Ağrı'daki ailesine destek olmak için çalıştığı inşaatın 3. katından düşerek ölen üniversiteli Ömer Çetin'in (20) yakınları, olayda ihmal olduğunu savunarak, "Bu işin peşini bırakmayacağız" dedi.

Muğla Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Edebiyatı Bölümü öğrencisi Ömer Çetin'in (20) inşaat işçisi babası Fahrettin Çetin, amcası Mikail Çetin, dayısı İbrahim Özdemir ve bazı akrabaları İstanbul'a geldi. Olayın yaşandığı inşaata gelerek bir yetkiliyle konuşmak isteyen acılı baba, kazayı, çalışmak için gittiği Aydın'da öğrendiğini söyledi. "Bu kaza değil. Bu, sahipsizlik, ilgisizlik başka bir şey değil" diyen baba Fahrettin Çetin, olayda ihmal olduğunu savundu. Çetin, "İki tahta üzerine çıkartıp, kalıp söktürmüşler. Oğlumun sadece getir götür işlerine bakması gerekirdi. Tahta verir, çivi sökerdi. Oğlumu çıkarmışlar, o köşede kalıp söktürmüşler. Emniyet kemeri yok, herhangi bir önlem yok. Bir saat yerde yatmış. Sahip bile çıkmamışlar" dedi.

Muğla Üniversitesi'nde okuyan oğlunun okul harçlığını çıkarmak için yaz tatillerinde çalıştığını kaydeden Çetin, "Yurtta kalıyordu, yurt parasını, harç parasını çıkartmak için çalışıyordu. 200 liralık Başbakanlık bursu alıyordu ama yeterli gelmiyordu. Benim de imkanlarım olmadığı için veremiyordum. Bu şekilde çalışıyordu. Tek erkek çocuğumdu. Şuanda okuyan bir kız çocuğum daha var. İlköğretimde okuyan çocuğum var. Onu ilerde üniversiteye gönderecek miyim bilmiyorum" diye konuştu.

Acılı baba, olayı Aydın'da öğrendiğini de ifade ederek, şöyle konuştu; "Amcamın oğlu beni aradı. 'Ömer inşaattan düşmüş, kaza geçirmiş' dedi. Bizde kalktık geldik. Yolda tanımadığım birisi beni aradı. Değişik değişik sorular sordu. Ben bilmiyordum ve 'başın sağ olsun' dedi. Ömer ile ilgili sorular sordu. Ömer okumayı çok seviyordu. Oğlum çok efendiydi. Karıncayı dahi incitmemiştir. Üniversiteyi bitirince öğretmen olmak istiyordu. Edebiyat öğretmeni olmak istiyordu. En son olaydan önceki akşam telefonda görüştük. Baba 'ayın birinde bırakacağım' dedi. Bende 'yeter bırak gel' dedim. 'Yok baba, bir haftamı daha tamamlayayım geleceğim, oradan da okuluma giderim' diyordu. Sadece bunu konuştuk."

Amca Mikail Çetin ise kendisinin de inşaatı olduğunu ve 11 işçi çalıştırdığını ifade ederek, yeğeninin ölümüne neden olan olayın ihmalden kaynaklandığını ileri sürdü. "Burada emniyet kemeri olmadan öğrenci çalıştırılır mı?" diye soran Çetin, "Kalemden başka bir şey tutmamış, tecrübesiz birisi burada çalıştırılır mı? Ben şurayı görüyorum, hayret ediyorum. Orayı ben sökemem. Çünkü arkasında bir dayanağı yok. Orada bir çiviyi zorladı demek ki. O çivi de boşalınca arkasında korkuluk olsaydı, emniyet kemeri olsaydı asılı kalırdı. Hiçbir şey olmayınca yere düştü. Düştüğü yerde iki saat kadar beklemiş. İşçilerin söylediğine göre kanı pıhtılaşmış. Biz buraya geleli 3 saat oldu. Hiçbir yetkili ne geldi, ne gitti. Ben amcasıyım, biz şikayetçiyiz" dedi.

Adli Tıp Kurumu'ndan cenazesi alınan Ömer Çetin'in memleketi Ağrı'da toprağa verileceği öğrenildi.