Süleymaniye’de ahşap mimarinin en güzel örnekleri olan evler birer birer yakılarak otopark alanına dönüşüyor.

Kanuni Sultan Süleyman döneminde Mimar Sinan’a yaptırılan camii ve o yıllarda yoksullara hizmet veren aşevi, yurt, sağlık ocağı, hamam, medrese gibi birimleri bünyesinde barındıran külliyenin kuruluş amacı, Müslümanların azınlıkta bulunduğu bir bölgeyi İslamlaştırmaktı.

19’uncu yüzyılda şehrin üçüncü tepesine kurulan külliyenin çevresinde, kısa zamanda dönemin en görkemli yerleşim yeri olan Süleymaniye Mahallesi oluştu.

Süleymaniye Camii ve Külliyesi’nin çevresi şimdi ise bir ’otopark çöplüğü’nü andırıyor.

Tandıroğlu: "23 bin metrekareyi boş arsalar oluşturuyor"

278 bin 800 metrekarelik alanın 23 bin metrekaresini boş arsaların oluşturduğunu söyleyen İstanbul İtfaiye Daire Başkanı Köksal Tandıroğlu, "bu arsaların neredeyse tamamı da otopark olarak kullanılıyor. Peki bu alanlar nasıl açıldı sorusuna gelince. Son yıllarda çıkan yangınlara bakmak, bu soruya cevap vermek için yeterli" dedi.

Son iki yılda çıkan yangın adedi 14

1992 ile 2002 yılları arasındaki 10 yıllık dönemde toplam 33 yangın çıkan Süleymaniye’de son iki yılda ise 14 yangın çıktı.

"Son iki yılda yangın sayılarında artış söz konusu" diyen Tandıroğlu, "dikkatsizlik eski yangın nedenlerine göre son iki yılda 2.5 kat artıyor" diye konuştu.

Ortak adres: Metruk binalar

Yanan ya da yakılan her tarihî binanın yerini kısa sürede otoparklar alıyor. Yangınların çoğunun ortak adresi ise metruk binalar.

Süleymaniye’de son beş yılda yalnızca 14 bina restore edilmiş olmasına karşın, metruk ya da işgal edilen, yıkılmaya yüz tutan bina sayısı 500. Metruk binalarda çıkan yangın sayısı da son iki yılda yüzde 21’den yüzde 72’ye yükseldi.

Süleymaniye evleri, UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesi’ne girmeyi başarsa da İstanbul’un kentsel dönüşümünde yer almayı başaramadı. Bu konudaki girişimlerin tamamı ise sonuçsuz kaldı.

Evlerin yüzde 29’u ya harap ya da yıkılacak durumda

Süleymaniye’deki evlerin yüzde 29’u ya harap ya da yıkılacak durumda. Bin 848 binadan yalnızca 310’u iyi durumda. Hafif onarım gerektiren 600 binaya karşılık, binaların 515’inin ise ağır onarımdan geçmesi gerekiyor.

34 bina harap durumdayken, yıkılacak bina sayısı 382. Yedi binanın ise inşaatı sürüyor.

Er: "Burada yetki istiyoruz"

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Eminönü Belediyesi’nin hazırladığı son projeyi anlatan Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er, "biz burada yetki istiyoruz. Yani hiç kimseye dayalı ve bağlı kalmadan Eminönü Belediyesi tam yetkili bulunsun. Finans bulunur. Önce yetkiyi almak gerekiyor. Bunun içinde istimlak var, yıkım yetkisi alıyorsunuz, yani özel bir statü veriyorsunuz" dedi.

Bu amaçla hazırlanan kanun taslağı kabul edilir ve proje devreye girerse ’Acil Eylem Planı’ ile tarihi görüntüyü bozan betonarme binalar yıkılmaya başlanacak ve ahşap yapılar onarılacak. Belediye, bu amaçla bir de şirket kurma hazırlığında.

Nevzat Er, "bu şirketin büyük hissesi Büyükşehir’de olsun. Büyükşehir, Eminönü Belediyesi, İTO, TOKİ, KİPTAŞ gibi bunlardan oluşan bir şirket kuralım ve bu şirketle bölgeye müdahale edelim" dedi.

Tarihi Süleymaniye evleri, proje hayata geçirilebilirse yaklaşık 70 trilyon liralık bir bütçeyle 10 yıl içinde rehabilite edilecek.

Eminönü, imalatçılardan da arındırılıyor

İstanbul’un Eminönü ilçesi imalatçılardan da arındırılıyor. 2005 yılı sonuna kadar yaklaşık 7 bin imalatçı, Eminönü ilçe sınırlarının dışına çıkarılacak.

Yarımadada bulunan dericilere, ayakkabı atölyelerine, döküm atölyelerine, toptancılara, imalat sektörünün tamamına işyerlerini boşaltmaları için 1 ocak 2005’ten itibaren tebligat gönderilecek. En çok üç ay uzatılabilecek süreler için 31 ocak 2005 ise son tarih.