30
Nisan
2024
Salı
İSTANBUL

Külliye çöp deposu oldu

İstanbul, 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinliklerine yoğun bir şekilde hazırlanırken, Mimar Sinan’ın kalfalık dönemi eseri 452 yıllık muhteşem Süleymaniye Camisi Külliyesi’nin zemin odaları çöp deposu olarak kullanılıyor.
Osmanlı İmparatoru Kanuni Sultan Süleyman’ın adına dünya sanat tarihinin en önemli isimlerinden Mimar Sinan’ın yaptığı, imparatorluğun en ihtişamlı dönemini simgeleyen mimari tasarıma sahip Süleymaniye Camisi, büyük mimara saygısızlığın son örneğini yaşıyor.
Her gün birlerce turistin gezdiği 452 yıllık caminin külliye odalarını atık kağıt toplayıcıları depo olarak kullanıyor. Zamanının tıp, matematik, doğa ve din bilimleri eğitiminde önemli bir yere sahip olan külliyenin kiralık zemin odaları, bugün bölgenin kağıt çöplerine ev sahipliği yapıyor.
Yanından geçen turistlerin çöp kokusundan irkildiği külliye odaları, çağdaş ülkelerde birer müze ya da kültür merkezi olarak değerlendirilirken, 21’inci yüzyılda İstanbul’un gözbebeği tarihi eseri çöp odalarına dönüştüren anlayışın kaderine terk edilmiş durumda.
Hoca Gıyaseddin Mahallesi Süleymaniye İmareti Sokak’ta bulunan külliyenin Şifahane kısmının zemin odaları, günümüzde atık kağıt ve tekstil işiyle uğraşan kişilere kiralanıyor.

“Restorasyon külliyeye hiç uğramadı”

Süleymaniye esnafı, külliyenin yıllardır bu şekilde kullanıldığını belirterek, “Kimi zaman işgalci, kimi zaman kiracılar kullanıyor, camide başlayan restorasyon ise külliyeye hiç uğramadı, restore edilse hem biz faydalanacağız, hem halkımız ve turistler faydalanacak” dedi.
Dünyanın, 2010 Avrupa Kültür Başkenti olarak mercek altına aldığı İstanbul’un 7 tepesinden en yükseğinde yükselen ihtişamlı cami ve külliyesi, yetkililerin bir an önce önlem almasını bekliyor.
1960 yılından bu yana restorasyon çalışmaları planlanan Süleymaniye Camisi, 2009 ‘da Süleymaniye Projesi kapsamında kentsel dönüşüm planıyla restorasyon çalışmalarının kısmen başladığını gördü. Ancak şimdilik cami bölümünün restore edildiği külliye odaları, buralarda kiracı olan kişilerle düşülen uzlaşmazlık, yetki devri gibi nedenlerle ihmalden kurtulamadı.
Süleymaniye Külliyesi zemin odalarını atık kağıt deposu olarak kullanan şahıslar ise “Kiramızı ödüyoruz, usulsüzlük yok” diyerek depolarını terk etmek istemediklerini söylediler.

“İstanbul kültür başkenti olamaz”

Süleymaniye’ nin durumuyla ilgili görüşlerini belirten ünlü sanat Prof. Dr. Semavi Eyice, “Artık her şey göz önünde yapılıyor, bu durumda İstanbul’un değil kültür başkenti olmasına İstanbul olduğuna bile inancımı kaybettim, yıllardır Süleymaniye görmezden geliniyor, bir çok Avrupa ülkesi Mimar Sinan eserleriyle kendi eseriymiş gibi övünürken, bu halde bırakmak utanç verici. Yıllar evvel Süleymaniye, İstanbul’un kalbur üstü kesiminin muhitiydi. Şimdi bu durumda olmayı hak etmiyor” dedi.

“Usulsüzlük olmaz, gülünçlük olur”

İstanbul’un kültür tarihini yazan önemli isim Profesör Eyice, İstanbul’da artık İstanbulluların bile yaşamadığını belirterek, “İnsanlar memleketinden kaçıyor, Beyoğlu’nda saat 22.00’den sonra yürünemiyorsa kültür başkenti olmak hikaye olur. Tarihi eserlerinin korunması ve kiralanmasının da bir usulü var; her şey kılıfına uydurulduktan sonra usulsüzlük olmaz tabi, bu ancak gülünçlük olur” diye tepki gösterdi.
Süleymaniye Camisi’nin hemen arkasında kalan İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kampüsü’ndeki öğrenciler ise “Türklerin İstanbul’da yarattığı en büyük ve en değerli eser olarak görünen Süleymaniye uyutulan bir dev. Tac Mahal’in ya da Notre Dame Katedrali’nin böyle bir hal ve çöp içinde olduğunu hayal bile edemiyoruz, oysa Süleymaniye, yüzlerce tarihi eserlerin yanında sade fakat görkemli mimarisiyle fark ediliyor. Elimizden gelse külliyeyiyi biz restore ederiz, utanç duyulacak bir olay” görüşünü dile getirdiler.
Öğrenciler, gözleriyle gördükleri tablo karşısında “Tarihi eserlerin kiralanmasında kriterler olduğunu sanıyorduk. Bu durumda kirayı veren herkes, her türlü amaç için kullanabilir” diye konuştular.
 

Nurten Erdoğan
Yayın Tarihi : 28 Mayıs 2009 Perşembe 16:09:41


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?