II. Uluslararası Beyoğlu-İstanbul Şiir Festivali Tophane-i Amire'de düzenlenen toplantıyla basın mensuplarına tanıtıldı. 

Bu yıl ikincisi düzenlenen Beyoğlu-İstanbul Şiir Festivali 'Şiirİstanbul'un tanıtım toplantısına Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, festival Başkanı Şair Adnan Özer ve festival komitesi yetkililerinden Zeki Tombak katıldı. 20 ülkeden dünya şiirinin önde gelen 28 şairi ve 32 Türk şairini ağırlayacak festivalin bu yıl onur konuğu olacak Filistinli muhalif şair Mahmut Derviş'in kalp spazmı geçirmesi sebebiyle festival buruk başladı. 

Toplantıya katılan Suriyeli şair Nazih Abu Afaş, şiir ve edebiyatın her zaman barışın sesi olduğunu belirterek "Fakat barış çalışmalarımıza rağmen hala bir yerlerde masum insanlar katlediliyorsa biz şairlerin oturup olan biteni tekrar gözden geçirmemiz, tekrar düşünmemiz gerekiyor" dedi. 

Alman şair/çevirmen Tobias Burghardt festivalin farklı kültürlerin şiir dilinde buluşmasının son derece anlamlı olduğunu belirterek "2.Uluslararası Şiir Festivali'nin çok önemli bir iş olduğunu düşünüyorum. Festivalin organizatörü çok derinlemesine bir iş çıkarıyor. Çeşitli ülkelerden çeşitli dillere mensup şairleri davet etmişler. Hem farklı kültürleri kaynaştırmak hem de Türkiye'yi dünyaya tanıtmak amacıyla bundan güzel bir iş yapılamazdı. Şiirin insanları birbirine bağlamak gibi çok değişik bir anlamı var. Bunun dışında insanlar içinde kardeşliği uyandırmak, farklı kültür ve dillerin nihayetinde şiir dilinde birbirini bulması yadsınamaz bir başarı" dedi. 

Burghardt'ın eşi çevirmen Juanna Burghardt ise festivalin insanların birbirini şiirsel olarak anlamasına katkıda bulunacağını belirterek şöyle konuştu: "Böyle bir organizasyona katıldığım için mutluyum. İnsanların birbirini anlamasına şiirsel bir katkıda bulunmak çok güzel. En azından gerçekleri değiştiremiyorsak bunu rüyalarımızın yapması gerekiyor bunu da ancak şiirle gösterebiliriz." 

Festivalin Başkanı Şair Adnan Özer de bu tür festivallerin ilk olarak barış için başladığını belirterek şöyle konuştu: "Eskiden şiir edebiyat toplantıları edebiyat için yapılmazdı. Barış için, insan hakları için yapılırdı. İspanya iç savaşından önce mesela yapılmış bir şey var. Birinci Dünya Savaşı'nın sonunda var. İkinci Dünya Savaşı'nın öncesi ve sonrası var. Şiir ikinci planda kalıyor. Demek ki geleneğinde var. Şimdi şiir başta. Alt temalar barış, çevre, tüketim çılgınlığına karşı duruş gibi pekçok konu işleniyor fakat esas olan şiirdir" 

İtalyan şair Guiseppe Conte ise İstanbul'un Avrupa kültürü ile Asya'nın oryantalist kültürünün buluştuğu çok önemli bir köprü konumunda olduğunu söyledi. Bu sebeple böylesi bir festivalin İstanbul'da yapılıyor olmasının ayrı bir önemi olduğunu anlatan Conte, sözlerine şöyle devam etti: "Şiir farklı kültürler, uluslar, medeniyetler arasında bir enerji kaynağı olma özelliğine sahiptir. Bu açıdan ben bu festivalin farklı kültürlerin kaynaşmasına bir enerji sunacağını düşünüyorum. İstanbul'a dün akşam geldim ve geldiğim andan itibaren dünyanın farklı ülkelerinden pekçok şair arkadaşla karşılaşma imkanı buldum. Şiir, arkadaşlık demektir ve şiir sayesinde çok güçlü dostluklar kurarız."

Conte, şiirin barışın tesisinde tek başına bile yeterli olabileceğini belirterek şöyle konuştu: "Şiir barışı oluşturmak noktasında çok önemli bir noktadadır. Barış dünyaya bakışımızdaki vizyonumuzu geliştirmemizle elde edebileceğimiz bir erdem. Ne ekonomik, ne politik, ne de dini ortaklık insanları birleştirmeye yeterlidir. Fakat şiir bunu tek başına yapabilir" Şiir İstanbul, bu akşam saat 20:00'de Tophane-i Amire'de düzenlenecek açılık kokteyli ile şiir tutkunlarına kapılarını açacak.