1
Mayıs
2024
Çarşamba
İSTANBUL

14 günlük yuvaya maganda kurşunu

Denizcilik Yüksek Okulu'ndan mezun olan Önder Şenerler (27), yaklaşık dokuz aydır Taksim Zambak Sokak'taki Karaoke Bar'ın güvenlik amiri ve sorumlu müdürü olarak çalışıyordu. Fakat, aklı sevgilisi Sibel'deydi.

Genç kızı 10 ay önce, Zeytinburnu Merkez Efendi Mahallesi'ndeki arkadaşları vasıtasıyla tanımış ve çok sevmişti. Sibel (19), üniversite sınavını kazanmış, kaymakam olmanın hayalini kuruyordu. Sibel'in ailesi ise üniversiteye gidecek olan küçük kızlarının bu ilişkisine karşıydı. Kızlarını memleketi Konya'ya götürdüler. Bir daha geri gelmeyecekleri söyleniyordu.

Ayrılığa dayanamadı

Ayrılığa daha fazla dayanamayan Önder, Sibel'le telefonda konuştuktan sonra Konya'nın yolunu tuttu. Kaçmaya karar veren iki genç, birlikte İstanbul'a geldi.

Önder'in babası Hasan Şenerler, oğlunu ve gelinini ailesinin yaz aylarını geçirdiği Marmara Adası'na götürdü. Şenerler ailesi, genç gelinlerini bağrına basmıştı. Önder ve Sibel, hemen ertesi gün, 23 Temmuz'da sade bir nikâhla hayatlarını birleştirdi.

Genç çift, Önder'in anneannesinin işlettiği pansiyonda yaptıkları birkaç günlük balayından sonra, 1 Ağustos'ta İstanbul'a döndü. Sibel, nikah yapmalarına rağmen bir ay içinde yapılması planlanan düğün için hayalindeki gelinliği seçti, ailesinden gelecek "af" haberini beklemeye başladı. Sevdiği kızla yeni bir hayata başlayan Önder de barda yeniden işbaşı yaptı.

Önder, cumartesi günü 03.45 sıralarında sokaktan silah sesleri geldiğini duydu. Barın güvenliğinden de sorumlu olduğu için kapıya yöneldi. Daha kafasını dışarıya yeni uzatmıştı ki, kör bir kurşun sol gözünün altından girerek beynine saplandı. Arkadaşları tarafından Alman Hastanesi'ne kaldırılan Önder, hayati tehlikeyi atlatamadı. Beyninde ödem oluştuğu için ameliyata alınamayan gencin durumu son derece kritik. Edinilen bilgiye göre, Önder'in çalıştığı sokaktaki Renta 34 isimli gece kulubü, kısa bir süre önce ruhsatsız olduğu için kapatıldı. Sahibi Abdülgani Güner, barını yeniden açmak için birçok yol denediyse de başarılı olamadı.

İmren'i yaralamış

Güner'in yeğeni Davut Güner de, kapalı olduğu halde olay gecesi bara geldi ve içeri girmeye çalıştı. Mühürlü kapıdan giremeyince de havaya ateş etmeye başladı. Tanıklar polise, Önder'i komaya sokan kurşunun Güner'in silahından çıktığını söylediler. Ortadan kaybolan Güner'in, daha önce de şarkıcı Cengiz İmren'i silahla yaraladığı öğrenildi.

Bütün Marmara Adası ona ağlıyor

Marmara Adası'nda pansiyon işleten anneanne Müzeyyen Demirtaş (69), adada yapılan nikâhta bütün ailenin ne kadar mutlu olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: "Ameliyat olduğum için İstanbul'a gelemiyordum. Gözümle görmek istedim çocuğumu. 'Gelin nikâhı burada yapın' dedim. Ne kadar güzeldi. Bütün Marmara Adası ağlıyor onun için. Ben 16 yıl Almanya'da yaşadım, çocuklarımı orada büyüttüm. Orada kediye bile kötülük edemez kimse. Burada çatır çatır insanlar ölüyor, kimsenin bir şey yaptığı yok. Böyle kanun olur mu, böyle devlet olur mu?" Anne Ömür Şenerler (51) ise "Herkes elinde silahla geziyor. Adalet yok, eşkıya sokağa indi. Cezaların çok ağır olmasını istiyorum. Cinayet işleyenler, birkaç sene yatıp sokağa salınıyor. Yazık ediyorlar böyle güzel insanlara. Çocuğum, bu yaşına kadar hiçbir kavgaya karışmadı. Bari bundan sonra polisler, savcılar gereğini yapsınlar" diyebildi.

milliyet
Yayın Tarihi : 6 Ağustos 2007 Pazartesi 09:56:19


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?