4
Mayıs
2024
Cumartesi
İSTANBUL

İstanbul Hiroşima olacaktı

SSCB’nin, Batı blokuyla çıkacak sıcak bir savaş sırasında Sovyet donanmasının yolunu açmak için Boğazlar’a mini nükleer silahlarla saldırı planları yaptığı öne sürüldü.

Sovyetler Birliği’nin ABD’yle nükleer bir savaş çıkması durumunda Akdeniz’e inebilmek amacıyla İstanbul ve Çanakkale boğazlarına mini nükleer bombalar atma planı hazırladığı ortaya çıktı. 

Sovyet döneminde üst düzey gizli görevler üstlenen, kahramanlık madalyaları sahibi, eski kozmonot ve pilot Albay Muhammed Tolboyev (57), önceki gün Rusya radyosuna yaptığı açıklamada, “Soğuk Savaş”ın sırlarını anlattı.
Ünlü pilot, Sovyetler Birliği’nin ABD’yle giriştiği egemenlik yarışını gerekirse uzaya taşımak için 1980’lerin sonunda uzay mekiği Buran’ı geliştirdiğini belirterek, “Ben ilk pilotlardandım. Çok gizli planları sadece Bakanlar Kurulu ve Komünist Parti Merkez Komitesi biliyordu. Günümüzde çocukların oynadığı ‘Yıldız Savaşları’ türü oyunlar bizim o zaman savaş senaryolarımızda kullandığımız bilgisayar programlarına dayanıyor” dedi. 

Tolboyev, “Nükleer savaş çıksaydı Türkiye’deki Amerikan-NATO hava savunma sistemlerini yok etmemiz gerekiyordu. Oradaki Nike-Hercules füzeleri 25 kilometre yükseklikte bile hedefini vurabilen çok ciddi silahlardı. Boğazları da onlar koruyordu” diye konuştu. 

Tolboyev, Karadeniz’deki Sovyet donanmasının görevinin Boğazlar üzerinden Akdeniz’e inerek oradaki donanmayla birleşmek olduğunu anlattı. Nükleer savaş çıkması durumunda Varşova Paktı üyelerinin Moskova’nın yanında yer alacağını ifade eden eski pilot, “İstanbul ve Çanakkale kıyılarını ele geçiren Türkler Boğazlar’ın efendisiydi. Ama Bulgarların da 16. yüzyıldan beri bölgede stratejik çıkarları vardı” diyerek o dönemde savaş çıkması halinde Bulgaristan’ın Türkiye’ye saldırabileceğini ima etti.
Rusya radyosu muhabirinin, “Sözünü ettiğiniz operasyon sırasında, yani Akdeniz’e, oradan da okyanusa çıkmaya çalışacak Sovyet donanmasının yolunu açmak için Boğazlar’a mini nükleer bombalar atacak pilotlardan tek birinin bile hayatta kalmayacağını, çünkü üslerine dönüş için yakıtlarının yetmeyeceğini duymuştum, doğru mu?” sorusuna Tolboyev şu yanıtı verdi:
“Türkiye üzerindeki havanın nasıl olacağını bilmiyorduk ki. Eğer nükleer yükümü bıraksam 120-150 kilometrelik yakıtım kalırdı. Üstelik, yanımdaki filoda fotoğraf çeken istihbarat uçakları da olacaktı. Alçalıp yükselmem de yakıt harcamak demekti. Saatte bin 100 kilometre hızla uçacağımıza göre 10-15 dakika yetecek yakıtımız kalırdı.” 

Böylece Tolboyev, Sovyetler’in savaş senaryosunda Boğazlar’a mini nükleer bombalar atılması seçeneğinin de yer aldığını dolaylı olarak kabul etmiş oldu.

Polis dayağı yemiş
Dağıstan doğumlu bir Avar olan Muhammed Tolboyev, 1981’de Moskova Havacılık Enstitüsü’nü bitirdi ve uzun süre pilotluk ve kozmonotluk yaptı, nükleer silah taşıyan jetlerle uçtu, kahramanlık madalyaları kazandı. 1993’te Rusya parlamentosuna seçildi, Dağıstan Güvenlik Konseyi Sekreterliği yaptı ve Moskova Havacılık Fuarı’nı kurdu. 2004’te Moskova’da polislerin soyadından dolayı kendisini Çeçen sanarak dövmesi büyük skandal yaratmıştı.

Etimesgut’taki havacılık müzesinde sergilenen bir Nike-Hercules.


Nike-Hercules’ler baş hedefleriydi
“Soğuk Savaş” döneminde Sovyet stratejik bombardıman uçaklarına ve bazı kıtalararası balistik füzelere karşı geliştirilen Nike Hercules’ler Batı ittifakının standart uzun menzilli hava savunma silahıydı. Önce ABD ordusunda kullanıldı, ardından aralarında Türkiye’nin de bulunduğu NATO üyelerine dağıtıldı. Radar güdümlü füzeler, yaklaşık 150 kilometre menzile sahipti. Türkiye ilkini 1959’da aldığı füzeleri Boğazlar’ın savunmasında kullandı. Zamanla teknolojik açıdan geri kalan füzeler 1990‘larda Türk ordusunun envanterinden çıkarıldı.

...
Yayın Tarihi : 13 Temmuz 2008 Pazar 16:32:01


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?