4
Mayıs
2024
Cumartesi
İSTANBUL

Çocuklarımızı hiç sevmiyoruz!

Türkiye Psikiyatri Derneği'nden yapılan açıklamada, son 5 yılda çocuklara yönelik başta ekonomik istismar olmak üzere ihmali ve istismar yaygınlığının giderek arttığına dikkat çekilerek, "Fiziksel ve cinsel istismar olgularında da belirgin artış gözlenmektedir. Çocuk pornografisi konusunda Türkiye riskli ülkelerin başında gelmektedir" denildi.


Türkiye Psikiyatri Derneği'nden yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'de 200 bin çocuğun sokakta yaşamını sürdürmeye çalıştığı belirtilerek, "Özellikle Anadolu'nun bir çok kentinden ve köylerden gelen ailelerin çocukları göç ettikleri kentlerde yoksulluk içinde yasam mücadelesi vermektedirler. 15 milyon 70 bin ailenin 3 milyon 600 bini yoksulluk sınırındadır. 15 yaş altındaki 5.6 milyon çocuk gıda ve gıda dişi yoksulluk içinde yasamaktadır. Özetle, ülkemizde dört çocuktan biri yoksuldur . Yoksul çocukların çoğunluğu büyük şehirlerde ve köylerde yasamaktadır. Çocuk yoksulluğunu önlemeyi sağlayacak ilgili yasal düzenlemeler yoktur. Türkiye`de is güvenliği olmaksızın, yüzde 76.9`u tarım kesiminde olmak üzere her beş çocuktan biri çalışmaktadır. Sokakta çalışan çocukların sayısı giderek artıyor.Bu çocuklar için koruyucu, önleyici, tedavi ve rehabilite edici projeler geliştirilmemiştir. 2008 verilerine göre ülkemizde 770 bin çocuk isçi olarak çalışmakta; 1000 bebekten 29'u bir yasini tamamlamadan, 37'si beş yaşından önce hayatını kaybetmektedir" denildi.


Türkiye'nin aile ve çocuk merkezli insani gelişme ve refah göstergelerinin dünya ortalamasının çok altında olduğunun belirtildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Çocukların beslenme bozukluğunun neden olduğu hastalıklar yaygındır. Ergen sağlığı hizmetleri çok sinirli düzeydedir Okul sağlığı hizmetleri dünya ortalamasının altındadır. 1,5 milyonun üzerindeki korunmaya muhtaç ve kimsesiz çocuğa sosyal güvenlik sistemi kurulmamış durumdadır. Korunmaya muhtaç çocuklar için koruyucu, önleyici ve destekleyici projeler geliştirilmemiş ve yasama geçirilmemiştir. Özürlülere verilen özel eğitim ve rehabilitasyon hizmetleri dünya ortalamasının çok altındadır. Son 5 yılda çocuk basta ekonomik istismar olmak üzere ihmali ve istismar yaygınlığı giderek artmıştır. Fiziksel ve cinsel istismar olgularında da belirgin artış gözlenmektedir. Çocuk pornografisi konusunda Türkiye riskli ülke basında gelmektedir. Son üç yılda akranlar arası şiddet olaylarında ve çocukların kesici alet ve ateşli silah kullanımı yaygınlaşmıştır. Cinsel istismarın yaygınlığı kadınlar için yüzde 6-62, erkekler için yüzde 3-39 arasında değişmektedir. Ortalama kadınlar için yüzde 12-17, erkekler için yüzde 5-8 arasındadır."


Türkiye Psikiyatri Derneği'nin açıklamasında, "Ülkemizde imzalandığı günden bu yana Çocuk Haklarına Dair Sözleşme çerçevesine taahhüt edilen hedeflere ulaşılmamış durumdadır. Bu yönde gerekli yasal düzenlemeler yapılmamıştır. 15 yas altındakilerin yüzde 27.7'si, yani yaklaşık 5.6 milyon çocuk yoksulluk içinde yasamak zorunda. Kırsal bölgede yasayan 15 yas altındakilerin durumuysa çok daha vahim. Çünkü, yüzde 40.6'si hayata geldikleri andan itibaren yoksullukla mücadele ediyor. Uluslararası Çalışma Örgütü verilerine göre dünyada 246 milyon çocuk isçi çalışıyor. Çalışan çocuklardan 73 milyonu 10 yaşından küçüktür. Bu dünyada her 6 çocuktan birinin çalıştığı anlamına gelmektedir. Çalışma yaşamıyla ilgili kazalarda her yıl 22 bin çocuk ölüyor. Cinsel ve ticari sömürünün nesnesi haline dönüştürülen çocukların sayısı da 8 milyon 400 bini aşmıştır. Bu çocukların bir milyon 200 bini alınıp satılma, kaçırılma gibi uygulamalara maruz kalmaktadır. Tüm bunlar tüm dünyada ve özellikle gelişmekte olan ülkelerde çocukların ciddi ve kalıcı ruhsal sorunlar yasamaya, ruhsal bozukluklar geliştirmeye aday olduğunu göstermektedir. Özellikle aileyi ve bireyin toplumsal yaşamını da kapsayan bu süreçler çocuklarda bağlanma sorunlarından kişilik gelişimine varan bir yelpazede bir çok ruhsal bozukluk ve davranış sorunlarının gelişmesine yol açacaktır. Bu tablo topluma, devlete, yönetimlere, ilgili tüm kurum ve kuruluklara, bunun yanında meslek topluluklarına hem çocuk hakları hem çocuklarda ortaya çıkan ruhsal sorunları
önleme açısında önemli görev ve sorumluluklar düştüğünü göstermektedir. Çocuk haklarının ve ruhsal sorunların toplumun ve ülkeyi yönetenlerin öncelikli konularından biri haline getirmek, çağdaş, çocukların sağlıklı ruhsal gelişimlerini sağlayacak bir aile ve yasam ortamı sağlamak, bunu engelleyen sosyal kültürel ve ekonomik koşulların ortadan kaldırmak, buna yönelik çocuk politikaları geliştirmeye katkıda bulunmak, çocukların sağlık sisteminden yaralanmalarını sağlayan ve kolaylaştıran koruyucu sağlık uygulamalarını geliştirmek öncelikli uğraş konuları olmalıdır. Türkiye Psikiyatri Derneği üyeleri ve bünyesindeki bilimsel çalışma birimleriyle bu sürece katkıda bulunmaya devam edecektir" ifadelerine yer verildi.

iha
Yayın Tarihi : 21 Kasım 2008 Cuma 14:01:58


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?