Hastane var doktor yok!

Kamu hastanelerinde yaşanan çilenin bitirilmesi için başlanan hastane inşaatlarının çoğu bitirildi ancak doktor olmadığı için açılamıyor. Bu arada özel hastanelerin sayısı hızla arttı. Öyle ki bazı devlet hastaneleri, özellerden hizmet satın almaya başladı.


1 Bağcılar’da ameliyat ekibi oluşturulamıyor
Haziran 2006’da inşaatı tamamlanan 400 yataklı Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi ise, ikinci yılına girdiği halde yüzde 50 kapasiteye ancak ulaştı. Bölümlerin çoğunluğunun şefi yok ve 203 uzman doktora daha ihtiyaç var. Hastanenin, son derece modern cihazlarla donatılmış kalp damar cerrahi servisi var ancak iki doktor, hemşire ve teknisyenden oluşan bir ameliyat ekibi oluşturulamadığı için bu iki yıllık süreçte hizmet veremedi. 12 yoğun bakım ünitesi, iki anjiyo cihazı şu an atıl durumda. Anjiyolara ise henüz yeni başlandı. Atanan bir doçent doktor ve uzman cerrah ise, ekip kurulamadığı, teknisyen olmadığı için sadece poliklinik yapmak zorunda kaldı. Geçtiğimiz günlerde bu bölüme şef olarak atanan Koşuyolu Kalp Damar Cerrahi Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorlarından Doç. Dr. Vedat Erentuğ, açık kalp ameliyatında atıl kalan kalbin pompalama işlemini yapan bir teknisyen bulursa, atıl kalan bu serviste açık kalp ameliyatlarını başlatıp hayat kurtaracak.

2 Doktor gelmeyince poliklinik olarak kaldı
Avcılar’da inşaatı biten 150 yataklı Murat Kölük Devlet Hastanesi ise doktor eksikliği nedeniyle şimdilik yalnızca poliklinik hizmeti vermeye hazırlanıyor.

3 2 kilometre ötede aynı görüntü
Halkalı Mehmet Akif Ersoy Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, doktor ataması yapılamadığı için açılmazken, 1-2 kilometre mesafede de TOKİ, hastane için tahsis edilmiş araziye karşılık olarak 544 yataklı eğitim ve araştırma hastanesi inşa ediyor. Görüştüğümüz hastane yetkilileri, Sağlık Bakanlığı’nın Personel Dağlım Cetveli’yle (PDC) yaptığı atamalarda, yönetmeliğe uygun doktor bulamadığını, mecburi hizmet uygulaması nedeniyle uzman hekimlerin atamasının plansız yapıldığına dikkat çekiyor. Ayrıca yeni hastanelerin döner sermayesinin düşük olması, doktorların maaşını düşürdüğü için rağbet görmüyor.

4 Cihazı yok, 7 cerrahı var
Atama yönetmeliğindeki yanlışlığın en büyük örneklerinden biri Sivas Numune Hastanesi’nde yaşanıyor. Kardiyoloji hastaneleri ve üniteleri, doktor bulamadığı için atıl kalırken, anjiyo cihazı dahi olmayan Sivas Numune Hastanesi’ne yedi ayrı kalp damar cerrahı atandı. Zorunlu hizmet kapsamında atanan bu doktorlar, teknik imkânsızlıklar nedeniyle bu iki yıllık süreçte varis ameliyatı gibi küçük ameliyatlar yaptı. Açık kalp ameliyatı için gerekli olan anjiyo cihazının ihalesi iki yıllık süreçte ancak tamamlandı. Almanya’dan satın alınan anjiyo cihazının hastaneye getirilmesiyle açık kalp ameliyatları yapılabilecek ancak bu süreçte zorunlu hizmet nedeniyle atanan doktorların iki yıllık hizmet süresi de bitmiş olacak.

5 Başhekim, ‘doktor yok’ diyerek istifa etti
İnşaatı bittiği halde bir türlü doktor atamaları yapılamayan hastanelerden biri, İstanbul Halkalı’daki Mehmet Akif Ersoy Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Yapımına 1999’da başlanan 400 yataklı hastane, 2004 yılı yatırım programında yeniden gözden geçirildi. Avrupa yakasında bir kardiyoloji merkezi olmaması nedeniyle, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün talebiyle, kardiyoloji hastanesine dönüştürüldü. Koğuş sistemindeki odalar, 1-2 kişilik odalara dönüştürülünce yatak kapasitesi 240’a düştü. İnşaat Nisan 2008’de tamamlandı ve geçici kabul dilekçesi Sağlık Bakanlığı’na sunuldu.

Dokuz yılda tamamlanan hastane 11 bloktan oluşan ve 31 bin 500 metrekare kapalı alana sahip bir sağlık kompleksi haline geldi. 12 ameliyathane, 30 yataklı koroner bakım ünitesi, 10 yataklı hemodiyaliz ünitesi, 88 poliklinik, 22 yataklı acil servis ünitesiyle dört dörtlük bir hastane olan binada, ilk problem bağımsız trafo merkezinin çalışmadan bozulması oldu. Bakanlık, trafonun tamiri için binayı yapan Oyak İnşaat şirketiyle yazışma yaptı.

Ancak Oyak yetkilileri, kusurun kendilerinde olmadığını, projelendirildiği gibi hastanenin tam kapasiteyle çalıştırılmaması nedeniyle kompanizasyon panolarının bozulduğunu, ödeme talebini kabul etmeyeceklerini bildirdi. Hastanenin ikinci ve en büyük problemi ise bakanlığın doktor ve yönetici bulamaması. Bakanlık, İstanbullu için hayati önem taşıyan hastaneye bir süre önce Siyami Ersek Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Ateş’i başhekim olarak atadı.
Ancak Doç. Dr. Ateş, tek bir doktor dahi atanmayınca görevinden istifa etti. İzmir’e giden Ateş, özel sektöre geçerek Şifa Hastaneler Grubu Başhekimi oldu.

Dokuz yıllık inşaat sürecinde özel hastanelerin sayısı hızla arttı. Yalnızca Avrupa yakasında kalp damar cerrahi (invaziv kardiyoloji ve kardiyovasküler cerrahi) hizmeti veren özel hastane sayısı 23’e çıktı. 23 hastanenin 15’i, nüfusun yoğun olduğu Bakırköy - Bahçelievler - Esenler-Gaziosmanpaşa bölgesinde inşa edildi.

Özel hastanelerin sayısı hızla arttı
İstanbul Kardiyoloji Enstitüsü’ndeki doktorların özel hastaneye geçmesi üzerine hasta yoğunluğu artan İstanbul ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi hastaneleri kilitlendi ve 3-6 ay sonrasına randevu vermeye başladı. Anadolu yakası ise kamuya ait iki büyük kardiyoloji merkezine sahip olması nedeniyle özel sektörün akınına pek fazla uğramadı. Bu yakada kardiyoloji ameliyatı yapan hastane sayısı 11’le sınırlı kaldı.