Hükümet, Anadolu'yu üretim merkezi yapmak için hazırladığı Strateji Eylem Planı üzerinde çalışmalarını sürdürürken, İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) binlerce kişinin eğitimiyle bu süreci destekleyecek önemli bir projeyi hayata geçirdi.

Anadolu'ya taşınacak firmaların en büyük açmazı olan nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak üzere hazırlanan üç adet İHKİB Gezici Eğitim Merkezi, Dış Ticaret Kompleksi'nde düzenlenen törenle Mardin, Şanlı Urfa ve Yozgat'a gönderildi.
İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, törende yaptığı konuşmada, Gezici Eğitim Merkezleri'nin hazır giyim sektörünün Anadolu'ya taşınmasıyla birlikte karşılaşabileceği istihdam merkezli pek çok önemli soruna çözüm getireceğini söyledi.

Tanrıverdi, eğitim merkezlerinin ülke insanımızı bulunduğu yerde mesleki eğitimle tanıştıracağını vurgulayarak, Cumhuriyet'in 85. kuruluş yıl dönümüne denk gelen uğurlama töreninin, Anadolu'nun yeniden kalkınma hareketinin de ilk adımını oluşturduğunu anlattı. Ulu önder Atatürk'ün "Her fabrika bir kaledir" sözünü hatırlatan Tanrıverdi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün Anadolu'muzun doğu ve güneydoğusunda yeni kurulacak kalelere nitelikli eleman yetiştirmek amacıyla oluşturulan eğitim TIR'larımızı uğurluyoruz. Birazdan Gezici Eğitim Merkezleri, yeni umutları, heyecanları yeşertmek için Yozgat, Şanlıurfa ve Mardin'e doğru yol alacaklar. Yolumuz uzun, yükümüz ağır. Anadolu'da sanayi hamlesinin yolu mesleki eğitimden geçiyor. Hazırgiyim sektörünün Anadolu'da gelişimine katkı yaparak ülke insanımızı bulunduğu yerde mesleki eğitimle tanıştıracak İHKİB Gezici Eğitim Merkezleri, 2009 yılı içinde binlerce kişiyi meslek ve iş sahibi yapacak."

Hikmet Tanrıverdi, Hükümet'in Cumhuriyet tarihinde ilk kez tekstil, hazır giyim ve deri sektörü için 01 Ocak 2009'da uygulamaya koyacağını açıkladığı planın, sağlam bir alt yapı üzerine yükselmesi için çalıştıklarını ifade etti. Eğitimli iş gücünün, ürünün kalite standardını yukarı çektiği gibi, Türkiye'nin de dünya pazarlarında elini güçlendirdiğini belirten Tanrıverdi, "Bugün firmalarımız hızla globalleşiyor. Ancak, gerçek anlamda dünya markası diyebileceğimiz kurumlara henüz sahip değiliz. Ama üretim kalitemizle bugün dünyanın en büyük markalarına iş yapıyoruz. Bu yanıyla Türkiye 'üretimde' bir dünya markası olmuştur. Burada en büyük pay, firmalarımızı bu başarıya ortak eden çalışanlarımıza aittir. İlk aşamada üç ilimize gidecek olan TIR'larımız, eğitim sürecinde ihtiyaç duyulabilecek tüm donanımların yanı sıra, bölge insanımıza da yepyeni bir yaşamın başlangıcını oluşturacak, Anadolu'ya iş ve aş umudu taşıyacaklar" dedi.

STOK MALİYETLERİNDEKİ ARTIŞ TÜRKİYE'YE YARAYACAK

Hikmet Tanrıverdi, hükümetin, yaşanan ekonomik sıkıntıların üzerine gelen global krizi iyi yönetmesini isteyerek, yeni döneme ilişkin düşüncelerini ise şöyle özetledi:
"Dünya ticaretinin yeniden kurulduğu bir dönemde Türkiye'nin kendi iç dinamiklerini daha çok dikkate alması gerekiyor. Amerika'dan esen kriz rüzgarı, ihracatımızın yüzde 80'ini gerçekleştirdiğimiz Avrupa pazarında büyük yıkımlara neden oldu. En az 1-2 yıl sürmesi beklenen bir resesyon dönemine girildiği ifade ediliyor. Böylesi bir süreçte Avrupalı firmalar yüksek stok maliyetlerinden kaçmaya çalışacak, yeni çıkış yollarını zorlayacaklar. Miktarı az, ancak termin süresi bir hafta gibi son derece kısa olan sipariş dönemine geçecekler. Böylesi bir ortam hiç şüphesiz Çin başta olmak üzere Uzakdoğu orijinli üretimin gücünü kıracaktır. Burada hızlı, esnek ve moda üretebilen Türkiye, yeniden ön plana çıkacaktır. Krizi fırsata dönüştürme söyleminin arkasında bu saptama ve beklentimiz yatıyor. İşte bu noktada Türk ihracatçısının da kendini yeni düzene göre programlaması gerekiyor."

Mardin, Şanlıurfa ve Yozgat'a gönderilen tam donanımlı Gezici Eğitim Merkezleri'nde 3'er haftalık periyodlar halinde verilecek makineci, overlokçu, reçmeci, ilikçi, düğmeci. Tasnifçi, ütücü ve kesimci eğitimleri, yıl boyu devam edecek. İhtiyaca göre yeni Gezici Eğitim Merkezleri oluşturularak Anadolu'daki diğer illerde hizmete sunulacak.