

"Operasyonu terörle mücadele timleri yaptı, operasyonla ilgili eğitimli ve donanımlı arkadaşlardır"

Olayda mağdur olan vatandaşların zararlarının karşılanacağını ifade eden Güler, "Bu örgüt, sadece aşırı sol örgüt olmaktan çıkıp, bölücü terör örgütüyle birlikte hareket ediyor. PKK terör örgütünün amaçlarına yönelik de bir mücadele stratejisi benimsemiştir. Bunların bilinmesi yetmez, bunların delillendirilmesi gerekir. Operasyonu terörle mücadele timleri yaptı. Operasyonla ilgili eğitimli ve donanımlı arkadaşlardır. Daha önce Özel Harekat'ta görev almışlardır. Evde bu kadar cephane bulunduğu bilgisi yoktu. Silahlı şekilde karşılık vereceğine dair bir istihbarat vardı. Terörist, 'polis' denilerek kapının çalınmasıyla bomba atmıştır ve silahla karşılık vermiştir. Terör örgütlerinin kime hizmet ettiğini bilmek zor bir şey değil. Terör örgütü devletin düzenini yıkmayı amaçlayan, bölücü, yıkıcı bir örgüttür. Güvenlik güçlerini hedefleyen bir örgüttür. Terörün esprisi budur" dedi.

Vali Güler, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun terörle mücadele ve diğer suçlarda bir ayırım getirmediğini, terörle mücadelede farklı kanuni yöntemlerin de uygulanmasının zorunlu olduğunu söyledi. Polisin kapıyı çalarken polis olduğunu söylemek zorunda olduğunun altını çizen Vali Güler, "Terörist kimlik sorsaydı, kimliğini göstermek zorundaydı. Kanun ne diyorsa öyle olur. Terörle mücadele kentlerde o kadar büyük tedbirsizlikleri de gündeme getiriyor ki, insanların her biri kendi telaşında. Toplumda panik yaşanması, terörün amaçlarından biridir. Vatandaşlarımız da belli yerlerden görüntü alma hevesi oluşuyor. Bu heves, bazen güvenlik endişesini de unutturuyor. Bazı görüntüleri elde etmek için yanlış davranılmasına sebep olabiliyor" açıklamasında bulundu.

Güler, zanlılar mahkemeye sevk edilirken, ele geçirilen malzemelerin basına gösterileceğini ifade ederken, "Neticelere ulaşmak operasyonu başarılı kılar ama bu arada şehit de vereceksiniz. Tabii keşke olmasaydı. Bugünkü bu toplantı, yapılan değerlendirmelere karşı eksik veya yanlış bilgileri açıklığa kavuşturmak anlamındadır, bir savunma değil. Basının bu tür olaylarda yapması gereken taktiği de sorgulamak size düşer mi düşmez mi? Ben düştüğü kanaatindeyim. Bir varsa yanlışlıklarımız bunları
belirleyeceğiz" dedi.

"Teslim olmayacağını söylüyor, ne yapmak lazım, beklemek mi lazım"

İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah da, operasyonun başarıyla sonuçlandığını söyledi. Operasyonun binanın ön tarafında gerçekleştirildiğini belirten Cerrah, "Çatışmaya giren arkadaşlarımız binanın ön tarafı ve merdiven boşluğunda yerleşmiştir. Çevredeki binaların üzerinde de keskin nişancılar vardır. Arkada da teröristin kaçmasını engellemek için bir bahçe var, arkasında tekrardan bir bahçe ve o bahçede de yüksek binalar var. O binaların çeşitli yerlerinde de keskin nişancılarımız vardır. Terörist ön tarafta çatışma yaparken arkaya geçtiğinde bizim görevlileri görüyor ve görevlilere ateş etmesi esnasında oradaki vatandaşın vurulması, kameramanın yaralanması meydana geliyor. Binanın ön cephesinde de teröristin attığı mermi izleri var. Bugüne kadar yaptığımız her operasyonda terörist genelde hangi cephede çatışıyorsa, o yöne doğru ateş eder. Kaçmak istedi büyük ihtimal ve arka bölümdeki polisleri görünce ateş etti. Niyeti bir polis daha vurmaktı ama maalesef oradaki masum genci kaybettik" diye konuştu.

Cerrah, merdivenler çok dar olduğu için üst katlara çıkıp tahliyenin mümkün olmadığının altını çizdi. Polisin dikkatli davranmaması halinde ilk atışta birkaç şehit verilebileceğini belirten Cerrah, "Kapı taranmıştır. Mandalını açmak suretiyle iki el bombası anında atıyor. O esnada 7 arkadaşımız yaralandı. Bol miktarda el bombası kullandı. Kendisinin telsizinden anons etti. Biz kendisini ikaz ettik teslim olması konusunda. Kendisine bir zarar vermeyeceğimizi söyledik. Zaman zaman anons etmek suretiyle. Kesinlikle teslim olmayacağını, bol miktarda mühimmatı olduğunu kendisi de beyan etmiştir. Terörist, şehit olan emniyet amirinin ne telsizini ne de silahını ele geçirebilmiştir. Operasyondan elde ettiğimiz malzemeleri gördüğünüzde siz de hak vermiş olacaksınız. Elinde bol miktarda mühimmat, plastik patlayıcıları, el bombaları var. Çekinmeden bunları sık sık kullandı. Buraya giriyorsunuz. Mutlaka girecek olan kişi yaralanacaktır, ölümü dahi göze alacaktır. Teslim olmayacağını söylüyor. Ne yapmak lazım. Beklemek mi lazım. Bu operasyon başarılı bir operasyondur. Çünkü terörist ve diğer teröristler ele geçirilmiştir. Bu malzemeleri gördüğünüzde, İstanbul'da ne olayların yapılabileceğini hep birlikte görmüş olacağız" açıklamasında bulundu.

Celalettin Cerrah, örgütün amacının sempatizan kazanmak olmadığının da altını çizerek, "Bu terör örgütü sempatizan kazanma veya 'bol miktarda teröristim olsun' düşüncesi yoktur. Bu örgütün tek amacı suikast türü eylem yapmak, sansasyonel büyük eylem yapmak için bir araya gelmiş teröristlerin olduğu örgüt. Diğer örgütlerle bu örgütü lütfen karıştırmayın. Bu örgütün amacı sempatizan kazanmak değil, sansasyonel büyük eylemler yapmak" ifadelerini kullandı.